22

772 102 34
                                    

"Ferit, şimdi sana bir şey söyleyeceğim ama sakin olacaksın. Anlaştık mı?"

"Ne oldu Abidin, söylesene."

"Seyran,"

"Ne olmuş Seyran'a?"

"Seyran, vurulmuş. Hastanedeymiş şimdi, korkutlarda orada. Cihan da ölmüş."

“Seyran mı vurulmuş? Ne diyorsun Abidin sen? Seyran sapasağlamdı!”

“Sen nereden biliyorsun Ferit? Bak kahramanlık yapmaya falan kalkışma sakın! Korkut gördüğü yerde öldürür seni!”

“Banane Abi Korkut'tan falan. Seyran önemli benim için. Benim onu görmem gerekiyor.”

“Hayır Ferit sakın! Dinliyor musun beni sakın dedim sana!”

“Ferit!”

“Ferit! kime diyorum ben!”

Ferit, Seyranı görmek için hastaneye gelmişti ama elini kolunu sallaya sallaya giremezdi tabiki.

______________________________
Hemşire üniforması ile birlikte maskesini de takarak odaya girdi Ferit.

Seyran, baygın bir şekilde sedyenin üzerinde yatıyordu.

Gözleri kapalıydı ama kapalıyken bile konuşabiliyordu.

Gözleriniz çok ses çıkarıyor albayım.”

Sevdiği kadın - kendisini 30 yıla mahkum eden, bebeklerini aldıran, en büyük düşmanı ile evlenen - sevdiği kadın, yatıyordu.

Pardon pardon geriye alıyorum, 30 yıla mahkum eden, en büyük düşmanı ile evlenen fakat bebeklerini aldırmayan sevdiği kadın, ve bunu kendisinden saklayan sevdiği kadın.

****

102 Numara Seyran Şan- Iı Seyran Koç, durumunu öğrenebilir miyim?”

“Neyi oluyordunuz?”

“Çok yakın bir arkadaşıyım ben kendisinin. Durumunu, sizden öğreneyim istedim.”

“Seyran hanım omzundan yaralanmış, kurşun sıyırmış bu yüzden dikiş attık. Fakat çok fazla stresten dolayı bebeğini kaybetmiş. Birazda kan kaybetmiş fakat burada kan takviyesi yaptık. Geçmiş olsun.”

“Bir dakika bir dakika, bebeği derken?”

“Çok pardon galiba bilmiyordunuz, Seyran hanım 4 aylık hamileymiş fakat bebek karnında ölü olduğu için mecburen aldık.”

“Seyrandan bahsediyoruz, bizim Seyran'dan. Seyran hamile mi emin misiniz?”

“Evet eminiz, fakat eşi Cihan bey vefat etti.”

“Teşekkürler, sağolun.”

******

Duydukları karşısında göz yaşlarını tutamadı Ferit. Çünkü o bebek onların bebekleriydi.

4 ay önce, aldırmak için karşısına gelip evrak imzalattırdığı bebek.

“Karnı şişmişti, ben nasıl anlamam nasıl?!” diyerek kafasına vuruyordu.

“Allah belamı versin benim!”

“Ben sahip çıkamadım onlara, onları koruyamadım”

Kendisini suçluyordu yine ve yeniden.

Ama anlamak istemediği bir şey vardı, kendisini terk eden ve korumasını istemeyen kişi Seyrandı.

_______________________________
Korkut, ve ailenin diğer fertleri kapının önünde oturuyordu. Fakat bir tanesi bile Seyran için ağlamıyordu, hepsi Cihan için ağlayıp Seyran'dan hesap sormayı bekliyordu.

KoruMA+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin