“Hassiktir ya! Başlarım böyle işe!”
“Anne ne oluyor babam yine neden bağırıyor?”
“Bende bilmiyorum kızım ama iyi şeyler olmadığı kesin.”
“Korumaların hepsini getir, kimse kapının önünden ayrılmayacak!”
“Kazım ne oluyor? Ne bu sinir sabah sabah?!”
“Neler olmuyor ki neler olmuyor! Bana bakın, bu saatten sonra kimse benden habersiz ve izinsiz tuvalete bile gitmeyecek.”
“Oldu! Başka? Baba ne olduğunu anlatacak mısın? Ne demek izin almadan tuvalete bile gidemeyiz?”
“Ne duyduysan o Seyran! En çok da seni uyarıyorum. Hiçbir yere gitmeyeceksin, gözümün önünde oturacaksın!”
“Yok daha neler,”
diyerek, bir kahkaha patlattığında herkes sorgular şekilde dönüp kendisine bakmıştı,“Ha siz ciddisiniz baya baya”
“Şaka yapar gibi bir hâlim var mı Seyran?”
“Yok,”
“Ya sabır, Esme al şunu götür odasına.”
“Oldu, yürümeyi de öğretsin mi bana?”
“Sabrımı sınama Seyran odana git dedim sana.”
“Gitmezs-”
Konunun uzayacağını anlayan Suna müdahale etme kararı alarak Seyranı susturdu,“Seyran! Seyran, hadi biz gidelim. Olur mu ablacığım?” derken gözlerini ayırmış kaşlarını çatmıştı.
“Ne?”
Seyran olduğu yerden adım atmamakta ısrarcı olduğu için Suna itekleye itekleye çıkartmıştı Seyranı.
---------------
“Bu ne ya? Kilitleyin bir de beni eve!”
“Eğer biraz daha susmazsan ve babama karşı böyle konuşursan çok sürmez merak etme! Eğer derdin kendini odaya kilitlettirmekse böyle devam et benim canım kardeşim!”
“Ama abla neler dediğini duymadın mı? Tuvalete bile izinsiz gitmeyecekmişiz.”
“Tamam baba de geçiştir! Şimdi senin yüzünden bizlere de patlayacak! Ne yapalım diklendiğin için madalya mı takalım sana!”
“İstemez! Madalyanızda evinizde sizin olsun. Gidiyorum ben ya!”
“Nereye gidiyormuşsun?”
“Cehennemin dibine ablacığım, gelmek ister misin?”
“Ha ha çok komik! Afedersin ama Nah gidersin bu evden! Babam siksen yollamaz seni.”
“Gör bakalım nasıl da yolluyor beni!”
“Seyran, bak yeter. Çocuk değilsin, yaşın da küçük değil. Babamın işlerini ve çevresini de biliyorsun. Sen kaçsanda babamın çevresi seni bırakamaz bunu da çok iyi biliyorsun.”
“Başlarım şimdi babamın çevresine anasını satayım bir bitmedi!”
“Azıcık daha sabır,”
“Azıcık daha sabır diye diye 20 yaşına geldim, daha nereye kadar sabretmem gerekiyor!?”
“Babam ölene kadar bize rahat yüzü yok Seyran, ve babam ölene kadar bizide öldürürler bunu da çok iyi biliyorsun.”
“Ama ben artık her an birisi çıkıp beni öldürecek diyerek yaşamak istemiyorum abla.”
“Biz çok mu istiyoruz, söyle çok mu istiyoruz biz!”
“Ne bağırıyorsun ya? Ben mi dedim babam böyle boktan işlerle uğraşsın diye!”
“Sen de bize sanki biz demişiz gibi davranmayı kes! Çocuk değilsin. Büyü biraz Seyran. Şımarık 15’lik kızlar gibi davranma artık.”
“Kaçlık kızlar gibi davranıp davranmayacağıma ben karar veririm. Ve şimdiki kararım ile de siktir olup gidiyorum.”
Diyerek bavulunu çıkarıp eline gelen bütün kıyafetlerini içine tıkmaya başladı.
“Ne bok yersen ye, siktir git!”
“Arkamdan kına yakarsınız!”
Bavulunu da alıp hızlıca kapıyı açtığı an; takım elbiseli 1.80 boylarında, esmer, kalın kaşlı, kalın dudaklı ve harika kokulu bir adam ile çarpışmasından dolayı elindeki bavulu yere düşmüştü.
“Hayırdır ufaklık, nereye böyle?”
_____________________
Kenetlenmişsin kalbimeee ilmek ilmekk
işlenmişsin yüreğimeee
nereye böyleee bileyim söyleee whsuoslm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KoruMA+18
Romance"Sen benim babamı öldürmüşsün, sen hainmişsin Ferit." -Ramo'dan esinlenilmiştir.