4

1.3K 89 65
                                    

Annem! Babam! Ablam!”

“Seyran..”

“Öldürmemişlerdir değil mi?!!!”

...

“Cevap versene Ferit! yüzüme bak!”

“Sağ kalmalarının imkanı yok..”

“Ne demek yok! Götür beni hemen! Neden getirdin bıraksaydın bende ölseydim!”

“Olmaz, yapamam. Seni onlara götüremem. Gitmemiz gerek.”

“Ne demek seni onlara götüremem! Beni hemen onların yanına götür Ferit!"

“Yapamam, gidersen eğer seni alırlar.”

“Kim beni neden alır Ferit? Onlar kimdi? Babam neden öyle davrandı her şeyden önce annemler yaşıyor mu?!”

“Hepsini anlatacağım sana söz veriyorum ama gitmemiz gerek lütfen sessiz ol ve ben ne dersem yap.”

“Sen kimsin ve ben neden sana güveneyim?"

“Güvenmekten başka çaren var mı?”

------------------------

“Anneee!”

“Anneeeem!!!”

Seyran, asla susmadığı ve Feritin başının etini yediği için mecburen o eve gelmişlerdi.

Yerde kanlar içerisinde yatan annesini ardından babasını ve neredeyse yarım saat önce kavga ettiği ablasını yerde yatarken gördüğünde çığlıkları bütün dünyadan duyulmuştu.

Artık sarılabileceği bir annesi, dikleneceği bir babası ve kavga edebileceği bir ablası yoktu, artık kimsesizdi. Kendinden başka kimsesi yoktu, hiçkimsesi..

Koskoca bir evi ve satsa trilyonlar edecek bir çok malı vardı. Ama bu kadar malın ve mülkün arasında hiçbir şeyi yoktu aslında.

Ablasının;
“Babam ölene kadar bizi de öldürürler Seyran,” lafının bu kadar çabuk olacağını düşünemezdi asla.

Ağlamaktan nefessiz kalsa da ısrarla annesine ve ablasına sarılmayı bırakmıyordu.

Ferit birçok kez götürmeye çalışsa da Seyran onları bırakmıyordu.

--------------

“Ferit gömmeyin onları nolursun, ablam karanlıktan çok korkar. Annemin kan değerleri düşük orada üşür. Babam beni çok özler Ferit ne olur bırakın”

“Seyran yapma böyle, onlar senin ağladığını görse üzülürlerdi emin ol.”

“Eğer birisini gömmek istiyorsan bunu onlara yapanları göm!”

“Elbet zamanı gelecek ama şimdi bırakta rahatça uyusunlar."

“Hayır hayır hayır! Ferit lütfen.”

Seyran, tek başına ayakta duramadığı için Ferit kolundan tutarak destek oluyordu.
Diğerlerine komut verdikten sonra Seyran tekrardan durdurdu.

“Son bir kez göreyim n’olur. Yalvarıyorum."

Ferit, Seyranın bu hâlini görünce başı ile komut verdi tekrardan.

Seyran tabutları sırayla açtı,
Yüzlerine her baktığında hıçkırıkları artıyor, bağırışları daha da fazlalaşıyordu.

En sonunda Ferit, Seyranı kucağına alarak odasına çıkardı.

Cinayet soruşturma gelmeden delilleri ortadan kaldırıp, cesetleri de gömmüşlerdi.

Taranan camların yerine yeni camlar, yeni kapılar, hatta yalancı şahitlerine kadar ilgilenmişti.

KoruMA+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin