Keyifli Okumalar♡
Elimde ki hamurlara bakarak yüzümü buruşturdum. Yarın abimin düğünü vardı ve düğün sonrası evde gelindiğinde ve ondan önce yine yemek yenileceği için hazırlık yapıyorduk.
En sonunda gün gelmişti ve ben bile abimin düğününe hiç hazır hissetmiyordum. Abime o kadar alışıktım ki şimdi onun evde olmayacak olması içimi kötü ediyordu.Herkes onların mutluluğu için mutlu olmalarından başka bir şey yapmıyorlardı. Ki bende çok mutlu olacaklarına emindim. Sadece her şey çok hızlı olup bitiyordu o kadar.
"Anne! Ay bu hamurlar hep parmaklarımın arasında!" Cırlayarak un kasesine elimi daldırdım. Sonuçta un toparlayıcı bir şeydi. Annem mutfağa daldı ve perişan halime gülüp kafasını sağa sola salladı, zamanında annem çağırdığında ondan bir şeyler kapsaydım her şey daha kolay olabilirdi.
Ütü yapmakla meşgul olduğu için bana da ne yapmam gerektiğini söyleyip gitmişti. Normalde bende ütü yapabilen bir insandım fakat iş gömleğe gelince biraz değişiyordu.
İşi anneme devrettim ve ellerimi temizledim. Fairy kokan ellerimi önlüğüme silip telefonumu elime aldım. Mesaj gelip durmuştu ama bakamamıştım.Baran: Bebeğim.
Baran: Abinlerin yanından ayrıldım şimdi.
Baran: Biraz kaçırayım mı seni?
Baran: Gaye sabahtan beri koşuşturduğunu söyledi.
Sırıtarak ekrana baktım ve dudağımı dişledim. En sıkıştığım anda resmen Hızır dede gibi yetişiyordu. Tabi ben ekrana mal mal sırıtırken annemin bakışları üzerimde geziniyordu.
"Ne diyor Baran?" Diyerek göz kırptı. Omuz silktim ve tavana bakmaya başladım."Şey diyor ya, biraz hava alsak mı birlikte falan. Ama bende dedim annemi yalnız bıraka-"
"İyi yalan söyleyememe huyunu her zaman seviyorum Yare." Annemin dediği şey ile kahkaha attım. Gözlerimi kırpıştırarak izin istercesine baktım, cidden düğün yapmak ne zahmetli işti. Hiç bitmiyordu işler, ayarlamalar.
Saat neredeyse on bir olacaktı fakat abimler düğünün yapılacağı yerde düzenlemeler yapıyorlardı. Tabi biz ekip ayarlamıştık ama yine de onlara ihtiyaç çıkmıştı. "Bir saatin var." Gözlerimi açtım ve hızlıca yanağını art arda öptüm.
Annemin 'yalaka' söylenmeleri eşliğinde odama gittim. Hızlıca Baran'a yazdım.
Yare: Seni bekliyorum!
Üzerim hep un olduğu için siyah boğazlı bir body giydim, hava soğuk olduğu için üzerine de beyaz sweetimi giydim. Altıma da gri eşofmanımı giydim. Yine de üşüyeceğimi bildiğim için kot ceketimi de giydim.
Aşağı inmem neredeyse on dakika sürmüştü. Ellerimi birbirine sürterek beni bekleyen arabaya doğru hızlıca bindim. Hava gerçekten çok soğuktu.
Neredeyse Ocak Ayına gireceğimiz için olabilir mi acaba?
"Sevgilim..." Baran kollarını direkt bana sararken gözlerimi kapattım ve kokusunu içime çektim. "Bebeğim." Diyerek mırıldandım. Ona 'bebeğim' diye hitap etmemi çok sevdiğini söylemişti. Bende zaten sıklıkla kullandığım kelimeyi daha çok kullanıyordum.
Uzun sarılmamız sona ererken motoru çalıştırdı. "Nereye gidelim güzellik?" Omuz silktim.
"Sahilde oturabiliriz bence." Aslında üşüme payını hiç hesaba katmadan bunu söylemiştim."Deniz gören daha güzel bir yere götüreceğim seni." Diyerek ana cadde yolundan otobana doğru giden yola saptı. Kafamı salladım ve gülümseyerek müzik açtım. Kısık seste çalan şarkı ortamı güzelleştiriyordu.
"Nasıl gidiyor düğün işleri?" Diyerek sessizliği böldü. İsyankar bir ses çıkarttım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARIŞIN / YARI TEXTİNG / TAMAMLANDI
Short Story"Abiler ya da arkadaşlar bu tür yaklaşımlar yapmaz sarışın." (! Reklam yapmak yasaktır.)