44.

5.6K 243 58
                                    

Keyifli Okumalar♡

Yorumlarınızı eksik etmeyin yavrumlarımm

Baran'ın Anlatımından...

Nazlı sevgilim, sadece uyumak mı istemişti acaba?

Sabah uykusunu alamamıştı, keşke o zaman uyandırmasaydım onu. Şuan hiç olmaması gereken bir yerde uyuyordu ve bu sefer ne zaman uyanacağını bilmiyordum.

"Beyefendi eliniz kötü gözüküyor, pansuman yapmalıyız." Yanımda ki hemşirenin sesi ile gözlerimi duvardan ayırdım. Elime bir bakış attım ve omuz silktim, acıyı hissetmiyordum. Sarışın'ımın canı daha çok yanıyordu şuan.
"İstemiyorum." Diyerek elimi uzatılan pamuktan uzaklaştırdım.

Kan, boynunda hep kan vardı. Zor nefes alıyordu, korkudan kriz geçirmişti. Bileğini hareket ettiremiyordu.

"Canım çok yanıyor."

"Sen gözlerini kapatma Yare lütfen güzelim."

"Nefes alamıyorum Baran, kan her yer kan."

Ameliyat kapısına baktım, bir saat olmuştu buraya geleli ve siktiğiminin kapısı açılmıyor, kimse buradan geçmiyor haber vermiyordu.
Ellerimi saçlarıma geçirdim ve çekeledim. Zihnim her anı tekrar ediyordu ve küçücük bir odanın içinde tıkılı kalmış gibi hissediyordum.

"Açın lan şu kapıyı açın!" İçeriye girmek için girmeleri gereken şifrenin yanına gittim. Yumruklarımı kapıya geçirmeye başlarken sinirden bağırmaya başlamıştım ve ne yaptığımın farkında değildim.

"Sevgilim içeride benim, çok canı yandı onun!"

Kollarımdan çekiştiren görevliyi fark ettiğimde kendimi kurtarmaya çalıştım. "Tamam bırak sakinleşeceğim." Dediğimi ölçmek için bir kaç saniye baktı ve ardından bıraktı. Gözyaşlarım en sonunda yanaklarıma inerken gözlerimi kapattım sıkıca. Yumruk yaptığım elimi duvara yasladım.
Çaresizdim, elim kolum bağlıydı ve canımı verebileceğim kız için hiçbir şey yapamıyordum.

"BARAN!" Adımın seslenilmesi ile kafamı kaldırdım. Gözleri kıpkırmızı olmuş Deniz ve Gaye'yi görmem ile yutkundum. Peşinden annesi ve babası geliyordu.
Deniz ellerini omzuma koydu ve kendime gelmemi sağlamak için sıktı. "Nasıl oldu, durumu ne?"

"Benim yüzümden, benim yüzümden..." diyerek sayıklamaya başladım. Korkuyordu, bir şey olacak diye ve gitmek istememişti. "Baran, kendine gel!" Diyerek sarsmaya başladı tekrardan. Kafamı hızlıca sağa sola salladım .

"BENİM YÜZÜMDEN DENİZ! ALLAH BENI KAHRETSİN!" Kendimi ondan kurtardım ve duvara yaslandım. Bu daha aklıma yeni yeni geliyordu. Dediğini yapsaydım belki de bunları yaşamazdık.
Kafamı duvara vurdum, benim yüzümdendi.

"Bana bak lan." Diyerek kafamı tuttu. "Yare ölmeyecek tamam mı? Benim kardeşim ölmeyecek. Ölmüş gibi davranmayacaksın. YARE ÖLMEYECEK!" Kafamı aşağı yukarı salladım. O ölmeyecekti, hayallerimiz vardı bizim. Yaşayacaklarımız, her şeyi yarım bırakıp gitmezdi o.

"Ölmeyecek Deniz." Dedim kısık sesle. İkimiz de ağlarken başını omzuma yasladı. "Ölmeyecek "

Kısa bir süre etrafa baktığımda Bulem'inde geldiğini gördüm. Bir şeyler sıraladı art arda fakat beynim uyuşmuş gibi hiçbir şeyi algılamıyordu. Hepimiz ayrı bir köşe de, gözlerimiz kapıya bakıyordu.

Yere oturdum ve soğuk zemini iliklerime kadar hissettim. Yare ile eşit olmak istiyordum, o daha çok üşüyordu şuan. Annem küçükken hep uyuyan insanların üşüdüğünü söylerdi, Yare nasıl üşümesin şimdi?

SARIŞIN / YARI TEXTİNG / TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin