2.2

345 35 5
                                    

"Eee kanka ne bu acele?"

"Kanka ben Jake'e aşığım."

"Ha onu fark ettik. Bilmediğimiz bir şey söyle."

"Ben açıldım Jake'e hatta öptüm."

"Eee sevgili misiniz yani şimdi?"

"Hayır yarın teklif edicem. Neyse seni çağırdım çünkü bunlardan anlamıyorum. Kitapmış, sergiymiş falan anlamıyorum. Güzel bir buket yaptırmak planım ama çiçeklerden değil kitaplardan sever mi?"

"Bana sormak yerine arkadaşına falan sorsana."

"Niki. Ona sorucam bekleyin."

wthans_:
Naber kanks

nikisimura:
LAN

wthans_:
Jake'e söyleme
sana yazdığımı
ona sürpriz
yapıcam o yüzden
yazdım.

nikisimura:
LAN

wthans_:
Bozuk plağa
bağladın Niki.
Bir şey sorucam.

nikisimura:
SOR ENİŞTE

wthans_:
Jake kitapları
seviyo mu?

nikisimura:
Gereksiz fazla
seviyo.

wthans_:
Ne tür seviyo?

nikisimura:
Dur gizlice bakıcam.

wthans_:
Durdum.

nikisimura:
Tolstoy falan
diyo klasik
oluyodu bunlar
sanırım.

wthans_:
Sanırım. Neyse
yardımın için sağ
ol görüşürüz.

nikisimura:
Rica ederim
efenim.

________

"Kanka Niki Tolstoy falan dedi."

"Klasik yani. Tamam ben biliyorum da bu buket işini nasıl yapmayı düşünüyosun?"

"Yaptırabileceğimiz bir yer yok mu?"

"Niye kitap buketi yapsınlar? Sen yapıcaksın mecbur."

"Neyse yaparım. Kitapları alalım. Acaba çiçek ne seviyodur?"

"Bence birkaç tane gül alıp kitapların arasına sıkıştırabilirsin."

"Beğenir mi?"

"Kanka kesin beğenir."

"İyi o zaman içeri geçelim. Sen kitap seç bana."

"Emrin olur paşam." dedi ve kitapçıya girdi. Hoon ve ben de arkasından girdim. "Sadece çocuğa buket mi vericeksin? Nasıl bir çıkma teklifi etmeyi düşünüyosun?"

"Kanka benimle çıkar mısın diycem buketi verip işte."

"Of Heeseung." dedi ve çantasından çıkardığı kitabı bana doğru attı.

"On beşinci sayfa. Altı çizili bi bölüm var. Orayı ezberle de çocuğa onu söylersin."

"Bekle bakiyim ne varmış?" dedim ve okumaya başladım. "Şair yapıcaksın beni iyice Won."

"Mal şair olman için şiir okuman gerekiyo. O şiir mi? Senin edebiyat bilgini sikiyim."

"Yok ki edebiyat bilgim."

"Belli oluyo amk. Neyse onu ezberle sonra da çıkma teklifini bağla."

"Kanka sen olmasan ne yapıcam amk?"

"Kanka onu bunu bırak da şu kitapları alıp çıkalım hızlıca. Yoksa yine başımıza toplaşıcaklar."

"Doğru. Seç sen kitapları sonra çiçekçiye gideriz. Ordan benim eve geçer buketi yaparız."

"Biz niye senin sevgiline buket yapıyoruz Heeseung?"

"Kanka ben yapmayı bilmiyorum. Beraber yapıcaz."

"Of Heeseung. Bizim başımıza da iş açıyosun."

"Yarın çıkma teklifini görmeye gelicek misiniz?"

"Kanka niye gelelim? Akşamında magazinlerde boy boy gösterilirsiniz zaten."

"Ha doğru. O da var. Neyse ya hadi."

Won bir sürü kitap seçti. "Hepsini almalı mıyız? Yoksa iki tane mi yaparsın?"

"Büyük bir şey yaparız."

"Çocuk onu nasıl taşıyacak?"

"Ben taşırım."

"Alalım o zaman." dedi ve Won kitapları elime yükledi. Gidip hepsini ödedim. İki poşet dolusu kitabı nasıl bi bukete sığdıracağımı düşünüyorum.

Çiçekçiye geldik. Birkaç gül aldık. Birkaç değil baya. Bir de buketi hazırlamak için büyük bi' çiçek konulan kumaştan aldık. Bunları nereye sokucağımı cidden bilmiyorum.

"Won. Ne buldum."

"Ne buldun?"

"Kanka buketin içine sokabildiğimiz kadarını sokarız. Kalanını da gül de kalırsa eğer her gün veririm. Nasıl?"

"Kanka iyiymiş."

"Di mi bence de."


Right Here | HeeJakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin