Jaeyun:
Geldim. Kahvaltı
da yaptım.
Heeseung:
Hoş geldin ve
tekrar afiyet olsun.
Jaeyun:
Teşekkür ederim.
Heeseung:
Rica ederim. Bu
arada.
Jaeyun:
Efendim?
Heeseung:
Motoru beğenmiştin
ya.
Jaeyun:
Evet. Ee?
Heeseung:
Yani ister misin
bilmiyorum ama.
Jaeyun:
Hadi Heeseung.
Uzatma.
Heeseung:
Eğer istersen
öğretebilirim.
Jaeyun:
Cidden mi?
Heeseung:
Hm hm evet. Cidden.
Jaeyun:
Olur. Neden
olmasın? Ne
zaman peki?
Heeseung:
Bugün. Tabii müsaitsen.
Jaeyun:
Müsaitim.
Saat kaçta nereye
geliyim?
Heeseung:
İki saate atacağım
konuma gelebilirsin
Jaeyun:
Tamam gelirim
o zaman.
Heeseung:
İstersen alabilirim.
Jaeyun:
Hiç gerek
yok. Sadece
konumu atsan
yeter.
Heeseung:
*Konum*
Burası.
Jaeyun:
Tamam gelirim.
O zaman görüşürüz
orda.
Heeseung:
Görüşürüzz.
"HYUNG VE BABA." diye bağırdım. İkisi de yanımda oturdukları için "Ne oldu?" dediler.
"Bugün iki aşkımı da bir arada göreceğim. Ölücem aşırı tatlı olucak kesin."
"Hemen kabul etti mi?"
"HEMEN KABUL ETTİ. YA BEN BU ÇOCUĞU BOŞUNA SEVMİYORUM OF. YA ELİNİ GAZA KOYUCAK VE ÇEVİRİCEK YA OF."
"İkisine de aşık."
"Aşığım. Aşığım. İkisine de aşığım ve ikisini bir arada görmek hayatımda yaşayabileceğim en mükemmel zaman olucak."
"İyi hayırlı olsun. Bana da Jisung'u ayarliycaksın zaten."
"Tek derdim şu an sana Jisung'u ayarlamak zaten." dedim ve ayağa kalkıp odama gittim. Giyinmek için dolabı karıştırmaya başladım. Birkaç bir şey buldum ve giydim.
Birkaç tane de takı taktım ve son olarak parfüm sıktım. Hafif saçlarımı da yaptıktan sonra aşağı indim.
"Nasılım?"
"Bok gibi."
"İyisin oğlum iyi."
"Çıkıyorum o zaman. Gidiyorum. İki aşkımın yanına. Amk keşke gel al deseydi de yine motorla gitseydim."
"Heeseung babam burda."
Tebessüm ettim ve "Canım babam. Duymadın. Ben de söylemedim."
"Duymadım oğlum duymadım hadi."
"Of Heeseung. Hadi yürü git artık."
"Gidiyorum." dedim ve hızlıca kapıya çıktım. Ayakkabılarımı giyerken kapı açıldı. "Nereye böyle aceleyle?"
"Anne ben aşık oldum." dediğimde güldü ve "Evet motorlarına aşıksın Heeseung." dedi.
"Hayır motor değil. Yani o da var tabii ki ama bu sefer o değil."
"Ne o zaman? Arabalarına falan mı?"
"Ben hiç mi kimseye aşık olmadım da aşık oldum dediğim an ya motor ya da araba diyosunuz?"
"Evet. Bütün aile olarak bildiğimiz üzere hiç aşık olduğunu görmedik."
"Anne bu sefer oğlun cidden birine aşık oldu."
"Yoksa haberlerdeki o çocuğa mı?"
"Anne hissediyo musun?"
"O di mi?"
"Evet o. Nasıl tipi falan?"
"İyi birine benziyo."
"Di mi? Bence de."
"Şu an nereye gidiyorsun?"
"Aşkıma aşkımı öğretmeye."
"Ne?"
"Yani ona motor öğretmeye gidiyorum. "
"Bizim piste mi?"
"Evet oraya."
"Çocuğu alsaydın bari."
"Sordum ama gerek yok dedi."
"Sormayacaksın Heeseung. Yapıcaksın."
"Tamam söz bir dahakine lafını dinleyeceğim."
"Aferin."
"Hadi çıkıyorum ben."
"Gitmeden anneni öpmeyecek misin?"
"Öpmez olur muyum?" dedim ve biraz eğilip yanağını öptüm. "Hadi iyi şanslar oğlum. Belki bir şeyler olur?"
"Umarım anne. Hadi görüşürüz."
"Görüşürüz." dediğinde evden çıktım. Garaja gittim ve bugün için birini seçtim. Dün onunlayken kullandığımızı seçtim. Ona taktığım kask zaten motorun üstündeydi.
Bu yüzden direkt gidebilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Right Here | HeeJake
Fanfiction"Yani yerinizde olsam çoktan bırakmıştım." "Peki şimdi bırakabiliecek misin?"
