İZMİR'İN KIZLARI

Kibar Feyzo Niçin Niçin? Balayıda Onun İçin

Önceki bölümün devamı

"İyiydim az önce"                                                                                                                                                                

" Aaa ne oldu kim sıktı canını" Savaş'ın ukalaca söylediği şeylerden sonra iyice sinirlenip Derya ve Doruk'a bakarak konuşmaya başlıyorum .  

"Doruk bana bir duman konseri borçlusun"

"Canın sağolsun da neden ? "

"Çünkü o tatlı karın hışımı çıkardı bugün üstelik iki gün sonra İtalya'ya uçuyorum benimle hiç ilgilenmedi."

"Valla güzel baldızım benim o tatlı karım bu aralar kocasıyla bile ilgilenmiyor."

Derya kendini çekiştirmemizi bile duymayıp resmen yemeklerle aşk yaşamaya devam ediyor.

"Valla Doruk kardeşim sen yanmışsın Derya yemekleri üstüne kuma getirmiş."dediğim şey üzerine Doruk gür bir kahkaha atarken Derya sinirle az önce ciddi düşündüğü yemeğinden kaldırıyor.

"Kızım sen bir evlen bir hamile kal o zaman görecem ben seni "

"İşte  çok zor bebeğim."

"Nedenmiş fıstık gibi kızsın İtalya'dan bir damat getirirsin sen. Ayy Nilay birdüşünsene sen güzel o yakışıklı ne güzel çocuklarınız olur."

"Canım sen bir yemeklerine dön istersen."Derya'nın dedikleriyle yerinde huzursuzca kıpırdanan Savaş'a gözüm takılıyor. Sen daha çok böyle götünde çıban varmış gibi kıpırdanacaksın  .Ben seni senelerdir bekliyorum ya sense bulduğun her sürtükellayla beni kıskandırmaya çalış.Ben bu sevgiye hala sahip çıkıyorum ve bu çaki suratlıyı seviyorum kalbime sıçayım ya .

"Güzelim merak etme bende seni hala seviyorum beni çok özlediysen bungee jumpingle uğraşmayıp seni tekrar öpebilirim . Yok ya yapmadım öyle bir şey değil mi dışımdan söylemedim onları. Ne kadar ah vah etsem de Savaş'ın çapkınca sırıtmasından anlıyorum ki sıçmışım.

"Rüyanda görürsün dicemde seni sevsemde o rüyayı kabusa çevirir senin o çaki suratınla uzun metrajlı film çekerim delirtme beni .Onlar benim düşüncelerim değil.

"Biliyorum bebeğim çünkü onlar senin isteklerin." Sinir  herif gerizekalı pislik pis yakışıklı Allah'ın yürüyen adonisi.

"Gençler bizim gitmemiz lazım.Hadi Derya."

"Aşkım nereye ya oturuyoruz daha."

"Güzelim hani bizim evde bir işimiz vardı dün acıkmandan ve uyuyakalmandan dolayı yarım kalmıştı .Hatırladın mı sevgilim?"

"Neydi ya ? Hatırlayamadım bak." Doruk'un bu derece kıvranmasından ben bile sorunun ne olduğunu anlamışken,Derya'nın hala ufo görmüş masum köylü gibi bakması hem benim hem Savaş'ın kahkaha atmasına neden oluyor.Yerim ya ailemizin küçük annesi.

"Derya , kırmızı alarm aşkım,eve gidelim aşkım,hadi aşkım."

"Hiii! Doruk ne kadar ayıp . Bir de insanların içinde ."

"Valla insanlar bile anladı baksana nasıl kıkırdıyorlar ama sen hala anlamadın.Şimdi sırtlar götürürüm, delirtme beni kadın."Doruk'un bu sözü üzerine az önceden beri tuttuğumuz kahkahalarımızı serbest bırakıyoruz.En sonunda onlar evine gidiyor.Bende artık Özge'de gidince bana iyice büyük gelmeye başlayan evime gidiyorum .

Of ya ne vardı evlenecek sanki.Hepsi gitti. Bir ben gidemem herhalde.evdeki sessizlik bir anda içimi ürpertiyor ve hemen Özge'yi arıyorum.

ÖZGE