2 ay sonra
Yiğit ve Alinin psikolog seyanslarına devam ediyordu.Bu süre içerisinde Alinin kabusları azalmıştı.Bazen günlerce kabus görmüyordu.Asaf babasına da korkmadan yaklaşmaya başlamıştı.Yiğit ise birçok engellerini aşmıştı.Bugün son ödevi vardı.Babasıyla yüzeleşecekti.
Ünüformasını üzerine giyen Yiğit cezaevine doğru yola çıktı.Cezaevinin önüne geldiğinde derin bir nefes alıp içeriye girdi.
Yiğitten
Görüşme odasına girdim.İçerideki masaların birine oturduktan sonra eli kelepçeli içeriye giren çocukluğumun katiline baktım.
Beni görmesiyle gözleri şaşkınlıkla büyürken gülümsedim.Karşıma oturduğunda suratıma baktı.
"Yiğit sen misin gerçekten çok büyümüşsün."
"Benim büyüdüm.Senin sayende çok küçükken büyümek zorunda kaldım.Annemi, Ecrinimin katilisin sen.Sahi hiç pişmanlık hissettin mi ?Bendeki de soru işte
Vahşice katlettiğiniz ailenin pişmanlığını neden duyasın ki ?Sen aciz şerefsiz döl israfı olan bir mahlukatsın.Annen görse yüzüne tükürecek bir evlat benim ve ecrin için P*ç işe yaramayan sadece biyolojik bir katkısı olan bir mahlukatsın bundan ileriyede geçemezsin.Sen benim çocukluğumun katili sen benim hayatımın güzel anılarımı çalan bir şerefsizden başka birsey değilsin.""Ben çok pişman oldum Yiğit, onları geberttim ama seni sağ bıraktığım için çok pişman oldum.Seninde gebermen gerekirdi.Ama bir yandan da sevindim bana benzeyen oğlum yavaş yavaş bana dönüşecek için çok mutlu oldum."
"Ama istediğin olmadı o*rusbu çocuğu ben senin hayalindeki gibi biri olmadım olmamada.Ben Yiğit ; Şanlı Türk Cumhuriyetinin askeri.Sizin gibi şerefsizlerin elinden kaç tane masum kurtardım.Kaç tane it geberttim.Hepsi sana benziyordu.Seni gebertemesem de onları geberttim.Umarım acı çekerek can verirsin.Umarım Azrail kolay almaz canını.Son nefesini veremeyenlerden olursun inşallah."
İçimdekileri döktükten sonra onun tek kelimesini dinlemeden yanından çıktım.Rahatlamıştım.Yüzleşmiştim en büyük korkumla,rahatlayan ruhumla derin bir nefes aldım.Arabama bindikten sonra son ses açtığım müziğiyle Eve doğru ilerlemeye başladım.
Hande yener-MOR
Var bi gariplik diyosun, koyamadığın adını
Bi eksiklik kaçıran, ağzının tadını
Sabahına kahveyi, akşama yemeğini, makyajı, elbisesiÇabalayadursun işi zor, ama şahibeli
Yok, arasanda dünyayı başka bi ben yok
Mütevazi olmak lazım diyorsan yok
Bitti taze kusura bakma
Kafaya takma sende