Murat Teğmen
Zaman geçmiyordu sanki yada bana geçmemeye başlamıştı artık.Hergün yeni bir işkence başlıyordu.Ama bugün sondu sanki içimde bir his vardı.Belkide şehadet şerbetini içmek bugün nasip olacaktı.Anacığım geldi aklıma.Al yanaklım kokusuna hasret kaldığım anam.Oğlum deyişi geldi.
Ne çok özlemiştim onu.Kınalı kuzum sıkı giyin oralarda üşütme hasta olma yavrum derdi.Kaç ay geçmişti sesini duymayalı yüzünü görmeyeli kaç mevsim geçmişti.Çok özlemiştim onu.
Kardeşim Doruğum küçüğüm babasızlığı çok küçükken tadmıştık biz bu yüzden ben Doruğu hem abi hem baba olmaya çalıştım eğer şimdi vazgeçersem çok yarım kalacaktı küçük kardeşim.
Bazı geceler özellikle hasta olduğu zaman yada korktuğunda baba diye sarılırdı bana.Bu sefer ben korkuyorum abicim ölmekten değil sizi bu dünyada yapayalnız bırakmaktan korkuyorum.
Vücuduma inen darbeler canımı yakarken gözlerimin önünde annem belirdi.
"Sabret Kınalı kuzum az daha sabret."
Annem sanki yani başımdaydı.Elimi ona doğru uzatmak istiyor ama yapamıyorum.Dışarıdan gelen silah sesleri kulağımda yankılanırken bana vuran adamlar apar topar dışarıya çıktılar.
Gözlerim zorlukla açık tutuyordum.Görüş alanım bulanıktı.Gözlerime asker botları çarparken bir ses duydum.
"Geldik aslanım sık dişini birazdan çıkaracağız seni buradan."
Duyduğum sesle gözlerimi açık tutmaya çalışıyorum.Birisi yanıma oturdu.
"Murat aslanım beni duyuyor musun ? Ses ver aslanım."
Zorlukla konuştum.
"E-evet."
"Güzel beni dinle şimdi ben Teğmen Yağız Kaya Bozkurt timindenim.Seni almaya geldik aslanım sık dişlerini tamam mı? "
Her nefes alıp verdiğimde göğüsüme bir ağrı saplanıyordu.Yağız Teğmen yaralarıma pansuman yaparken karnımda bir yaraya değdi.Oraya kızgın demir basıtmışardı.Canım yanarken acı dolu bir feryat çıktı ağzımdan.
Yanıma biri daha gelip saçlarımı okşadı.
"Geçecek aslanım biraz sabret çok az kaldı."
Yağız:Komutanım yaraları çok ciddi hatta bazıları iltihap kapmış hastaneye götürmemiz gerek.Pansumanını yaptım.
"Pekala sedyeyi hazırlayın hemen."
Bir hareketlilik vardı.Gözlerim saçlarımı okşayan komutana döndü.Bana bakıp elini tuttu.
"Biraz daha sabretmen gerek aslanım.Dorukta annende yolunu gözlüyor.Hasta annen için küçük kardeşin için sabretmek gerekiyor."
"O-Onlar iyi mi k-komutanım."
"İyiler aslanım sadece seni çok özlüyorlar.Doruk artık bizimde kardeşimiz oldu tıpkı senin kardeşimiz olduğun gibi."
Dorukta annemde iyiydi.Hazır olan sedye ile beni kaldırıp sedyeye bıraktılar.Yaralarım sızlarken dişlerimi sıktım.
Harekete geçmiştim ilerliyordu sanki.Gözlerim kapanacakken Yağız Teğmenin sesini duydum.