24

171 16 16
                                    

Hyunjin'den:
Tüm gece boyu uyuyamamış sadece düşünüyordum. Acaba nasıl olucak diye. Her defasında kalbim yine ve yine onun için atıyordu. Bu durum benim için çok garipti. Sadece düşünüyordum, yine Felix eski huylarına dönser diye.

Of herneyse şu an kafa dağıtmam lazımdı. Hızlıca Kkami'ni de alıp, odadan çıkacağım sırada, Yeji'nin benim kapımda olduğunu gördüm. Çok fena çarpışmıştık. "İyimisin Yeji?" dedim merakla. "Evet" dedi düz bir şekilde.

Neler oluyordu, Yeji neden bana soğuk yapıyordu. "Hey ne oldu da böyle triplisin" dedim kelimelerimi zorla seçerek. "Galiba kendine yeni arkadaş bulmuşsun, Kkamini'de götürüyorsun, dün sadece yemek yedik, başka hiç bir aktivite yapmadık" dedi sinirle.

Gerçekten onu ihmal etmiştim, ben gerçekten büyük bir malım. "Özür dilerim, yani dün iyi değildim, bu günde Kkami ile beraber sana gelicektik" dedim elimdeki kartı göstererek. O ise kartı eline alıp, dikkatlice izlemişti. Daha sonra ise yüzünde ilk defa gördüğüm bir tebessüm yaranmıştı.

"Çok tatlısın" dedim gülerek. "Teşekkür ederim, sende öylesin, hadi gel Ryujin bana yazdı dün konuşalım bir azcık" dedi gülerek. Ben ise Ryujin ismini duyduğum anda göz devirmiştim. Beraber koltuğa oturduğumuz zaman, Yeji Kkami'ni kucağına almıştı.

"Anlat bakalım" dedim merakla. "Yeniden denemek istiyor" dedi bir anda. "Anladım, peki sen istiyormusun?" dedim merakla. "Hayır" dedi kendinden emin bir şekilde. "Ciddimisin?" dedim şok içinde. "Neden şaşırdın ki, evet ciddiyim" dedi gülerek.

Bir az sessizlikten sonra Yeji konuşmaya başlamıştı. "Felix'ten ne haber?" dedi merakla. Ben ise hızlıca öksürmeye başlamıştım. "İyimisin?" dedi endişeyle benim yanıma gelerek Yeji. "Evet iyiyim" dedim gülerek. Bardağı eline alıp, su doldurmuştu. Daha sonra ise suyu bana uzatmıştı.

"Teşekkür ederim Yeji" dedim gülerek. "Rica ederim Huncin" dedi gülerek. Bana taktığı lakap, çok şirindi gerçekten bu çok hoşuma gidiyordu. "Şimdi şöyleki galiba Felix benden hoşlanıyor" dedim bir anda. Endişeyle yüzüme bakmaya başlamıştı. "Peki sen?" dedi merakla bana bakarak.

"Bilmiyorum ki, gerçekten bana gelmesini bekleyeceğim galiba, yani onu kabul edemem hemen, zaten sevdiğimi bile bilmiyorum, belki sevmeyeceğim" dedim bir anda. "Anladım, merak etme her şey çok iyi olucak Huncin" dedi bana zorla gülerek Yeji.

"Akışına bırakıyorum artık, yani ne olur bilemiyorum, ama çok yorgunum be Yeji, sanki ruhum çökmüş gibi" dedim hüzünle. "Aynısını şimdi bende hissetiyorum, öyle oluyor Huncin, bir anda insan doluyor, sığınacağı liman olmadığı zamanda, çöküyor" dedi sakin bir şekilde.

"Gerçekten'de öyle" dedim kafa sallayarak. "Minho ve Jeongin ne diyor bu konuda?" dedi merakla bana bakarak Yeji. "Hangi konuda?" dedim kaşlarımı çatarak. "Şu Felix'in seni sevmesi konusu" dedi sinirini bastırarak. "Her kararımda yanımda olucaklarını söylediler, beni asla yargılamayacaklar zaten, tanıyorum benimkileri" dedim gülerek.

"Peki bana Felix, ile olan mesajlarını gösterirmisin?" dedi merakla. "Gösteririm tabi de sen neden taktın şu Felix meselesine" dedim merakla. "Nebileyim, işte taktım ilgimi çekti" dedi gülerek. "Anladım " dedim gülüşüne karşılık vererek. Sonra telefonumu elime alıp, Felix ile olan mesaj sayfama girmiştim.

Yeji'nin yanında durduğumda, mesajlara kaşları çatılarak bakıyordu. 10 dakika sonra başını telefondan kaldırıp bana baktı. "Aşık bu sana" dedi zorla gülerek. "Bende onu diyorum ya" dedim kahkaha atarak. "Neyse yarın dönüyoruz dimi?" dedi merakla. "Evet yarın dönüyoruz" dedim gülerek.

"Peki görüşecekmiyiz?" dedi merak dolu gözlerle bana bakarak. "Tabiki Yeji, evimin konumunu atarım, hatta biliyormusun, şirkette bile çalışırsın, ne de olsa mesleğin var dimi?" dedim heyecanla. "Oh bu çok ani oldu, üniversiteyi yeni bitirdim zaten, evet var mesleğim, neden olmasın ki" dedim gülerek.

"O zaman şöyle yaparız yarın ikimizde Kore'ye döndüğümüzde dinleniriz, daha sonra ise beraber şirkete gideriz" dedim heyecanla. "Tabi çok isterim" dedi gülerek. Daha sonra ise beni kolumdan tuttuğu gibi dışarıya fırlatmıştı. Odamdan Kkamini ve tasmasını almış ne olur ne olmaz diye kendi kendine konuşarak Kkaminin gömleğini' de almış, bana da bir tane ceket almıştı.

"Benim üstüm kalın zaten, hadi gidelim, Paris'te son günümüz" dedi hüzünle. "Tamam, tamam" dedim gülerek. Bu gün gerçekten de çok güzeldi, gülüşerek otelden çıkmıştık. Ben ise hiç olmadığım kadar huzurlu hissediyordum

____________

Merhaba arkadaşlar nasılsınız? Umarım bu bölümü beğenirsiniz. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere 🥟

Unutamadığım /HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin