Merhaba, nasılsınız ?Bir deli rüzgar savurdu beni böyle
Umutlu tutsak benim, altın kafeste🕷️
■][■][■
16. Bölüm
"Ne demek lan evleniyorum" diye bağırarak yeri göğü inleten Ruhi, Kubilay'a hesap soruyordu. Hesap sorduğu konu Korkut'un benimle evlenecek olmasıydı. "Amca, o sesini kıs." dedi Kubi sinirini buram buram hissettiğim sesiyle. "Duyacaklar."
"Ne saklıyor senden eşek herif biliyor musun ? Haberin var mı ne diye çekip gitti." Başına attı elini sıvazladı. "Of yeğenim of, pek akılsız bu arkadaşın senin."
"Deme öyle" diye karşı çıkması çabuk oldu. "Umrunda değil. Akılsız hiç değil. Seviyor işte."
"Öğrendiği zaman onu yanında isteyecek mi sanıyorsun? Yüzünde bakmayı dahi istemeyecek. Aptallık ediyor. Sen onunla konuş : "Gel iyice bir düşün, vazgeç bu işten." de."
İçerisine giremediğim odanın önünde öylece kalmıştım. Bu konuşmaya denk gelmeyi beklemiyordum. Arabayı park etmek için geride kalan Korkut'un yanıma geldiğini bile fark edemeden yanımdan hışımla içeri girişini izledim.
"Vazgeçmesi için ne gerek" diyordu o sırada Ruhi.
"Ne mi gerek ?" Belindeki silahı çıkarıp amcasına uzattığını gördüm. "Al sık kafama, başka türlü vazgeçmem." Bana baktı sadece bir saniye kadar. "Ya öldür ya kabul et amca. Meva benim karım olacak."
Hassiktir ama ya..bu herife her seferinde tav oluyordum.
"Kimin kızı olduğunu hatırlatmaktan bıktım sana" dedi bu kez Ruhi. "Meva Çelik... Kaç kişinin kanına girdi bu kızın soyu bilmez gibi konuşuyorsun, tövbe estağfurullah konuşturma adamı şimdi. Lan şu ülkede en baba kanunsuz hükümsüz adamları düşün hepsinin dizinin bağını çözdüren tek bir isim var. Mutaf Çelik. Kendi kanında boğar adamı yine umru olmaz kansızın. Gittin o kansızın kızına aşık oldun."
"Neyi anlamak istemiyor kalın kafan amca ? Onun adından sonra anılacak tek soy ad benimki olacak bundan sonra."
"Şu ettiği lafa bak hıyarın, kalın kafaymış. Anası babası ne ki kızları ne olsun ?" Güldüğünü duydum Ruhi'nin. "Damarında taşıdığı kan belli, anası gibiyse hele kimin yatağından toplayacaksın sen onu düşü-" Sert bir yumruk attı Atmaca amcasına. Evet şu an Korkut değildi. Yalnız Atmaca.
"Senin çenenin bağını sikerim ulan." diye bağırdı. "Ne yakıştırıyorsun sen benim kadınıma."
Daha fazla o kapının önünde durmadım. "Çekil" diye emrettim. "Atmaca, çekil." Çekilmedi. Ağzı kan dolana kadar devam etti üzerine çıktığı adama vurmaya. "Korkut" dedim bu kez. "Çekil." Başını kaldırdı. Bana bakan gözlerindeki öfkenin yerinde suçluluk hakim oldu. "Çekil" dedim son kez.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DESİSE | Nestes'in Kızı
General Fiction"Kıskandın mı yoksa?" derken onu taklit ediyordum. Benim aksime katı ifadesini bozmadı. "Kıskanmaya hakkım yok." Pekâlâ, böyle bir cevap beklemiyordum. "Beni terk ederken sana dair hissedebileceğim her şeyin hakkını benden aldın. " Boğazıma bir y...