7. Bölüm: "Tehlike"

24K 640 103
                                    

Mültimedya: Umut Özal , Enes Karahan , Kaan Ulusoy

Küçük bir çocuk Ardaya seslenirken bende karşıdan karşıya geçiyordum.

Ve pat sonrası büyük bir karanlık.

ARDA'DAN...

Ani bir fren sesiyle kafamı Rüya'nın olduğu tarafa çevirdim.

Rüya'yı kanlar içinde yerde görmek kalbimi sızlatmıştı.

Hemen yola fırlayıp Rüya ya baktım.

Nasıl olmuştu bu?

Kim çarpmıştı?

Kazayla mı oldu bilerek mi yapıldı?

Kaza olsa kaçacağına yardım ederdi piç!!!

Etrafımıza toplanan kalabalık artarken Rüya yı kucağıma aldım ve arabaya bindirdim. Bi kaç kişi bana yardım ederken Rüya yı arka koltuğa yatırıp şoför koltuğuna geçtim ve gazı kökledim. Babama ait olan özel hastaneye doğru hızla sürdüm.

Hastaneni önünde ani bir frenle durdum ve "sedye getirin" diye bağırdım.

Sedye geldi ve Rüyayı yatırdılar. Hızla ameliyathaneye giderken bir yandan doktorun bana sorduğu bazı sorulara cevap veriyordum. "18 yaşında, araba çarptı. Olayı tam göremedim." gibi cevaplar verdim ve doktor ameliyathaneye girdi.

Sinirimden duvarları yumruklamaya başlamıştım ki Selim aradı.

"Ne var" dedim sinirle. "Abi nerdesin?" diye sorunca sinirim ikiye katlandı. Hesap mu soruyordu.
"Hesap mı soruyorsun lan?" Diye kükredim.

"Yok Abi merak ettim." Dediğinde abarttığımı anlayarak cevap verdim. "Hastanedeyim. Rüya ya araba çarptı. Hangi piç yaptıysa bulun onu hemen." dedim. O pişi kendi ellerinle öldürecektim."Ağabey o işi oldu bil hangi hastanedesiniz." Diye sorduğunda "Bizim hastane." Dedim."Tamam geliyoruz."Dedi ve cevap vermeden telefonu kapattım. Aklıma gelen ilk kişi Burçak olmuştu.

Çalıyor çalıyor çalıyor çalıyor...

"Alo"

Sesi uykulu geliyordu daha uyanamamış belli. Hemen konuya girmem lazım ne desem ki.

"Burçak ben Arda. Rüya ya araba çarptı. Hastanedeyiz." dedim direk."Ne diyorsun sen ya." Daha anlayamamıştı.
"Duydun işte." dediğimde hızla soluyarak "Adresi mesaj at hemen geliyorum." dedi.
Telefonu kapattım ve adresi mesaj attım.

Yaklaşık 45 dakika olmuştu. Ne gelen vardı ne giden.

Sinirimden sandalyeleri devirmeye başlamıştım ki bizimkiler geldi.

Beni tutmaya çalışsalar da çok sinirliydim. Kendimi suçluyorum.

Neden bilmiyorum ama içimde çok kötü hisler var.

Rüzgar " abi sakin ol." dedi. Nasıl sakin olabilirim.

Mert de destek verir gibi omzuma vurup " gel otur abi sakinleş biraz." dedi.

"Anlamıyor musunuz? Benim yüzümden oldu lan. Gidin o adamı bulun. Bulmadan da gelmeyin lan." Diye bağırmamla Enes Çağatay ve Mert fırladılar.

MAFYANIN ESİRİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin