Evlilik teklifi

845 28 46
                                    

Yüzüme vuran ışıkla yüzümü buruşturup elimi yüzüme kapattım ne ışığı bu ya? Gözlerimi açmak istemiyordum çünkü çok ışık vardı.

Kafam sert bir yerdeydi, yere mi düştüm acaba?
Ne Kafamı kaldıracak ne de gözlerimi açacak halim vardı, aşırı rahattım yüzümü diğer tarafa çevirip ışıktan kurtulmaya çalıştım.

Hafif kıpırdandım diğer elim yumuşak tüy gibi bir şeye değince mırıldandım. Nerdeydim ben ya halıya mı düştüm? ama altım yumuşak değildi, hem çok güzel kokuyordu. Bu kokuyu tanıyordum, ama şu an neye ait olduğunu hiç bilmiyordum.

Huzursuzca gözlerimi araladım güneş ne ara doğdu ya ben uyumak istiyorum hem perdeler niye açık ki of uykum bölündü yine, Ben bi türlü düzgün uyuyamıyorum ya!

Uykum açılmadan gözlerimi geri kapattım. Yumuşak şeye elimi daha çok daldırdım. Bu neyse çok hoşuma gitmişti kafamı yasladığım yer de aşırı güzel kokuyordu.

Nereye düştüm ben bilmiyorum ama kafamı kaldırmak istemiyorum. Bir anda altımda bir şeyin kıpırdandığını hissettim. Ne oluyor lan? yavaşça gözlerimi açıp hafif kafamı kaldırdım etrafıma baktığımda hala yataktaydım.

Deprem mi oluyor acaba diye düşünerek kafamı önüme eğdiğimde Hazar'ın suratını görmeyi beklemediğim için çığlık attım.

Yüzünü buruşturdu ve gözlerini araladı. Bende hemen doğruldum. Benim Hazarın üstünde ne işim vardı? "Mehir salak mısın, sabahın köründe niye çığlık atıyorsun?" Ondan biraz daha uzaklaşıp dik dik baktım.

"Benim senin üstünde ne işim var Hazar, yaklaşma bana demedim mi?" Esneyip yüzünü ovuşturdu. "Ben neden bileyim Mehir sende diyorsun, sen benim üstündeydin ben senin değil sen yaklaşmış oluyorsun ben sabit yatarım." Sinirle omzuna vurdum.

"Gidip başka odada yatsaydın böyle olmazdı!" Umursamadan yüz üstü yatıp gözlerini kapattı. "Sen gidip yatsaydın, şimdi sus uykum var."

"Allah Allah uyutmuyorum lan seni sen beni uyutmadın bende seni uyutmayacağım." Bir şey demedi bende sinirle soluyup yatak başlığına yaslandım.

Dokunduğum yumuşak şey saçları olmalıydı, o kadar yumuşak mıydı Hazarın saçları? Güzel koku da hazarın kokusuydu, kafam tam boynuna denk geliyordu kokusunu sevmiştim. Ay ne diyorum ya!
Gerçekten mehir ne diyorsun ya?

Sen gelmesen olmaz zaten. Ayağa kalktım dolaptan kıyafetlerimi alıp banyoya geçerek giyindim. Geri çıktığımda Hazar hala uyuyordu, en azından uyuması masumdu. Pis odun.

Odadan çıkıp aşağı indim mutfaktan güzel kokular geliyordu mutfağa girip içerde kim olduğuna baktım. Orta yaşlarda bir kadın ocağın başında kahvaltı hazırlıyordu.

Bunlar bayağı zenginler yardımcıları da var bir sandalye çekip oturdum "günaydın, kolay gelsin." Kadın bana dönüp gülümsedi. "Günaydın, sağol kızım."

Tatlı bir kadındı. "Yardıma ihtiyacınız var mı?" Daha geniş gülümseyerek Kafasını iki yana salladı. "Yok canım hazır zaten çoğu, Hazar oğlum uyandı mı?" Hazar lafı geçince belli etmeden göz devirdim.

"Yok o uyuyor daha." Elindeki tabakları masaya koydu. "Gidip o zaman kocanı uyandır bende Begümü uyandırayım." Kocam mı? Bu bizi evli mi sanıyor? "Kocam değil, sevgilim."

"Aman be olacak illaki değil mi? ben anlarım şimdi tartışırsınız sonra barışırsınız, ömür boyu da sevgili kalamazsınız ya." Valla ben kalırım hatta elimde olsa bununla sevgili bile kalmam da, Zorunluluk işte.

"İlerde görürüz." Kafasını salladı. " o zaman ben kocam beyi uyandırmaya gideyim." Güldü.
"Git bakalım." Mutfaktan çıkıp odaya geçtim.

HAYATIMIN ANLAŞMASI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin