Arzu (+18)

2K 25 50
                                    

Hazar benim burada olduğumu nerden bilebilirdi? Yalan söylediğimi bu kadar çabuk anlamış olamazdı değil mi?
Anlamış ki burada mehir.

İç sesim bana hiç yardımcı olmuyordu.
Düşüncelerimden sıyrıldım. "Hazar?" Alaylı bir ifadeyle sırıttı. "Mehir?" Yutkundum. Bu adamın K9 köpeği olduğuna daha fazla inanmaya başlıyordum.

"Senin ne işin var burada?" Tek kaşını kaldırdı. Bunu yaparken bile çok havalıydı. Biri bu adama yakışıklı olmayı yasaklamalı, en azından benimle konuşurken. Dikkatimi dağıtıyor.

"Bu soruyu bence ben sormalıyım." Kollarını çözüp iki yanına indirdi bir kaç adım atarak biraz önümde durdu. "Atlasla buluşacağım diye yalan söyleyip niye buraya geldiğini sorabilir miyim mehir?"

Böyle sorgulayıcı bir şekilde konuşması beni biraz korkutmuştu. "Yalan söylemedim ki. Evimde buluştuk. Bende markete gitmek için evden çıkıyordum." En iyisi yalanı devam ettirmekti.

Alayla güldü. "Hala yalana devam öyle mi?" Ya bu adam benim aklımı mı okuyor anlamıyorum nasıl anlayabilir! "Ne yalanı ya yalan falan değil."
Sinirle gözlerini yumdu.

Kendine sakinleşmek için bir zaman vermiş olmalı ki bir kaç saniye sonra geri açıp yüzüme baktı. "Gözlerini kaçırıyorsun, dudağını ısırıyorsun, yüzüğünle oynuyorsun. yalan söylediğin belli ve bunlar olmasa bile ben gerçeği zaten biliyorum!" Dediğinde ufak bir şok yaşadım.

"Beni takip mi ettin?" Derin bir nefes alıp verdi. "Evet takip ettim, çünkü şüpheli davranıyordun, normal değildin, bir şeyler döndüğü belliydi ve görüyorum ki haklı çıkmışım." Sen nesin Sherlock Holmes müsün arkadaş ne bu ya.

"Bir şey dönmüyor, bilinmeyen bir numaradan dün mesaj geldi, kim olduğunu bilmiyordum. Sana söylesem gitme derdin, o yüzden bende yalan söylemek zorunda kaldım."
Elleriyle yüzünü ovuşturdu.

"Yalan söylemek zorunda değildin mehir, bana söyleseydin numaranın kimden olduğunu bulur sana söylerdim kendi kendine iş yapıyorsun, ya başka biri çıksaydı? seni takip etmesem ve başına bir şey gelse ne olacak mehir, kendini hiç mi düşünmüyorsun?"

Biraz düşününce söyledikleri mantıklı gelmişti ama ben düşünmeden hareket eden hiperaktif biri olduğum için tabiki akıl edememiştim.

"Tamam hata yapmış olabilirim ama o ama merak ettim düşünemedim." Hazar kafasını iki yana salladı. "Ne yapacağım ben seninle." Evlenmeseydin Hazar bey kendin kaşındın.

Masum masum yüzüne bakınca dayanamayıp gülmeye başladı. "Bakma öyle yürü bin arabaya." Kıkırdayarak arabaya doğru yürüdüm. Hazar'a baktığımda peşimden gelmeyip ilerdeki motoruna yürüdüğünü gördüm.

Motoru simsiyah ve çok güzeldi onun da çok sevdiği bakışlarından anlaşılıyordu. Şu an gözüme çok güzel gözüktüğü için binmek istemiştim. Arabanın anahtarını çantama koyup yanına yürüdüm.

"Bende seninle gelebilir miyim?" Bir bacağını kaldırıp diğer tarafa atarak motora bindi. "Arabadan burada kalacak." Omuz silktim. "Olsun sonra gelir alırız şu an motora binmek istedim." Kafasını salladı. "Tamam bin."

Gülümseyerek arkasına bindiğimde elinindeki kaskı bana uzattı. "Sen tak Hazar bir şey olur falan." Israrla kaskı bana doğru uzattı. "Tak şunu mehir." Gözlerimi devirerek kaskı elinden alıp kafama geçirdim.

"Sıkı tutun." Dediğinde kollarımı beline sıkıca doladım. Motoru önce yavaşça hareket ettirdi bir anda gaza yüklenmesiyle adeta uçma hissi yokladı bedenimi. Korkarak Elimle tişörtünü avucumun içine alıp sıktım.

HAYATIMIN ANLAŞMASI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin