Çocukken her insan bir gün evleneceğini, evlendiği kişinin nasıl biri olacağını ve evlenme teklifinin nasıl olacağını merak eder ve türlü türlü hayaller kurar.
Ben de herkes gibi böyle hayaller kurardım. Evleneceğim kişinin ultra yakışıklı biri olacağını bana hediyeler alıp mutlu edeceğini düşünürdüm. Çocuk kafası işte, hiç kötü bir şey olacağını düşünmeden, mükemmel bir evliliğim olacak derdim.
Ben büyüsem de hayallerim büyümez, benim hayallerim hep küçüklüğümden kalmıştı. Bu güne kadar hep böyle düşünmüştüm. iyi bir çocukluk geçirmedim Annem ve babam sürekli kavga eder dururdu abim ise hep dışardan olur eve geceleri gelirdi.
Bende de Annem ve Babamın kavgalarına katlanmak zorunda kalırdım. Bazen korkup saklanırdım, saklandığım yerlerde uyuyakalırdım tabi annem ve babam beni bulamayınca polisi arardı, bulduklarında da ceza verirlerdi.
Ben de onlar kavga ederken saklandığım yerlerde böyle evlilik hayalleri kurardım evden gideceğim günü beklerdim çabucak büyümek isterdim.
Okula gitmeyi de çok isterdim annemler beni ilk okula yazdırdıklarına o kadar sevinmiştim ki. Biraz bile olsa onların kavgalarını duymayacağım için okula hep mutlu giderdim.
Derslerimde çok iyiydim ilkokulda 1. Sınıfta herkesten önce okuma ve yazmayı öğrenmiştim. ortaokulda okul birincisi olmuştum. Liseye geçtiğimde sadece 10. Sınıfa kadar okuyabilmiştim.
O evden kurtulmak için paraya ihtiyacım vardı, o yüzden okulumu bırakıp işe girdim. Her türlü işi yaptım haftada 3 farklı işe gidiyordum. Eve geç geliyordum ve uykumu alamıyordum ama sonucunu düşündükçe daha çok hırslanıyordum, o evden kurtulmak için her şeyi yapardım.
2 yıl boyunca aralıksız çalıştım. Evden ayrılmak için yeterli parayı topladıktan sonra gece yarısı aileme haber bile vermeden evden kaçtım artık okul döneminde sürekli kaçtığım için bu çok zor olmamıştı.
Havalimanına gidip İstanbul'a bilet aldım, İstanbul benim hayallerimin şehriydi.
İstanbul'a vardıktan sonra 1+1 küçük bir daire satın aldım. Orası bana bir süre yeterdi.Orada da durmadan çalıştım. yeni bir ev alacak param olduğunda da şimdiki evini almıştım, çok büyük değildi ama bana yeter hatta artardı.
Bazen okumadığıma üzülüyorum ama oradan ayrılmak için başka seçeneğim yoktu. Annenle beni sadece bir kaç kez aradı onları da cevaplamadım.
Zaten ben gittikten sonra da yurt dışına taşınmışlar. Beni umursamadıklar çok belliydi. Abim de hiç aramamıştı en çok abimin aramasını isterdim ama aramamıştı.
Ama o karar şeye rağmen hayallerimden vazgeçmemiştim. İstanbulda yaşamak istemiştim başarmıştım, Ev almak istemişim almıştım, Araba almak istemişim almıştım ve şimdi ise Küçükken kurduğum evlilik hayallerini yaşıyordum.
Ne kadar yalan da olsa kurduğum hayalleri düşününce istemsiz mutlu oluyordum. Yalanda olsa bunu da başardım dedim kendi kendime.
Gözlerimin dolma sebebi geçmişi hatırlamam olduğumu fark ettim. Alkışlar Islıklar konfetiler havada uçuşurken benim gözlerimden geçmişin göz yaşları akıyordu küçükken ağlayamadıklarımı ağlıyordum sanki.
Hazar yüzüğü bana Takarken Göz yaşlarım istemsiz akıyordu. Hazar'a baktım, o da bana baktı. Kaşlarını çatmış akan göz yaşlarıma bakıyordu. Çenemi tek eliyle tuttu. "Mehir, Niye ağlıyorsun iyimisin?" Kafamı yavaşça aşağı yukarı salladım.
"İyiyim eski bir anımı hatırladım sorun yok." Ellerimle yaşlarımı silerken gülümsedim. Kolumun üstündeki eliyle kolumu sıvazladı.
Hazar elimi tutup ayağa kaktı, bende onunla birlikte ayağa kalktım. Hazar bir elini belime koyup karşısına baktı. Bende oraya döndüğümde Hazarın Annesi, teyzesi, Begüm, Aras ve tanımadığım bir çok kişi vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN ANLAŞMASI (+18)
Storie d'amore"Yapmadım diyorum neyi anlamıyorsun be adam neyi kanıtlayayım kanıt yok!" Sinirden delirecektim. Düz bir ifadeyle parmaklıkların arasından bana baktı."Peki, sana bir seçenek sunacağım kabul edersen özgür olacaksın." Heyecanlanmıştım. "Tamam, Söyle"...