Bazı insanlar küçükken yaşadıkları şeylerin taciz olduğunu bile yıllar sonra anlıyor.
O çaresizliği bilirim, büyüdüğün zaman anlayıp da "Acaba gerçek mi? Yoksa ben mi hayal ediyorum? "düşüncesi...
" Bana inanmazlar, yanlış hatırlıyorsun derler! "düşüncesi...
Her kadın mutlaka bir defa dahi olsa maruz kalmıştır tacize...
Sözlü olsun, fiziksel olsun, bakışlarla olsun ama olmuştur...
Belki bazı insanlar bu yazdıklarımı bile cinsiyetçilik olarak algılayacak, çok karşımıza çıktı bu gibi şeyler. "Sadece kadınlar taciz edilmiyor, abartıyorsunuz!" diyenler...
Nefes alan her canlının taciz veyahut tecavüze uğradığının farkındayız ama yaramız derin...
Canlıların rızası dışında onlara dokunan insana benzer varlıklar, insan, hayvan, kadın, erkek, çocuk ayırmayan kansızlar...
Bunu da belirtmek istedim...Ben sizinle umudumu paylaşmak istiyorum...
Ben Dilan, 5 yaşında umutları öldürülen Dilan...
20 yaşında tekrar umutlarını yeşertmeye çalışan Dilan...
Her zaman doğruluğuna inandığım bir söz vardır,
" Allah a güvenen insanların gözlerinde her daim sönmeyen yıldızlar olurmuş." diye...
( Siber Suçlu kitabından bir alıntı)Burada yıldızlardan kasıt umut ışıkları...
Eğer içinde teslimiyet varsa senin içinde her daim parlayan yıldızlar vardır. Çünkü sen biliyorsun ki yanında büyük bir varlık var. Işıktan kasıt umuttu aslında, tevekküldü, inançtı, seni ayakta tutabilecek her türlü şeydi... Bende onlara inanıyordum...
İçimdeki ışıkla ayakta kalmaya çalışıyor, kendimi toplamaya çalışıyordum...******
Nefesini düzenlemeye çalışarak, hiç bir şey olmamışçasına scooterime doğru yürüdüm ve kilidini açmaya başladım. Yan tarafta dikilen adam yüzünü gizleyerek aynı pozisyonda duruyordu. Korkumun kat sayısı gittikçe artıyordu ve bu kilit sıkışmışçasına bir türlü açılmıyordu!
Sinirle nefesimi verdim ve kilitteki soruna bakmak için eğildim. O anda omuzuna dokunan bir el yerimde öylece kalmama sebep oldu...
Nefesim kesildi...
Kalbim durdu...
Gözlerimde yaşlar birikti...
Korktum...
Omuzuma dokunan el birden beni kendine çekse ne yapabilirim diye korktum?
Korktum...
Kendimi savunmadan âciz kaldığım için, vücudumun savunma mekanizması devre dışı kaldığı için korktum...
Belki de bana zarar vermeyecekti, umutla derin bir nefesi akciğerleirme hapsettim...Kolun sahibi beni biraz kenara çekerek kilide eğildi,
" Sıkışmış olmalı arkadaşımı beklerken size yardım edeyim."
Şimdi roller değişmiş gibiydi...
Daha yeni onun dikildiği yerde ben duruyordum o ise Scooterin kilidine eğilmiş bir şeyler yapıyordu.
Hiç bir şey söyleyemiyordum...
Sanki nutkum tutulmuştu, dilimi yutmuştum...Yabancı adam scooterin kilidini açmayı başararak elinde tuttuğu parçaları bana uzattı,
" Kırmak zorunda kaldım. Baya sıkışmış çünkü. Bakın burası yamulmuş. Bu parça yamulduğu için kilit tamamen bütünleşmiş birbiriyle. Normalde bu parçanın düz olması gerekir. O yüzden açamadınız. İleride bu kilitlerden satan bir dükkan var. Kampüsün hemen aşağısında oradan tedarik edebilirsiniz."Yüzündeki maskeden ve kafasındaki kapşondan, sadece kahverengi gözleri belli olan yabancının elindeki kilidi aldım ve minnetle kafamı salladım,
" Teşekkür ederim. "
Kafasını sallayarak teşekkürümü aldığı sırada yüksek bir korna sesiyle yerimden sıçradım.
Yüksek seslere olan duyarlılığımın artık son bulması gerekiyordu...Karşımdaki adam benim korktuğumu fark ederek bir kaç adım benden uzaklaştı. Gözlerinde ufak bir şaşkınlık, sanki pişmanlık vardı. Ya da saniye farkıyla gördüğüm bir halüsinasyondu bilemem... Sanırım omzuma elini koyduğu zaman kaskatı kesilen vücudumu şimdi fark etmişti... Ya da dediğim gibi, bu aralar çok şeyi kafamda kuruyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİLEKLİ ŞEKER
Ficción General+18, Kitap, şiddet, tecavüz ve zorla alıkoyma tanımları içermektedir. Uyarıyı dikkate alarak okumanız rica edilir. Cinsel içerikli bir kitap değildir... ~~~~ Küçük kızın elini tutarak onu dizine oturtturdu , " Küçük kız şeker ister misin ?" Kız ne...