Yakınlaşma

255 6 4
                                    

Cips paketinden biraz cips alıp ağzıma attığımda Arda bana kolayı uzattı. Elindeki bardağı alıp biraz içtim. Telefonum titredi. Mesaj gelmiş olmalıydı. Elime alıp ekranı açtım.

Yankı: Ne yapıyorsun?

Savaş: Oturuyorum sen?

Yankı: Bende

Savaş: Tek misin?

Yankı: Tek olup olmamamı ne yapacaksın?

Savaş: Senlede sohbet edilmiyor
Savaş: Konu açmaya çalışıyorum şurada az yardım etsen geberirsin sanki

Yankı: Tamam tamam
Yankı: Ne yapıyorsun şu an?

Savaş: Oturuyorum cips kola falan
Savaş: Arda'yla

Yankı: Arda kim?

Savaş: En yakın arkadaşlarımdan biri

Yankı: Neredesiniz?

Savaş: Aynı şehirde miyiz nereden bileceksin?

Yankı: Aynı şehirdeyiz
Yankı: Ben tahmin edeceğim
Yankı: Piknik alanında mısınız?

Savaş: Evet

Yankı: O zaman kesin tepede bir piknik alanı var ismini bilmiyorum

Savaş: Bildin
Savaş: Bildiğine göre yanımıza gelme hakkı kazandın

Yankı: Gelemem

Savaş: Seni merak ediyorum

Yankı: Emin ol bende seni
Yankı: Gitmem lazım kardeşim sesleniyor sonra yazarım

Savaş: Tamam

Yazdım telefonumu kapattım. Arda bir anda kafasını bacaklarımın üstüne koydu. "Akşam Algan Bar'a gidelim." Dedim. "Neden hep oraya gidiyoruz? Önceden hep farklı yerler denerdik." Dedi Arda. "Beğendiğim insanlar var." Dedim için yana yana. "Hepsinde vardı? Seni burada tutan ne?" Diye sordu. Kıskanıyordu. Çünkü buradakilerle yakınlaşma fırsatım olmuştu.

"Ortam güzel. Rahat." Dedim. "Hm..Anladım." Dedi Arda gözlerini kapatarak. "Yankı nasıl?" Diye sorduğunda yüzüne baktım. Gözleri kapalı olsada beni görüyor gibi hissediyordum. "Neden bir anda böyle sorular soruyorsun?" Diye sordum. "Merak." Dedi Arda omuz silkerek. "İyi." Dedim kısaca.

-

Evet. Yine benim isteğimle Algan Bar'a gelmiştik. Gözlerim Kadem ve Enes'teydi. Kısa bir anlığına gözlerim kendi masamıza kaydı ve viski dolu bardağımı elime alıp bir kaç yudum içtim. Gözlerim tekrar onlara dönerken Enes'le göz göze gelmiştik. Dudakları sırıtış biçimini alırken bende sırıttım. Kadem bana bakmıyordu.

Ayağa kalktım. "Ben kaçar gençlik." Dediğimde "Yine buldu amına koyayım ya." Dedi Erdem. "Hemde bar sahibinin kankisi." Dedim sırıtarak. "Yok ebebinki." Dedi Arda. Viskimi alıp Enes'in yanına yürüdüm. Yanına oturduğumda göz gözeydik.

Enes ve Kadem yan yana oturuyodu. Bende Enes'le yan yanaydım. Sıralı biçimde dizilmiştik. "Selaam." Dedim sırıtarak. "Selam." Dedi Enes'te. "Nasıl gidiyor?" Dedi Enes. "Öyle işte ne olsun? Bugün pas aldım senden." Dedim sırıtarak. "Öyle mi oldu?" Dedi sırıtarak kafasını bana doğru eğerken. "Öyle oldu." Dedim. Enes yavaşça dudaklarıma yaklaşırken Kadem'in sesi bizi ayırmıştı. "Enes! Git Zeus'a bak!" Diye bağırdı bir anda. Buz gözleri beni bulurken Enes aramızdan çekildi.

"Yaklaş." Dedi Kadem. Anlayamamıştım. Bir anda neler oluyordu? Enes'in oturduğu yere geçip viskimden bir yudum aldım. "Ne oldu?" Diye sordum. "Yok bir şey." Dedi Kadem bana bakarak. Gözlerimin en derinine bakıyordu resmen. Gözleri beni baskı altına almış gibi hissediyordum. "Neden bozdun o zaman?" Diye sordum. "Köpeğine bakması gerekiyordu." Dedi Kadem. Sırıttım. "Bu geçerli bir sebep değil." Dedim. Ayağa kalktım ve kendi masamıza geri döndüm.

"Ne oldu oğlum?" Diye sordu Erdem. "Enes'le öpüşüyorduk Kadem bozdu amına koyayım. Tamam ikisiylede öpüşmek isterdim ama baya bozmak için bozdu yani." Dedim. "Olsun boşver." Dedi Arda. Tam oturacağım sırada Arda oturmama izin vermedi. "Sigaraya gidelim." Dediğinde sırıtarak kafamı onaylar biçimde salladım.

Beraber arkadan çıktık. Sırtımı duvara yasladım. İkimizde sigaralarımızı yaktık. "Savaş." Dedi Arda sigarasından bir nefes çekerken. Gözlerim ona döndü. "Mh?" Diye mırıldandım. "Bir süredir sana söylemek istediğim bir şey var." Dedi Arda. Geliyordu gelmekte olan.. "Ne oldu?" Diye sordum. "Savaş." Dedi Arda karşıma geçip. Üstüme doğru bir adım attı.

"Artık dayanamıyorum." Dedi Arda gözlerini kapatarak. "Neye?" Diye sordum yutkunarak. Neyin geleceğini biliyor olmak acı vericiydi. "Savaş. Artık dayanamıyorum ben. İçimde tutamıyorum. Çok doldum!" Dedi Arda sonda sesini yükselterek. Sessiz kaldım. "Sana olan hislerimi bastıramıyorum Savaş!" Diye bağırdı Arda. "Benden bu kadar." Dedi ve bir anda dudaklarıma atıldı. Gözlerim şokla açılırken ellerimi Arda'nın göğsüne bastırıp ittirmeye çalıştım. Ama gücüm yetmemişti. Kurtulmak için debelensemde işe yaramıyordu.

Zaten girdiğim şoktan dolayı ne yapacağımı şaşırmıştım. Kısa bir anlığına dudaklarımız ayrıldığında "BIRAK!" Diye çığlık atarcasına bağırdım. Dudaklarını tekrar dudaklarıma bastırdı. Kurtulmaya çalışıyordum ama işe yaramıyordu.

Bir anda dudaklarımız ayrılırken Arda'nın küçük inlemesini duydum. Gözlerimi yavaşça açtığımda önümde kocaman bedeniyle duran Kadem'i görmemle gözlerim açıldı. "Bırak dedi duymadın mı?!" Diye bağırdı öfkeyle. Arda düştüğü yerden kalkıp hızla içeri gitti.

Kadem yavaşça bana döndüğünde göz gözeydik. Bedenlerimiz aradındaki mesafe yok denecek kadar azdı. "Teşekkür ederim.." dedim yutkunarak. "Dikkat etsene şöyle salak salak arkadaşlar ediniyorsun!" Diye bağırdı Kadem. "Özür dilerim baba!" Diye bağırdım alayla. Kadem'in gözleri kısıldı.

"Savaş?!" Diye bağırarak kapıdan çıkan Ersin Kadem'le anımızı bozmuştu. "Aa pardon." Dedi Ersin bizi gördüğünde. Kadem elini koluma koydu. "Güzel arkadaşlar edin." Dediğinde sırıttım. "Arkadaşım ol o zaman." Dedim. Yüzünde belli belirsiz bir sırıtış oluştu ama hemen silindi. Yüzünü yüzüme yaklaştırdığında ılık nefesi suratıma çarpıyordu. Yutkundum. Kalp atışım hızlanırken gözlerine baktım.

Heyecanım her saniye artarken Kadem'le aramda bir nefeslik mesafe vardı. "Kadem!" Diye seslenip dışarı çıkan Enes'le Kadem kendine gelmiş gibi hızla geri çekildi. "Sikeyim ne yapıyorum ben?" Diye mırıldandı kendi kendine. Duymadığımı sanıyordu ama duymuştum. Tekrardan göz göze geldik. Göğsüm hızla kalkıp iniyordu. Neden böyle atıyordu kalbim? Saçmalık..

...

Mektup / bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin