DİRİLİŞ (Zombiler)

BÖLÜM 43

Sezon finaline yaklaşıyoruzz
Son 6 bölüm ✨✨✨

Uçağın olduğu yere geldik ama karşımızda camları paramparça olan bir uçak gördük.
Bu geldiğimiz uçaktı ama paramparça bir haldeydi. Bu nasıl olur?
"Bunu kim yapar , bu uçak nasıl bu hale gelir lanet olsun."diyip sinirlendi Rex. Uçağa doğru yürüdük ama  param parça olan uçak uçamazdı ve berbat bir haldeydi bilerek parçalanmıştı resmen.
Uçağın parçalanan yerlerinde kanlar vardı ve bu bir insanın yapmadığını kanıtlıyordu.
"Zombiler yapmış olamaz değil mi?"dedi Sera dehşetle. Daha bizi ne kadar şaşırtacaktılar bilmiyorduk.
"Lanet olasılar ne istiyorlar bizden!"diyip yerde parçalanmış uçağa ait olan bir demir parçasına ayağını vurdu Rex.

Acıtmış olmalı ki yüzünü buruşturdu ama siniri geçmemişti.
"Sakin ol Rex."
"Nasıl sakin olayım Sera, bunu nasıl yapabilirler , onlar sadece bir gurup aptal kana susayanken nasıl bu hale gelirler?"dedi Rex.
Yerinde durup derin derin nefesler alıp sakinleşmeye çalışıyordu.
"Burdan çıkmamızı istemiyorlar."dediğimde Sera ve Rex bana dönüp baktılar.
"Ne demek bu?" dedi Sera.
"Görmüyor musunuz, buraya geldiğimizden beri hiç bir araç yok, silahlar yok, yiyicek bir şey yok koca şehirde tek bir araç dahi  nasıl olmaz. Uçağımız vardı ama görünüşe göre geri gideceğimizi biliyorlardı ve bu yüzden koca uçağı paramparça yaptılar." dedim.
"Ama zombiler bunu nasıl yapar?" dedi Rex.
"Evet zombiler yapıyor ama bu işin arkasında ki insanlar."
"Nasıl yani, bu işin arkasında insanlar mı var yani?"dedi Sera.
"Radyodaki anons zombiler tarafından yapılamaz. Bizi buraya ölmek için çağırdılar kurtulmak için değil."dedim çünkü başka açıklaması yoktu.

Burada; aşı , güvenli bir yer, yiyicek, sığınak diye hiçbir şey yoktu. Bizi buraya ölmemiz adına çağırdılar. Buraya gelince çıkmamamız için araçları yok ettiler ve geldiğimiz uçağı biz geldikten sonra paramparça yaptılar.
Bunları zombiler yaptı ama bu işin arkasında bir zombi değil bir insan yada insanlar var.
"Karanlık olacak eve gidelim yarın gerekirse yürüyerek burdan gideriz yada bir çaresini buluruz."dedi Rex. Haklıydı gece olmak üzereydi ve kantrol edilen zombiler tarafından saldırıya uğramak normal zombiler tarafından saldırıya uğramak gibi değil ve olmayacaktır.
Göz göre göre koca gezegende kalan insanları buraya çağırıp öldürüyorlardı.
Bu nasıl bir vahşilik di , aklım almıyor.

Havaalanından çıkıp eve doğru yol aldık.
Güneşin batmasına az kalmıştı ve bizim bir an önce kaldığımız eve gitmemiz gerekiyor du.
Hızlı hızlı yürüyorduk ama eve yetişecek miydik bilmiyorduk.
"Güneş batıyor, koşmamız daha iyi çünkü daha yolumuz var."diyince Rex üçümüzde eve doğru koşmaya başladık.
Lanet olsun ki güneş batıyordu ve doğu bölgesinde zombi sesleri geliyordu.
Karşı sokaktan bir zombi çıkınca Sera elindeki silahla zombinin kafasına sıktı.
"Sokaklara dolacaklar hızlı koşalım!"dediğim gibi hızlandık.

Hızlanıyorduk fakat eve varmamıza daha vardı.
Sokakta hızlı koşuşturmamızın içinde önümüze çıkan iki zombiye hiç durmadan ateş edip koşmaya devam ettik.
Koca şehirde yankılanan silah seslerinin yüzünden  arkamızdan çıkan zombi sesleri bize doğru geldiklerini anlatıyordu.
Peşimizde belki yüzlerce zombi vardı, lanet olsun!

İki sokağı daha geçtiğimiz de evin olduğu sokağa gelmiştik ama evin önünde onlarca zombi görmemizle ters yöne koşmaya başladık.
"Nereye gidecez şimdi."dedi Sera koşuşturmamızın arasından.
"Bir kaç sokak ötede hastane var orda sabahlayabiliriz."dedi Rex bağırarak.
Koşuşturmanın içinde arkama baktığımda çok fazla zombi vardı.
"Daha hızlı!" diye bağırdım ama kuruyan ve sabahtan beri ağrıyan ayaklarımız bize pekte yardımcı olmuyordu.
Hızlıca bir sokağı daha geçtiğimiz de nerden geldiğini bilmediğimiz bir zombi Rex'in üzerine atlayıp yere düştüler.
"Reeeex..." diye bağırınca Sera elimizdeki silahla zombiye ateş ettik, zombinin altında kalan Rex de kafasına sıkıp zombiyi üzerinden attı .

Sera Rex'e koşup yerden kaldırınca, arkama bakmamla bağırmam bir oldu.
"Çabuk kalkın!"dediğim gibi Sera Rex'i yerden kaldırıp koşmaya başladık tekrar.
Yanımıza yanaşan zombilere hem vuruyor hemde koşuyorduk.

Son sokağı geçince ana caddenin hemen karşısında olan hastaneyi gördük.
Rex'e göz ucuyla bakınca Sera elinden tutmuş koşuyordu.
Durumu nasıl yada ısırıldı mı bilmiyorduk fakat koşuşturmasından iyi olduğunu umuyordum.
Arkamıza dan onlarca zombiyle hastanenin önüne geldiğimiz gibi içeri girip kapıyı kapattım.
Koca hastanede tek bir kapı olamazdı o yüzden sığınacak bir yer bulmalıydık.
Kapanan kapıya onlarca zombinin vurmasına  arkamızı dönüp hastanenin içinde sığınacak bir yer için etrafta koşuşturduk.

Birinci katta saklanmayacağımız için hızlıca ikinci katta çıkıp koridorda sığınacak bir yer bulmak için bakındık.
"Bu oda olur mu?"Sera'nın gösterdiği odaya baktığımda bir doktora aitti.
"Çok küçük Sera, ve Rex'e bir şey olduysa müdahale edeceğimiz bir yer olmalı."dedim etrafa bakınarak.
"Ameliyathane."dedi Rex. Evet ameliyathane olabilir di.

"Bir ameliyathane bulalım."dedim.
"Üçüncü katta olabilir."dedi Sera.
Adımlarımızı hızlandırarak üçüncü kata çıkan merdivene doğru yürümeye başladık.
Elektrikler yoktu ve asansör yukarı çıkamazdık. Merdivenlerden çıkarken alt kattaki kapının kırılma sesini duyduk.
"Kapıyı kırdılar çabuk olalım."dediğim gibi merdivenlere hızlı hızlı çıkmaya başladık.
Hızlıca üçüncü katta gelince etrafa bakınıyorduk.
Ameliyathane buralarda olmalıydı.
"Koridorun sonunda olabilir."dediğinde Rex adımlarımızı hızlandırarak koridorun sonuna doğru koştuk.

Koridorun sonundaki ana kapıdan ameliyathane salonuna girdik.
Ameliyathanenin olduğu odaya gelince kapıyı açmadık çünkü kapıyı açmak için yetkili kartımız yoktu.
Etrafımıza bakınınca Sera'nın olduğu tarafta yerde bir kart vardı.
Sera baktığım yere bakınca hemen kartı yerden alıp kapıyı açtı, doğru karttı.
Ameliyathane odasına girmemizle kapı kapanıp otomatikman kilitlendi.
Kapı camdan olmadığı için bizi göremezler di ama içerde zombi olabilirdi.
Silahımı kaldırıp ameliyathanenin içine bakındım hızlıca , ameliyathane odası temizdi.
Şükürler olsun.