DİRİLİŞ (Zombiler)

BÖLÜM 18

Merhabaaaaaaa
Aslında bu kadar üst üste bölüm atmak istemiyorum ama üniversitelerin açılmasına az kaldı bu yüzden hem bölüm yazıyor hemde paylaşıyorum.
Çünkü sonra zamanım olmayabilir bu yüzden hemen bölümleri paylaşıyorum.
Beğenmeyi sakın unutmayın
SEVİLİYORSUNUZ ❣️💫💫

************

"Kıza ne söyledinde bu kadar iyi atış yaptı."
Çıkan ses bir adama aiti ona bakınca bize yaklaşan üstünde bir kaç silahın arkasında tüfeği ile bize doğru geldi. Üzerine bakınca sadece silah tek değil bıçak falan da vardı üstünde.
Artık kimseye güvenimiz kalmadığı için Serayla silahı adama doğrultup konuşmaya başladım.
" Kimsin? Ve bizi nerden gördün."
Adam durup konuşmaya başladı:
"Yan taraftaki ormanlıktaydım silah sesiyle bu tarafa geldim yardıma ihtiyacı olan bir insan düşünmüştüm ama bir köpeği öldüren sanırım dönüşüm geçirmişti ve sonra tabelayı nişan alıp ateş edince  burda  durup sizi seyrettim."
"Bir sapık gibi mi?" dedi Sera, adam da
"Sapık mı?, Ne sapığı?"
"Cinsi sapık."diyince Sera ,adam anlamsızca bize bakıyordu ama Sera adamla dalga geçiyordu sadece.

"Nerden geliyorsunuz?" diye sorunca adam
"Los Angeles dan." dedim
"Uzun zamandır yolda olmalısınız sanırım çünkü burdan bir kaç şehir ötede Los Angeles."
Demekki biz ters yönden geldiğimiz için günlerce bir şehiri bırakın bir kasaba bile görmemiştik.
" Zombi denen lanetler çıktığından beri yoldayız." dedim.
"Güçlü kızlar olmalısınız bir hafata dayanan bir insan görmedim kaç gündür, sizi gördüğüme sevindim açıkçası sadece ikiniz misiniz?"
"Üç kişiydik bir arkadaşımızı kaybettik." dedi Sera. Hüzünlenmiş di Austin aklına gelince.

"Üzüldüm. Peki nereye gidiyorsunuz?"
"Bilmiyoruz su ve yiyeceğimiz bitmek üzere alabilecek herhangi bir yer dahi bulamadık kaç gündür ama ileri gidecez, sen nereye gidiyorsun" diyip onu dinledim.
"Bende ileri gidiyorum benimde su ve yiyeceğim azaldı . İlerde bir kasaba var çok büyük değil
ve yiyecek bulacağımız dan eminim ama zombilerinde orda olduğunu düşünüyorum." diyince:
"Eğer iyi biriysen bizimle gel beraber gitmek bizim için daha iyi olur." diyince o da:
" Herkese iyi misin mi diyorsun? İyiyim."diyip hafif dalga geçince bende:
"Hiçbir kötü ben kötüyüm demez zaten." diye son sözü söyleyince beğenmiş gibi dudağı yana kıvrıldı aracı işaret edince araca binip yolla çıktık. Kimin iyi kimin kötü olduğunu bilmiyorduk bunu zaman gösterecekti ama bu süreçte de birbirimize güvenmek zorundaydık.
"Ben Rex bu arada." diyince bende:
"Ben Freya arkadaşımda Sera." diyip yola koyulduk.

Rex'in anlattığına göre kasabaya ancak sabah varabilirdik .
Orası çok büyük olmasa da orda zombiler olabilir di tabi insanlarda olabilir di.
Orda yiyicek ve içicek ,su gibi yakıt da bulmak istiyorduk çünkü sadece iki gün bizi idare ederdi. O yüzden yakıt bulmamız şartı.
" Gideceğimiz kasabada umarım yakıtda buluruz çünkü çok fazla kalmamış." dedim.
Rex konuşmaya başladı:
"Orda araç veya yakıt bulabiliriz , fazladan yakıt bulup kasabadan 30 mil uzaklıkta bir havaalanı var orda bir uçak bulursak burdan uzaklaşabiliriz."
"Ucağı kim sürecek?" dedi  Sera biz bilmiyorduk zaten.
"Pilotum, uçak var ise sürebilirim ."dedi Rex .
Buna sevinmiştik eğer bir uçak bulursak burdan daha güvenli bir yere gidebilirdik.

Ama nereye gidecektik ki?
"Peki nereye gidecez?" dedi Sera, Rex'e.
" Bunu bende bilmiyorum ama kasabada bir şeyler öğrenirsek duruma bağlı olarak da gideriz." Bu mantıklıydı.
Nerelerin virüs altına girdiğini nerelerin güvenilir olduğunu bilmiyorduk bu yüzden herhangi bir şey öğrenmeden uçağa binipte gitmek güvenli olmazdı. Yoksa gideceğimiz yer bizi başka bir cehenneme sürükleyebilir di. Bu yüzden eğer kasabada insan varsa bir bilgi almak istiyorduk. Ama kasabaya gitmemizde kolay olmayacaktı.