18. Bölüm

150 13 196
                                    

Felix:

Yaklaşık bir haftadır Minho ve Jisung okula gelmiyordu. Minho'yu kaç kere aramama rağmen hiçbir telefonumu açmamıştı.

Onların olmadığı bir hafta içinde çok fazla şey olmuştu ve o ikisine olan her şeyi anlatmak için sabırsızlanıyordum.

Mesela ilk olay ortakıktan kayboldukları ilk gün yaşandı, tweet sayfasının sahibi bulundu. Woojin ile büyük bir kavga ettiler.

Eskiden Woojin ile yakın arkadaş olarak bildiğimiz Hyunjinmiş tweet sayfasının sahibi.

Woojin'in yaptığı şeylere sinir olduğu için arkadaşlığını bitirmiş ve onu ifşa etmeye başlamış.

Hyunjin ile arkadaş olduk.

Şahsen ben arkadaşlıktan daha fazlasını isterdim ama Woojin olayından sonra insanlara duygularımı söylemekten çok çekiniyordum.

Ama karar vermiştim şimdi söyleyeceğim.

Şuan yanıma geldi kendisi. Söylemek için doğru zaman sanırım.

Gitmem gerek sevgili günlük!

"Felix, ne yazıyorsun?" diye sordu.

"Günlük yazıyorum." dedim

"Her gün üşenmeden nasıl yazabiliyorsun şaşırıyorum doğrusu." dedi. Bu söylediğine hafifçe güldüm.

"Düşüncelerimi, duygularımı oraya korkmadan aktarabiliyorum. Çünkü o beni asla yargılamaz ve bu beni rahatlatıyor." dedim. Ardından, "İnsanların aksine..." diye ekledim fısıltıyla.

"Bende seni asla yargılamam. Eğer ihtiyacın olursa beni günlük olarak kullanabilirsin." dedi gülümseyerek ve elimi tuttu.

Elimi tutmuştu!

Burası fazla mı sıcaklaştı birden?

"Hyunjin sana bir şey söylemem gerek." dedim.

Söyleyecektim. Artık itiraf etmeliydim çünkü duygularımdan kaçamıyordum

"Tabi dinliyorum?" dedi

"Ben.." dedikten sonra durdum. Kelimeler ağzımdan çıkamıyordu.

"Sen?" dedi sorgular bir ifade ile.

Tam söyleyecekken zil çalmıştı.

"İstersen bir dahaki tenefüste geleyim konuşalım çok önemli değilse?" dedi.

"Hayır önemli ama değil çok önemli bir şey hemen söylemem gerek ama söyleyemiyorum ama önemsiz zaten." dedim.

Saçmalamaktan başka bir şey yapmıyordum.

"Anlamadım şimdi? Önemli mi önemsiz mi?" diye sordu. Aklı karışmıştı haliyle.

"Offff. Git sen." dedim.

"Peki" dedi sadece ve gitti.

Neden söyleyemiyorum yaa.

Neyse bir dahaki tenefüs 10 dakikamıda  bunu söylemeye harcayacağım. Umarım başarırım.

Sonunda tenefüs zili çalmıştı.

Nasıl söyleyeceğimin pratiğini yaparken Hyunjin geldi.

"Ee ne söyleyecrktin önceki tenefüs?" diye sordu.

"Ben.." dedim ama devamı gelmedi.

Patient |minsung|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin