Jisung:
Bizi cezaevine götürecekleri arabaya bindiğimde gözlerimi kapadım.
Herşey çabucak olup biterse bir şey anlamazdım değil mi?
Sanırım uyumuştum çünkü uyandığımda cezaevinin avlusuna giriş yapıyorduk.
İstemsiz olarak yanımda duran Minho'nun bacapını sıkmıştım
Fazla gergindim.
Kulağıma eğilip, "Sakin ol, ben yanındayım, sevgilim." diye fısıldadı.
Her sevgilim diyişinde gerip hislere bürünüyordum, kullandığı tek bir kelime hem beni mutlu ediyor hemde bu kalimeyi çok garip buluyordum.
Sevgilim çok sıradan değil miydi? Neden daha özgün bişey bulmamıştı bu odun?
Neyse yavaş yavaş adam ederim ben bunu.
"Daha özgün bir şeyler bul Minho sevgilim ne?" dedim.
"Ciddi olamazsın Jisung, biz şuan cezaevine gireceğiz ben sana teselli vermeye çalışıyorum -ki benimde psikolojik durumum bok gibi şuan- ama senin tek takıldığın nokta sana sesleniş şeklimin sıradan olması mı?" diye sordu bıkkınlıkla.
Tam ağzımı açıp 'Evet' diyecektim ki arabanın kapıları açıldı ve cezaevine girişimizi yaptık.
Koridorlar gri renkti. Koğuşlardan sesler geliyordu. Bir süre sonra bir koğuşun önünde durduk.
Kapıyı açtıklarında okey oynayan bazı dayılar, bir köşede toplanmış yaklaşık 20'li yaşlarda olan gençler ve çay içerek sohbet eden kişilerin hepsi bize dönmüştü.
Başımızdaki polis, "Yeni koğuş arkadaşlarınız Jisung ve Minho." dedi ve geri çekilip kapıyı kapadı.
Şimdi ne olacaktı?
Yaklaşık 50 yaşında olan bir dayı bize yaklaşmaya başladı, "Suçunuz ne bakayım sizin?" diye sordu.
Ben sustum. Minho ise, "Suçlu saklamak ama tam olarak o kişin suçlu olduğunu bilmiyorduk. Yani bizden yardım istedi ve bizde yardım ettik ama yardım ettiğimiz kişi suçluymuş." dedi.
"Hm kötü olmuş. Ne demişler, iyilik yapanı dokuz köyden kovarlar." dedi dayı. "Neyse gençler ben Abdukrezzak. Buraya Türkiye'den geliyorum. Kore'de suç işlediğim için burada cezamı çekiyorum." dedi.
"Eğer bir sorun çıkarsa bana gelin. Bu koğuşta en çok benim sözüm geçer. Şimdi size battaniye yastık falan versinlerde yatın." dedi Abdulrezzak dayı.
Ordan biri çıkıp 2 battaniye ve 2 yastık koydu bir yatağa. "Siz ayarlarsınız kalanını" dedikten sonra arkadaşlarının yanına geri gitti.
Minho elimden tutarak beni yatağın oraya götürdü. "Altta mı yatmak istersin üstte mi?" dediğinde ranzanın üst tarafını denemek istemiştim.
"Üst olsun." dedim. Üst tarafa battaniyeyi ve yastığı benim için koydu.
Centilmen Minho işte.
Günün kalanında fazla bir şey olmadı. Çoğunlukla sadece ikmiz konuştuk.
Saat 23.40 gibide yataklara geçmişti herkes. Birtek biz uyanıktık. Işıklar çoktan kapanmıştı ve biz karanlıkta sohbet ediyorduk. Esnedim, uykum gelmişti.
"Uyuyalım mı?" diye sordu. Başımı onaylar şekilde sallayıp yukarı çıktım.
Gözlerimi kapatıyordum ama bir türlü uyuyamıyordum. Muhtemelen ilk gün olduğu içindi. Beynim her zamanki gibi tehlikede hissediyordu.
Aşağıya indim ve Minho'nun yanına usulca uzandım. Biraz sonra bana doğru dönüp sarıldı.
"Bakıyorum iyice alışmışsın benimle yatmalara falan." dedi pis pis sırıtarak."Uyuyamadım" dedim sadece
"Oy benim sincabım bensiz uyuyamaz mıymış?" diyerek burnumu sıktı.
"Yapma şunu be. Hem sincap ne alaka?" diye sordum.
"Sevgilim çok sıradan diyordun bende senin için sincabı daha özgün ve uygun buldum." dedi gülerek.
"Sensin sincap." diyerek ona daha çok sarıldım.
Ne kadar zekiydim ben. Hem ona kızıyor hem de ona sinirlendiğim için daha çok yaklaşıyordum.
Bu yaptığıma güldü ve sonrasında ise uykuya daldık.
Minho:
Sabah kalkmamın sebebi bir adamın yüzümüze döktüğü bir bardak suydu..
"N'oluyor lan?" diye bağırdım istemsiz olarak.
"Oo uyanmış çifte kumrular" diyerek gülmeye başladı.
"Kalkmıyordunuz bizde su döktük." dedi diğeri.
"Onu bunu bırakta bir daha yan yana yatmayın ha biz neysede gardiyanlar sevgili falan sanacak." dedi ilk konuşan.
"Sevgiliyiz zaten?" diyerek büyük bir hata ettim.
Nerden bilebilirdimki koğuştaki herkesin homofobik olduğunu?
Bunu söylemem bir hataydı.
Binlerce hatamın işine yenisi eklenmişti..
۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞۞
Yavaş yavaş sonlara yaklaşıyoruz.
5-6 bölüm sonra final olabilir. Ama bölümler kısa olursa böyle muhtmelen 10 bölüm yada daha fazka gibide uzayabilir. Ama olabildiğince uzun tutarım. (Öyle bir karar değiştirme hızım varki 3000 kelimelik 2 bölümde atabilirim.)
Fic boka sardı gibi hissediyorum acaba hiç hapise girmeseler miydi?
Derdim eğer başından beri sonunu planlamıyor olsaydım.
AMA BEKLEYİN ÇOK GÜZEL (SİZİN DEYİMİNİZLE KÖTÜ) ŞEYLER OLACAKKK.
:) (bu artık imza oldu qkanwnnw)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patient |minsung|
FanfictionHan Jisung ve Lee Minho 6 yaşında bir akıl hastanesinde tanışırlar. 5 yıl süren bir tedavinin sonunda Minho hastaneden ayrılır. Bu 5 yıl içerisinde Jisung ile pek çok anı biriktirmiştir ve onunda çıkmasını dört gözle bekliyordur. Ama 6 yıl geçmesine...