U - 28

11.1K 1.1K 124
                                    



Şirketin camına yaslanmış yolda dolaşan insanları izliyordum. Sanki herkesin hayatı yolundaymış bir tek benimki aylar öncesinde durmuş gibi geliyordu.

Türkiye'ye en son yaklaşık üç hafta önce gelmiştim. Çıkan bir kaç pürüz sonrası yine buradaydım. Her yerin bana hatırlattığı o adamı içimde bir yangın misali saklıyordum.

Sadece bir farklılık vardı. Muhtemelen tesadüf eseriydi ancak dün şirketteyken buraya geleceği haberini şans eseri duymuştum. Bence burada olduğumdan haberi yoktu. Ama şirketimize uğramadığını da biliyordum.

O telaşla buradan nasıl çıkıp kaçtım hiç hatırlamıyorum.

Onu görürsem ayılıp bayılırım demiyorum. O kadar zayıf bir insan hiç olmadım. Ama...uzaklığımızı somut bir halde görmek kaldıramayacağım bir görüntü olacak. Onu görüp koşa koşa sarılamamak. Beni kollarının arasına almayacak olması.

Ağlarım. Çok ağlarım.

-"Patroniçe hanım?"

Odanın aralanmış kapısını yeni fark ediyordum. Hatta bir an korkmuştum.

Buradaki arkadaşlarıyla vakit geçirmek ve biraz değişiklik olsun diye benimle gelen Bige gününü doldurmuştu. Durmadan oradan oraya gezerek eğlenmesine seviniyordum.

Ben kendimi işime vermiştim. Bir anda nasıl böyle bir olgunluk üstüme çöktü bilmiyorum ancak başka hiçbir şey yapasım gelmiyordu.

Üç ay dolmak üzereydi. Koskoca üç ay.

Gerçekten dile kolay.

-"Hadi akşam oldu yemeğe gidiyoruz."dedi ve zorlayarak beni şirketten çıkarttı.

Son zamanlarda Bige'nin kuzeni Ali etrafımızdaydı. Pek hoşlanmıyordum. Ama Bige üzülür diye söylemek yerine katlanıyordum.

Bir kaç gün Dubai'de bizde kalmıştı. Alt katta ailesinin evinde de kalabilirdi ama Bige ile sabahlara kadar oturdukları için gitmemişti. Geceleri odamı kilitleyip uyumuştum.

Bizim Türkiye'ye geleceğimizi duyunca ertesi gün buraya gelmişti. İyi birisi olabilirdi. Ben Kandemir'den başka bir adamla aynı çatı altında olmak istemiyordum.

-"Islanmayın bekleyin."

Yemeğe Ali ile gideceğimizi otoparka inince öğrenmiştim. Haliyle itiraz etmedim. Çok da umursamıyordum.

Şemsiye ile gelen valenin yardımıyla restorana girdiğimizde bütün yemek boyunca Ali'nin gereksiz centilmenliği ile sıkılmıştım.

Kafam o kadar çok gürültülü seslerle doluydu ki onları dinlemiyordum. En son yorgun olduğumu söyleyince kalkmıştık. Ali kendi evine bizde bizim eve geçmiştik.

'

Ertesi gün herkesin ısrarı ile şirket sonrası hazırlanmak için eve gelmiştim. Bir ay gecikmeli de olsa Afra'nın hamileliğini kutlamak için hep birlikte yemek yiyecektik.

Bige'nin başka bir planı vardı. Yalnız olduğumdan dolayı beni Melin ve Rasim alacaktı.

Üstüme ince askılı kare yaka saten bir elbise giyindim. Uzun zamandır kestirmediğim saçlarımı kendi dalgalı halinde bırakıp yalnızca tarayarak düzelttim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
UYUMSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin