20

159 22 2
                                    

[Seungmin]

Sabah Chan'la yan yana yerde yatarken uyandım, kolu başımın altındaydı. Sanırım ne yapacağını bilmediği için uyuyormuş gibi yapıyordu ama uyumadığını çok belli ediyor. Onu anlayabiliyorum çünkü ben de ne yapacağımı bilmiyorum.

Daha fazla yatamam, değil mi? Kalkmak zorundayım.
Kalkıp ona bakıyorum ama hala uyuyormuş gibi yapıyor.

"Kalk hadi Chan, uyumadığını biliyorum."

"Çok mu belli ettim."

"Evet."

Doğrulduğunda, halihazırda yan yana olduğumuz için, suratlarımız dipdibe geldi, şuan olabilecek en kötü şey buydu sanırım. Utançtan öleceğimi sandım!

"Ah, pardon."
Sessizce özür dileyip kalktı ve dibine yattığımız koltuğa oturdu.

Siktir ya, ikimizde dün olanları hatırlıyoruz. Neden? Neden yaptım ki bunu? Benim kadar malı kırk yılda bir gelir resmen.

"Biraz daha sessizce bekleyecek miyiz? Sıkıldım çünkü."

Bekleyebiliriz.

"Üzgünüm. Dün için bir açıklama yapmam gerekiyor değil mi?"

"Evet, açıklamanı çok merak ediyorum."

"Sen...rahatsız oldun değil mi?"

"Hayır, olmadım. Sarhoştum."

Yargılayıcı bakıyor, beni küçük görüyormuş gibi. Bana güvenmediğinden mi? Belki de artık benden tiksiniyordur.

"Özür dilerim Chris-"

"Dileme! Yani gerek yok. Rahatla biraz."

Gözlerim dolmaya mı basladı ne? Sulugöz müyüm ben? Aptal gibi ağlayacağım resmen.

"Seungmin, her şey yolunda. Hiçbir sorun yok tamam mı?"

Kafamla onayladım.

"Kahvaltı yapmak ister misin?"

"Eve gitsem daha iyi olur."
Bu utançla daha fazla burada duramam.
Vereceğim cevabın bu olacağını biliyormuş gibi kafa salladı.

"Eve tek başına gidebilecek misin? Ben gelmesem bile arkadaşlarından birini aramalısın."

"Tek başıma gidebilirim."
Ayağa kalktığımda başım öyle döndü ki yere çakılıyordum resmen, son anda kanepeye dokunup dengemi sağladım. Sanırım bu durumda tek başıma gidebilirim lafı pek doğru gelmiyor ama Chan pek ısrarcı bir tip değil, böyle olması daha iyi.

---

"Kesin o aptal Minho yaptı bunu!"

"Telefonda ki ses Hyunjin'e aitti, Minho olmadığına eminim."

"O zaman kesinlikle bu şahane fikri bulan oydu. Ne cürretle ha? Seni oraya göndermekle neyi amaçlıyorlardı ki?"

Jeongin'in siniri gittikçe büyüyor ve yapabileceğim bir şey yok, kabak Minho'nun başına patladı ve bunu sadece o düzeltebilir.

"Sen bu kadar aptal değildin Seungmin, nasıl kandın ki buna?"

"Bilmiyorum Jisung, çok inandırıcıydılar. Bir an ne yapacağımı şaşırdım işte."

"Ee, gece ne oldu peki? Neden onda kaldın?"

"İçtik biraz, sonra da sızmışız."

"Emin misin bu kadar olduğuna?"

"Pek önemli değil ama bazı detaylardan bahsedebilirim sanırım. Chan'ı öptüm."

"Siktir git!"
Küfür edip masaya vuran kişi Felix'ti. Sanırım Jisung Felix'in küfür etmesine daha çok şaşırdı ama Jeongin'in tüm odağı bendeydi.

Merhem / ChanMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin