22

158 20 21
                                    

[Seungmin]

"Her şey yolunda mı Felix?" diye sordu Jeongin.

Felix ise biraz dalgın cevap verdi.
"Evet, birkaç gündür az uyuyorum ondan biraz dalgınım sadece."

"Öyle olsun."
Jeongin sıkıntıyla iç geçirdi. Hep sinirli bir yapısı vardı ama Minho'yla konuşmaya başladığından beri daha bir gergin ve korumacı oldu.

Sonunda zil çaldı, boş dersin sıkıntısından kurtulduğumuz gibi ayağa fırladım.

"Gene çatıya mı gidiyorsun?"
Felix'i başımla onayladım.
O sırada Jeongin tekrar konuştu.

"Ne zamandır orada yiyorsunuz hiç demedin ki arkadaşlarıma da getireyim. Yazıklar olsun."

"Birkaç defa getirmiştim aslında."

"Sadece iki kere getirdin!"

Derin bir nefes verdim. "Tamam yarın size de getireceğim söz."

Lafım bitince oradan ayrıldım çünkü Jeongin'in tribi sonsuz olabilirdi. Koridorda yürürken Chan yanımda belirdi. Ona yan gözle baktım.

"Niye yanımda yürüyorsun?"

"Bir sakıncası mı var?"

"Yok ama normalde hep ayrı ayrı çıkardık ondan dedim."

"Sen rahatsız olmazsan birlikte çıkalım artık."

"Rahatsız olurum Chan. İnsanlar garipsiyor ve muhtemelen senin bana zorla yemek hazırlattığını falan düşünüyorlardır."

Sırıttı. "Öyle düşünmeleri çok kötü olurdu gerçekten."

Cevap vermeden adımlarımı hızlandırdım ve onun önüne geçip arayı açmaya başladım. Muhtemelen bu durumu umursayan insanlar hala garipsiyordur ama en azından yan yana yürüdüğümüzde ki kadar dikkat çekmiyoruz.

Sonunda çatıya çıktık ve her zamanki yerimize oturduk. Chan direkt söze başladı.

"Bu yaptığın çok saçmaydı."

"Aynen." Onu ciddiye almayarak mırıldandım.

"Cidden mi Seungmin, şimdi de çocuk gibi mi davranacaksın?"

Başımla onayladım ve yemeğimle ilgilenmeye başladım.

"İnanmıyorum. Hey!"
Kolumdan tutup hafifçe sarstı ama onu duymazdan geldim.
Bir süre daha aynı şekilde devam ettik ama onunla ilgilenmemeye kararlıyım.

"Hey," çenemden tutup kafamı ona doğru çevirdi. Suratı biraz yakın. Cidden başka insanları hiç umursamıyor, ben onu rahatsız ederim korkusuyla asla böyle bir şey yapamazdım, eski alışkanlıklar kolay bırakılmıyor herhalde.

"Neden beni görmezden geliyorsun."

"Yemek yiyorum."

"Yapma Seungmin, beni öpüp hiçbir şey olmamış gibi davranamazsın."

"Davranırım aslında ya."

Derin bir iç çekti. Ne duymayı umuyor bilmiyorum. Tanrım ne diyebilirim ki yani ergenim ve içkiliydim ve hormonlarım fırladı falan, öptüm işte yani.
Bu durumu geçiştiremem, diyebileceğim tek şey bir özür.

"Tamam, anlıyorum. Çok kötü hissetmişsimdir eminim. Özür dilerim Chan. Ben düşünemedim, içkiliydim aslında, ama yine de yaptığım çok kötüydü."

"Ne diyorsun sen Seungmin?"

"Ne ne diyorum? Özür işte."

"Sence senden özür dilemeni mi istiyorum?"

Merhem / ChanMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin