LEZÂ (CEHENNEM)
13.BÖLÜM
HAYAT SİZİ BİR ADIM GERİYE İTİYORSA, İKİ ADIM İLERİ GİTMESİNİ BİLECEKSİNİZ!
******
ADEN HİRA TAŞDEMİR
Hayat bazen sürprizlerle dolu olabiliyordu. Bunu şu son zamanlarda çokça yaşamıştım. Şimdiyse kollarımı önümde birleştirmiş bir ayağımla ritim tutarken sabırsızca Egemen'in cevap vermesini bekliyordum. Sıkılmıştım artık ve bir cevap alamazsam elimden bir kaza çıkacağı gün gibi ortadaydı.
"Konuşacak mısın artık? Yoksa ben mi konuşturayım?" Egemen hemen bir adım geri kaçtı. Hızla ellerini de öne uzatıp sallarken bir yandan da konuşuyordu. "Hayır, hayır abla dur! Tamam konuşacağız dedik ya işte ama önce Kaan abimi arayıp durumu bildirmem gerekiyor. Yoksa senden önce o beni kıtır kıtır keser üstüne de pişirir meze yapar." Gözlerimi devirerek suratına boş boş baktım. Abartıyordu. Kesinlikle abartmada üstüne yoktu. Kaan dediği kişi yeşil gözlü adam olabilir miydi? Ah neden şimdi zihnime düşmüştü ki. Ne alakaydı Yeşil gözlü. "Kimi arıyorsan hızlı olsan iyi olur. Ne bok yiyorsunuz hemen döküleceksin." Bunu dememle hızla eli pantolonunun cebine gitti ve telefonunu çıkarıp bir kaç kez ekrana dokundu ve hemen kulağına götürdü.
"Alo! Abi çok kızmazsan sana bir şey söylemem lazım acil durum..." karşı tarafı dinleyip kafasını salladı. "Abi daha bir kaç dakika oldu kapatalı bende biliyorum ama o dakikalar da neler oldu neler az kalsın kolum kopuyordu valla." Ayağımla ayağını sertçe dürttüm. Artık konuya girmesi lazımdı. Mesajımı almış olacak ki yutkunduğunu gördüm. "Abi şey Kaplan Gözü, gözünü açtı..." Bir süre sessiz kaldı. Bende kafam karışmış şekilde ona baktım. Kaplan Gözü, gözünü açtı ne demekti. "Evet abi, birden oldu valla gelince de detaylı konuşuruz zaten, hı evet Aden abla evet evet ne yapalım. Tamam mekana getireceğim. Tamam abi, ya ben ne yaptım ki. Alo, alo Kaan abi?" telefonu kulağından çekip cebine koyarken bana baktı. "Şey kapattı." Omzunu silkerken devam etti. "Kaan abi bizi bekliyor. Aden abla bizimle gelirsen her şeyi A'dan Z'ye öğrenebilirsin. Ben sana tam planları anlatamam ama Kaan abi aklında ki tüm soru işaretlerini tek tek giderecektir. Tek yapman gereken bizimle gelmen." Kafam allak bullak olmuştu.
Nereye gidecektik. İçimdeki şüphe beni yiyip bitirirken ne yapmam gerektiğine karar vermekte zorlanıyordum. Daha iki günlük tanıdığım bu adamlara ne kadar güvenebilirim ki? Fakat bir yandan da neler döndüğünü çok merak ediyordum. Sanırım onlarla gitmemde bir sakınca olmazdı. Neden bilmiyorum ama içimden bir ses bu adamlara güvenebileceğimi söylüyordu. Daha fazla vakit kaybetmemek için Egemen'e kafamı olumlu şekilde salladım. Elimi merdiveni gösterecek şekilde kaldırıp, "Yolu gösterin ve hızlı olun!" Egemen ve Berk önde ben arkalarından hızla inerken bar kısmına hızla geçiş yaptık. Daha gündüz vakti olduğu için mekan kalabalık değildi. İçkilerin olduğu tarafa baktığımda Erkin her zamanki düzenlemelerini yapıyordu. Her ne kadar istemesem de birinin ayrılacağımı bilmesi ve beni idare etmesi gerekiyor. O yüzden adımlarımı biraz yavaşlatıp Egemen'e seslendim. Bana döndüğün de elimle bir dakika işareti yapıp Erkin'e doğru ilerledim.
Erkin adım seslerimden geldiğimi anlamış olmalı ki yaptığı işi bitirip bana doğru döndü. Yüzünde bir sırıtma oluşunca hemen konuşmaya başladım. Şu an durum ciddiydi ve onun şakalarıyla uğraşamazdım. "Erkin şimdi sözümü kesmeden beni dinle, benim bir kaç saatlik işim var beni idare etmeniz lazım, bunu benim için yapın. Önemli olmasa böyle bir şey istemeyeceğimi çok iyi biliyorsun anlaştık mı?" Erkin'in yüzü şaşkınlıktan şekil değiştirirken içimden hadi ama diye geçirdim. "Sen kimsin ve Aden'e ne yaptın?" Göz devirdim. "Erkin sıçıcam ama senin şaşkınlığına dediğimde ciddiyim kendine gel!" Sessiz fısıltım sayesinde kendisine geldi. "Sen baya baya bizim Adensin ya" elimi kaldırıp omzunu tuttum. "Bak acelem var şuradaki adamları görüyor musun?" Elimle gösterdiğim yere Egemen ve Berk'e baktı ve kafasını salladı. "Onlarla ufak bir işim var önemli hayat memat meselesi bu kadar açıklama yapmak bana göre değil ama bunu yapmak zorundasın. Beni idare edin tamam mı?" diye sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEZÂ (CEHENNEM)
Teen FictionBu kitap gerçek hikayelerden beslenen bir kitap kendinizi bulmaya hazır mısınız? "Zaman biz fark etmesekte geçer, yerini yeni yaşanmışlıklara yaşanılacaklara gebe olarak bırakır. Belki de yeni acılar, yeni mutluluklar keşfetmeye. Ama hiçbiri zaman...