LEZÂ 16.BÖLÜM

783 54 96
                                    


LEZÂ (CEHENNEM)

16.BÖLÜM



ZİHNİNİN TAKILIP KALDIĞI O YERDESİN

******




21 KASIM 2000

Günler haftalara, haftalar aylara, aylar ise yıllara bırakırken yerini zaman hızlı geçiyordu. Zaman hızlı geçiyordu fakat insanın içinde kor gibi yanan bir ateş varsa aradan isterse asırlar geçsin o asla sönmezdi acısı yakanıza yapışır geçmezdi. Sare hanım için tam olarak böyleydi. Yıllar önce zorla evlendirildiği ve yine zorla getirildiği bu evde tutsak hayatı yaşıyordu.

O gece attığı acı çığlıkları, haykırışları ve ağlamalarını kimse duymamıştı. Genç kadının o gün hayatı da özgürlüğü de ellerinden alınmıştı. Ne zaman isyan etse ne zaman kaçmaya kalksa her defasında kocası olacak adam kendisini acımasızca döverek yerini hatırlatırdı. Şimdi küçük kızı sayesinde ona zindan olan bu ev cennet gibi geliyordu. Onun için her hakarete katlanıyor. Yediği dayaklara ses dahi çıkaramıyordu.

Aden, Aden'i biricik yavrusu henüz Beş yaşındaydı. O ne anlardı ki dövülmeden şiddetten. Sare kocasının kendisini döveceğini anladığı zamanlarda ondan önce davranıp kızının yanına giderek saklambaç oynayacaklarını ve kendisini mutlaka bulacağını ne duyarsa duysun asla saklandığı yerden çıkmaması gerektiğini söyleyerek Aden'i bu şiddetten uzaklaştırmak için elinden geleni yapıyordu. Küçük kız çocukluğun vermiş olduğu heyecanla annesiyle oynayacağı oyun için mutlu şekilde evde kendine saklanacak yeri bulur saklanırdı annesi onu bulunca da sıkıca sarılırdı.

Bu elbette bir süre böyle devam etmişti. Fakat bir gün Aden merakına yenik düşüp gelen seslerin ne olduğunu bulmak için evin salonuna girdiğinde ne olduğunu anlamaz gözlerle baka kalmıştı. Babası annesine bağırıyor, bir yandan da annesini ittiriyordu. Korku dolu gözlerle onlara bakarken Aden annesiyle göz göze gelmişti. Sare kızını kapının önünde görünce yiyeceği dayaktan değil de kocasının gözü dönmüş halinin kızına da zarar vereceğinden korkmuştu.

Kızına bakarak yanlarına gelmemesi için başını iki yana salladı. O esnada karşısında ki adam kabaca yere düşmesine sebep olmuştu. Aden annesinin hareketiyle kendini biraz geri çekip kapının arkasına saklanmıştı. kafasını kapının ucundan anne ve babasını görebileceği şekilde uzatmıştı. Babası hala bağırıyor annesine bir şeyler söylüyordu.

Kelimelerini tam anlamasa da bunların kötü sözler olduğunu anlayabiliyordu. Babasının ellerinin kemerine gittiğini görünce nefesini tutarak beklemeye başladı. Rıdvan kemerini eline alıp iki ucunu birleştirip sert bir şekilde birbirine çarptı. Çıkan ses hem küçük kızı hem de genç kadını korkutup titretmişti. Gözü içkinin vermiş olduğu o akıl yoksulluğundan o kadar dönmüştü ki ne yaptığının bilincinde değildi.

Kemerini yukarı kaldırıp tam Sare'ye vuracağı zaman Aden'in çığlığı duraklamasına neden oldu. Rıdvan kızının sesini duyunca bilinçsizce sesin geldiği yere baktı. Aden gözlerinde yaşlarla kapının arkasından kafasını uzatmış elinde tutmuş olduğu kemere bakıyordu. Aden babasının durmasıyla saklandığı kapının arkasından çıkıp odaya girdi. Bilmezdi girdiği bu kapıdan ruhu yaralı çıkacak.

LEZÂ (CEHENNEM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin