"Kimsenin oğlu ve kimsenin kızı."
Günümüz sihir dünyasında tanınmış bir yazar olan Harvey Millard, yeni kitabı için hiçliğin ortasında bulunan eski Riddle Malikanesini kiralar.
Evin eski sahibi olan Tom Riddle'a ait bir günlük, içerisin de ise derin...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kız duştan havlusuna sarılarak çıktı. Buğulanan aynayı eliyle temizledi ve kendine baktı. Bugünkü korkusu hala geçmemişti. Tomu kızdırdığında yapabileceklerini artık çok iyi biliyordu. İnsanların Tomdan neden korktuklarını da bugün itibari ile anlamıştı.
Üşümeye başladığında giyinmek için odaya geçti. Duyduğu ses ile yerinde durdu. Bu o tanıdık sürünme sesiydi. Korku ile etrafına bakındı. Duvarlardan çatırtılar geldikçe yerine sindi. "Kim var orada?"
Duvara doğru konuştu. Kendini aptal gibi hissetmişti.
Duvara bir şey sertçe vurduğunda korkuyla sıçradı ve odanın kapısına sarıldı o anda arkasında, odanın içerisinde bir şeyin hareket ettiğine yemin edebilirdi.
Elini koyduğu kapı aniden açıldı ve biri bir büyü bağırıp tüm ışıkları söndürdü. Kız ise çığlık atttı.
"Sesini çıkarma." Kız tanıdık sesle daha çok korktu. Hiç bir şey göremiyordu ve korkudan titriyordu.
Çocuk kızın bilmediği bir dilde konuşmaya başlayınca kız ondan bir kaç adım geri çekildi. Bir şey arkasından sürünerek uzaklaştığında kız artık ağlıyordu.
Fısıldadı. "Tom..."
Tom kızın kolunu kavradı ve yakınına çekti. "Şş bitmek üzere."
Bir süre sonra Tom asası ile ışıkları geri açtı ve karşısında kızın havluya sarınmış titreyen bedenini ağlarken gördü.
'Biliyorum ağlıyordu ama titrek bir nefes aldım...'
Kız dehşete düşmüş şekilde çocuğa baktı. "O- o şey... neydi?" Göğsü hızla inip kalkıyordu. Tomun gözleri kısa süreliğine oraya kaydı ardından hemen kızın gözlerine baktı.
"Bilmen gereken bir şey yok." Çocuk düz bir şekilde cevap verdi.
Kız çıldırmak üzereydi fakat korkudan sindiği için sesi fısıltı gibiydi. "Tom arkamda bir şey vardı ven sen.. sen başka bir dilde konuştun."
Tom gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve geri açtı. Ardından arkasını dönüp kapıdan çıktı. Kız hemen atıldı ve çocuğun kolunu tuttu. "Bana bir açıklama borçlusun!"
Çocuk kolunu çekti. "Sana hiç bir şey borçlu değilim." "Beni pişman etme ve daha fazla soru sorma."
Kız çocuğu göğsünden hınçla ittirdi. Çocuk o anda kızın kollarını sertçe tutup onu hızla duvara vurdu.
Tomun derin nefesleri kızın yüzüne vuruyordu. Çocuk burnundan soluyordu. "Beni deli etmek mi istiyorsun sen?" "Neden bu kadar dik başlı olmak zorundasın? Kıçını kurtardım işte minnettar ol!"
Kız çocuğun gözlerine baktı doğrudan. "Neyden?" "Beni neyden kurtardın Tom?"
Çocuk dişlerini sıktı. "Soru sormayı kes seni gerizekalı sana ne diyorsam onu yapmak zorundasın."