Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-
Sen ve Gabi, onların menajeri olduğundan beri flört ediyordunuz. Onun da senden hoşlanıp hoşlanmadığından emin değildin ve bir sonraki kaptan olmaya hazırlanmakla meşgul olduğu için seni reddetmesinden korktun, bu nedenle sessiz kalmayı tercih ediyordun.
Bir gün Cansu, Zehra'yla birlikte odanın önünden geçerken sen çıkmak üzereydin.
"Gabi ve Yn çok tatlı bir çift olur Zehra, değil mi?" Zehra başını sallayarak onayladı. Merakla, konuşmalarına kulak misafiri olmak için kapıya biraz daha yaklaştın.
"Gabi, Yn'e çıkma teklif edemeyecek kadar korkuyor. Ne zaman onunla dalga geçsek kızarmayı bırakmıyor ve ne zaman antrenman maçları yapsak, dikkati hep ona o bakınca dağılıyor!" Cansu konuşmaya devam etti ve Zehra da her zamanki gibi başını salladı.
"Keşke Yn'in ondan hoşlanıp hoşlanmadığını öğrenmenin bir yolu olsaydı. Belki çıkmaya başlarlarsa Gabi beni tekmelemeyi bırakır." İkisi de tesisten ayrılırken Cansu konuşmayı bitirdi.
Çok faydalı bazı bilgilere kulak misafiri olduktan sonra gülümsemeden edemedin ve kapıyı hızla açtın. Sahaya doğru gülümseyerek yürüdün ve arkanı döndüğünde Gabi'nin seninle konuşmak için kızlar soyunma odasından çıktığını gördün. Kızların dışarı çıkmadan önce onunla dalga geçtiğini düşündürecek kadar telaşlı görünüyordu.
"Hey Yn, ben gitmeden önce herhangi bir yardıma ihtiyacın var mı?" Eşyalarını en yakın bankın üstüne koyarak sordu.
Durdun ve bir ara dışarı çıkmak hakkında konuşabilmek için daha uzun süre kalmasını sağlamak adına ona ne iş verebileceğini kendi kendine düşündün.
"Hımm evet, tüm voleybol toplarını kontrol et, havası iyi mi diye, değilse onları şişirebilirsin veya benim için başka bir sepete koyabilirsin." Sepetlerden birini ona iterken söyledin. Gülümsedi ve pompayı alırken sepeti sahaya sürükledi.
"Kaptan olmak heyecan verici değil mi? Seninle çok gurur duyuyorum."
"Ah, büyütülecek bir şey değil, ben sadece seninle bir yıl daha geçireceğim için heyecanlıyım." dedi Gabi yeni getirdiğin sepete birkaç top atarken.
Arkanı döndün ve onun ne kadar kızardığını fark ettin. Onunla arandaki mesafeyi azaltarak ona doğru yürüdün, karşısına geçtin ve yüzünü avuçlayıp kafanı hafifçe yukarı kaldırdın. Gabi de kollarını beline doladı ve sana baktı.
"Şu an biraz telaşlı hissediyorsun, değil mi?" Seninle olan göz temasını bozduğunda onunla dalga geçtin.
"Hayır, Yn dur. Sadece burası çok sıcak." Senden hoşlandığını bilerek, karşında kendini sakin tutmak için verdiği mücadelenin tadını çıkarırken kıkırdamadan edemedin. Tekrar sana bakmasını sağlamak için çenesinden tutup yüzünü yavaşça sana çevirdin.
"Senden hoşlanıyorum Gabi. Sen de aynısını hissediyorsan seninle çıkmak isterim."
İfadesi yumuşadı ama önce senin itiraf ettiğini duymak onu şaşırtmıştı.
"Evet! Dur, Tanrım, benim sana çıkma teklif etmem gerekiyordu, senin değil! Planladığım şey bu değildi." Paniğe kapıldı.
Gülüp yanağına küçük bir öpücük kondurdun. "Sadece birkaç cesaret verici söz."
