23

1.1K 161 105
                                    

Gözlerim kulaklarıma dolan çığlıkla hızla açılırken kalbimin ritmi de aynı hızla yükselmişti. Sabah sabah neyin çığlığıydı bu?

Vücudumu yavaşça döndürmeye çalışırken altımda hissettiğim yumuşaklıkla gözlerimi bedenin sahibine döndürmüştüm

Minhoyu görmemle ikinci bir şok dalgası yaşarken aniden irkildiğimden dolayı kendimi yerde bulmuştum

Çıkan sesten dolayı Minho'nun da gözü açılınca hızla odadan dışarı atmıştım kendimi. Salonu görmemle buranın chan'ın evi olduğunu anlamıştım

İçeri doğru adımlarımı atarken seungmin'in hızla bana çarpıp geçmesiyle 2 adım geri sendelemiştim. Ağzımı açıp tam bir şey söyleyecektim ki chan da arkasından söylene söylene geçmişti

Seungmin koltuğun arkasına saklanırken  önünde örtüyle çıplak üstünü saklıyordu "Yaklaşma diyorum anlamıyor musun?!"

Chan koltuğun arkasından seungmin'e yaklaşırken açıklamaya uğraşıyordu "Ya bir dinle diyorum! ne kadar inatçı çıktın sen de ya!"

Seungmin üstüne tişörtünü geçirirken arkama geçmişti "Pis sapık! neyi açıklayacaksın he? neyi!"

Chan önüme geçip arkamdaki seungmin'i tutmaya çalışmıştı. Ben de arada mal gibi bir oraya br buraya savruluyordum "Ya oğlum! dokunmadım ben sana! sorunlu musun?"

"Dokunmadın da bu tişört canlanıp kendi mi çıktı?"

"Kendin çıkarmışsındır?"

Seungmin hızla nefesini dışarı vermişti "Sabah neden yatakta yanımdaydın o zaman?"

Chan sinirle çenesini kasmıştı "Ben yatakta yatıyordum zaten! yatmayan sendin"

Seungmin hayretle chana bakıyordu "Yuh diyorum artık. Yalanları da iyi hazırlamışsın arsız sapık!" cırlayarak konuştuğunda ikisini de dayanamayıp ittirmiştim "eeeeh! yeter artık be! az ötede dalaşın!"

Aralarından hızlıca çekilirken kokuların geldiği mutfağa doğru yürümüştüm, epey açtım. Mutfağa girmemle yemek yapan felixle hyunjini gördüğümde istemsiz olarak gülümsemiştim "Ben de diyorum bu yemekleri yapan yetenekli aşçılar kim?!" 

Felix hızla dönerken en içten gülümsemesini sunmuştu "İstersen otur birazdan hazır olur."

"Yardım edebileceğim bir şey var mı?" Hyunjin önüme soymam için salatalıkları koyduğunda söylenmişti "Bunları soysan yeter, hastanelik olmak istemiyorum."

Dediği şeye gülüp soymaya başladığımda felix yanımızdan ayrılmıştı, muhtemelen yalnız bırakmak istemişti. Hyunjin'e biraz yaklaşıp koluna omzumla dokunduğumda söze girmiştim "Şu okuldaki konu hakkında..."

"Aah o mu? ben abarttım, unutalım cidden." birden söylemesiyle şaşırıp ona dönmüştüm "Ciddi misin?"

Kafasını olumlu bir şekilde sallamıştı "O zaman iyiyiz artık?" 

"Öyleyiz." dediğinde eliyle saçlarımı karıştırmıştı. Daha sonra aklına bir şey gelmesiyle kızgın bakışlarını bana yollamıştı "Ayrıca, Minhoyla çıkma olayı hakkında daha sonra hesap soracağım."

Elimi hızla önümde olumsuzca sallamıştım "Bak cidden düşündüğün gibi değil!" Gülüp önüne dönmüştü "Değilmiş, bir bakmayla neler olduğunu söyleyebilirim ama."

Kaşlarımı anlamamışça kaldırırken gülmüştü. Eli hızla yakama gidip tenimi açığa çıkardığında hızla geri kapatmıştım

"Bari diyorum, şu izleri kapat be."

hijacker | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin