ağzımdaki sigarayı yakmak için cebimde çakmak ararken hyunjin dırdırını kesmiyordu "Şimdi ben anlamadım tam hikayeyi baştan anlatır mısın?" dediğinde sonunda çakmağı bulmuştum
"Hyun zaten 6 kere anlattım ne istiyorsun Allah aşkına?"
"Saçma da ondan! neden seungmin senin elini tutuyor ve bunu neden yapıyor?"
Dumanı üflediğimde konuştum "Bilmiyorum bir şey istiyecekmiş öyle dedi."
"Göt istediğinde gelen pişmanlık hissiyatı"
Hyunjine delici bakışlarımı atarak yanıtladım "Kim kimin götünü alıyor, gitse gitse onun götü gider"
Hyunjin göz devirip konuşmaya devam etti o sırada terasa çıkan kişiler hâlâ bu konuyu konuşuyordu. Ders zili çaldığında sınıfa geri inmeye karar verdik
önüme bir düzine insanın dikilmesiyle soruların ardı gelmiyordu "Gerçekten sevgili misiniz?"
"Nasıl tavladın?"
"Bize de tüyo ver"Sorulara cevap vermeyip önüme baktığımda changbini önümde gördüm"Yah seungminle sevgiliymişsiniz?"
Reddetmek üzereyken sağ tarafıma ne zaman gelmiş olduğunu anlamadığım seungmin cevapladı "Evet öyleyiz binnie, bundan sonra ona daha iyi davranın."
changbin şaşkın ifadesini gizlemeye çalışırken konuşmaya devam etti "O zaman onu daha yakından tanımalıyız, sonuçta kardeşimizin sevgilisi değil mi?"
Jeongin sevgilisinin koluna girerken onayladı "Haklısın hayatım! hey hannie haftasonu olacak partiye gelmeye ne dersin? normalde sadece belirlediğimiz üst level konuklar katılır ama....seungminimizin sevgilisi tabi ki gelebilir!" diye yanıtladığında yorgunca 5 masa uzağımda oturan hyunjine döndüm
Kafasını heyecanlı bir şekilde yukarı aşağı sallarken önüme dönüp cevap verdim "Düşünmeliyim biraz"
üst level diyor bi de sikim
yanımdan yavaşça uzaklaştıklarında seungmine döndüm "Neden sevgili olduğumuzu falan söyledin? buna gerek yoktu." diye sitem ettiğimde cevapladı
"Sadece el tutmayla olmaz da ondan böylesi daha doğruydu"
Yanımdan kalkmak üzereyken sınıfa minhonun girmesiyle tüm odaklar ona kesilmişti
Masama ellerini koyup eğildiğinde gitmek üzere olan seungmine kısaca seslenmişti "Hey kim seungmin."
Seungmin yavaşça arkadaşına döndü. Minho onun ve benim aramda kısaca gözlerini gezdirdikten sonra sonra konuşmaya devam etti "Eski alışkanlıklarını bırakamıyorsun sanırım?"
Seungminin kaşları çatılırken minhoya doğru yürümeye başlamıştı "Ne sikim konuşuyorsun sen şimdi?"
"Diyorum ki eşit eğitimli öğrenci fantezin var sanırım, bu kaçıncı 3?"
"Neden bu kadar dokunuyor sana Minho? Fakir olanlar senin için bu kadar mı problem! "
Minhonun yakasından tuttu ve devam etti "Her gelen 'parazite' zorbalık yaptığına göre?"
Minho ellerini yakasından iterken konuştu "Zorbalık mı? ben sadece yerinde durmayanlara yerinde durmalarını öğrettim." dedi yakasını düzeltirken
Sinirlenip ayağa kalktım "Tanrının çocuğu musun sen kendi kendine sosyal adalet sağlıyorsun? ezikçe davranmayı bırak" dedim kaşlarımı çatarak
Minho sinirle gülerken üstüme doğru yürümeye başlamıştı fakat bu sefer geri adımlamıyordum. Çünkü o sadece bir çocuktu, başka bir şey bu davranışlarını açıklamıyordu. Yakınlığımız ne kadar beni huylandırsa da kollarımı önümde birleştirip konuşmasını bekledim
Kafasını kulağımı yaklaştırdığında nefesi boynuma değiyordu. Ardından sessizce fısıldadı "Özgüvenin ölümün olabilir hannie~"
Devam etti "Çünkü bu birisinin ilk ölüşü değil."
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
lan lee minho
kısa bölüm oldu yapcak bi sey yok
meddle about dinlerken yazdim cok gaza geldimfelixi hikayeye nasil sokucam bilmiyorum.
umarim basarabilirim sokmayı