"Düşündüm Kendimi."
Asel Hazen Elyel
İnsanları anlamamaya çok küçükken başladım ben, en başında kuzenimin her daim depresif, durgun tavırlarını gördüm. Çocuk değil mi bu, dedim. Sorguladım. Başkasını sorgulamak, başkasının düşüncelerini anlamamak ve sorguladığını dile getirmek zor değildi. Her daim boş boş anneme bakan küçük bir kızı, annemden kıskanmadım hiç. Bazen üvey evlat gibi hissetsem de o ilginç benzerlik beni bazen azıcık sorgulatıyordu. Ama onu sadece bu benzerlikten dolayı merak etmemiştim. Sürekli annemi izleyen küçük, durgun bir kızın her çocuk gibi mutlu olmaması sinirini bozmuştu. Annemi izlemesinin bana iyi gelebileceğini nereden bilebilirdim.
Birilerinin hayatlarına izinsiz girmek, Aksa gibi birine yakışırdı zaten. Bu durumda benim rolüm, onun genel olarak yaptığı bir şey gibiydi: İzlemek. Aksa izlerdi, dinlerdi, kişinin çevresini dinlerdi ve yargıda bulunurdu. Her yargıda bulunduğu esnada ince düşünür, bir insanı yanlış değerlendirmemeye çalışırdı. Aksa ne zaman hislerini dinlemeye başlasa, bu felaketimiz olurdu. Hislerini minimum kullanan bir insanın hislerini dinlemesi her zaman görülen bir şey değildi.
Bu hislerden korkan tek kişi olamazdım. Benim korktuğum çok şey vardı. Küçükken annemden korkardım, kabuslarıma girerdi. O zamanlar annemin en kötü olduğu zamanlardı. Yemiyor, içmiyor, konuşmuyor gibiydi. Ben ilkokula gidiyordum. Annem, okula gelmişti, ondan korkan çocuklar bana acıyorlardı. Hoş, acınacak bir şey olduğunu sanmıyordum. Bir insanın varoluşu hüzünle bütünleşmiş gibiyken ben, kendime acımak yerine anneme acımaktan başka bir şey yapamıyordum.
Annem ilk okuluma geldiğinde çocuklar annemden korktu. Sonra annemin içine cin girmiş olabileceğini, bu yüzden dikkatli olmam gerektiğini söyleyip korkutucu şeyler anlatmışlardı. 6 yaşındaydım, Aksa ile aynı sınıfa düşmediğimiz bir seneydi. Dalga geçer diye düşündüğüm için anlatmamıştım, anlatsaydım kabuslarıma annemi misafir etmezdim. Aksa o zamanlar da her zamanki gibi olduğundan mantıklı bir açıklama bulabilir ya da bana kızabilirdi. Buğra duysa o ergen tavırlarıyla hiç çekilmezdi, emindim. İçimde yaşamaya karar vermiştim. İnternet kullanımının zararlarını ilk burada fark etmiştim. Leyla ablanın yardımıyla internetten birinin içine cin girerse ne olur temalı şeyler araştırmış, ürkütücü videolara tanık olmuştum. Yani biraz kaşınmıştım.
Bilinçaltım nasıl etkilendiyse gördüklerimden, gözlerimi kapattığımda aklımdan silinmiyordu. O gece zor bela uyumuştum, bildiğim bütün duaları etmiş, Allah'a yalvarmıştım. Ne için yalvardığımı hatırlamıyordum ama kafamı yastığa koyduğumda direk uykuya dalmamın hayra alameti yokmuş, annemin korkutucu bir biçime sokmuş olan zihnimin oyununa kanmış, birkaç gece acı çekmiştim. Ta ki annem benimle uyumaya başlayana kadar. Annemin kâbusundan annem sayesinde kurtulmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRLANGIÇLAR ARDINDA
Teen FictionAsel, sorunlarından sorgulamadan, kaçarak kurtulabileceğini zanneden, sessizliğe alışmış kırılmaktan korkan narin bir kızdır. Bir gün, her zamanki gittiği kafenin karşısındaki mezarlıkta bir adamla tanışır. Mezarlıkta tanıştığı çaresiz adama karşı k...