Berra Aksa Fersoy
"Seviyor musun beni?" Yakışıklı adam öfkeyle kadına yükseldi.
"Bu nasıl soru! Ben senin için ailemi karşıma aldım ailemi!" vurgulayarak söylediği kelimeye karşın gözlerimi devirdim.
"Almasaydın kardeşim, hayret bir şey ya." annem bana kötü bir bakış attı.
"Hayırdır? Sen yanımıza gelmezdin." omuz silktim.
"Ne kadar saçma diziler izliyorsunuz bakmaya geldim." dediğimde babam kanalı değiştirdi. "Kaçma baba, yakalandın zaten çoktan. Aç da biraz daha eleştireyim." dediğimde kanalı geri açtı. Zaten izliyor da sayılmazlardı, annem telefonuyla uğraşıyordu babam uyumaya çalışıyordu. Annem gözlüğünün üstünden şüpheyle bana baktığında kime çektiğimi daha net anladım.
"Sen evin yolunu nasıl buldun?" hızlıca cevap verdim.
"Yürüyerek."
Cevabıma karşın göz devirdiğinde sırıttım. Babam bana baktı "Asel nerede?" dertli dertli koltuğa yaslandım.
"Manita yapmış ya herhalde. Bizi unuttu." der demez odada bir sessizlik oluşunca söylediğim şeyin ciddiyetinin farkına vardım. Babam koltukta doğrulmuş, kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Annem ise gözlüğünün üstünden şüpheyle beni izlemeye devam ediyordu. Ofladım. Yanlışlıkla ispitlemiştim sanırım. Neyse durumdan kurtulurdum.
"Bu evde şaka bile yapamıyorum. İnanılmaz..." Yalandan kim ölmüştü de ben kalacaktım? Annemi bilemiyordum ama babam doğrulduğu yere tekrar yatmış ve esneyerek battaniyeyi üstüne çekmişti. Anneme döndüğüm an irkildim. Annem hiçte yemi yutmuş gibi görünmüyordu, aksine daha aksi bir ifadeyle yüzüme bakıyordu. Boş bakışlarla ona bakıp elimi salladım. Gözleri telefonuna döndü.
İç çekerek geriye yaslandım ve babamın izlediği diziye daldım. Açıkçası, işler rayından çıkacak gibi duruyordu. Asel, beni şaşırtarak ser verip sır vermemeye devam ederken Kiril'in her şeyden haberi olması hoşuma gitmiyordu. Gerçekten güvenilmez olan ben miydim? Yoksa Kiril miydi?
Karin'in onu kurtaran Kiril'e güvenmesi çok normaldi belki ama Asel'in bundan haberi olup olmadığını bilmiyordum. Yüzümü sıvazladım. Hızla ilerleyen tren, rayından çıkarsa Asel'e ne olacaktı? Yarını düşünmeden yapılan her hareket, yarın için ağır olmaz mıydı? Asel, başımı ağrıtıyordu. Hayır, Asel değildi. İsteseydim her şeyi elimin tersiyle itebilir, tamamen görmezden gelebilirdim. Kendi başımı, kendim ağrıtıyordum. İç çektim.
"Hayırdır kızım?" yine gözlüklerinin üstünden bana hesap sorar gibi bakan anneme "Hayır mı şer mi bilemedim artık." diye cevap verdim. Babamın nefes alış verişinden uyuduğu belli oluyordu. Buraya en başta babamla gizli yürütmeyi planladığım soruşturmayı söyleyecektim ama birkaç gecedir erkenden uyuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRLANGIÇLAR ARDINDA
Teen FictionAsel, sorunlarından sorgulamadan, kaçarak kurtulabileceğini zanneden, sessizliğe alışmış kırılmaktan korkan narin bir kızdır. Bir gün, her zamanki gittiği kafenin karşısındaki mezarlıkta bir adamla tanışır. Mezarlıkta tanıştığı çaresiz adama karşı k...