BİR SONRSKİ BOLUM SMUT
tassaklarima alkış
Yeni ilaç turettim amına koyayım ama ilaç bilgim de yok
Benim tek gay bilgim var galiba
___
"Hemen sofraya otur, kahvaltıya." Minho'yu dinleyip masaya geçtim. Bir anda bana bakıp yanıma geldi. "İyi misin? Solgun görünüyorsun." Başımı sağa sola salladım. "Boğazım ağrıyor." Elini anlıma koydu. "Ateşin yok. Kahvaltını yap ben sana sonra mercimek çorbası yapıyım." Mercimek çorbası denilince gözlerim ışıldamıştı. "Lütfen şimdi yap!" Dediğim şeyin farkına varıp mahcup bir tavırla önüme döndüm. Hemen gelip yanaklarımı sıkmıştı. "Oyoyoy, yapıyım hemen!"
Zaten mutfakta olduğumuz için önlüğünü giyip yapımını izlemiştim. "Bende yardım edebilir miyim?" Arkasını döndü. "Hayır hastasın sen, otur." Yerime yeniden sinip masadakilere bakmaya başladım. Çilek reçeline gözümü dikince tabağı elime alıp kaşıkla yemeye başladım. Çilek reçelinden de normalde nefret eden insanım. Ama şu an canım cekiyor. Acaba hamile miyim? Kaç aylıksın karnımdaki?
"Jisung, bu aralar hamilelik belirtisi alırsan şaşma." İçimi mi okudun? Ve şaşma ne, gelip beni sikip hamile mi bıraktın? "Kusura bakmayın ama hamile mi bıraktınız beni o iki günlük uykumda."
Başını salladı. "Hayır doktora sordum. İlaç bırakırken bu bağımlılık yapmadığı için direk kesebilirmişiz. Ve bu da istemeden insanın canının bir şeyler çekmesini sağlıyormuş. Bir anda uykusunu aldığı için vucüd her şeyi fazla istiyormuş."
"İyi de şimdi nereden aklına geldi." Dün istemediği için ona bu sefer resmi bir dille hitap etmemiştim. "Çilek reçeli yemenden. Nefret ettiğini biliyorum." Sonra dönüp aklına bir şey gelmiş gibi başını başını çevirdi. "Bu arada eğer canın bir şey isterse söyle bana." Başımı sallayıp teşekkür ettim. Allah herkese benimki gibi manit nasip etsin. Tabii tek sorun manit benim de değildi ama yakında olacak İnşallah.
🖕
Yaklaşık üç gündür Minho'nun evindeydim ve Minho'nun da istediği gibi sadece yazılılara giriyordum. Çünkü sürekli bir yerlerde bir anda sızıp kalıyordum. Minho ise son yazılısı cuma günü bize olduğu için yazılılarını bitirdiği için izin almış ve bana bakıyordu. Bu adamın hakkını nasıl ödeyebilirim?
Ayrıca sürekli canım bir şey istiyordu. Her ne kadar belli etmesem de Minho davranışlarımdan bunu fark edip ne istediğimi soruyordu. Keşke hamile olsaydım da babası Lee Minho olsaydı. Çok iyi baba olurmuş piç. Acaba kayıp babam Minho olabilir mi? İnsanlar beş yaşındayken de pipisi var sonuçta. Erken ergenliğe girdiyse.
Yattığım Minho'nun odasından çıkıp içeri adımladım. "Ne yapıyorsun?" Gözlüklerini takmış önündeki kağıtlara bakıyordu. "Sınavları kontrol ediyorum." Heyecanlanıp yerimde zıpladım. "Bende yardım ediyim mi? Lütfen, hep hayalimdir. Tamam hep matematik kontrol etmek istedim ama edebiyatta olur." Gözüyle karşısındaki sandalyeyi işaret etti. Oturunca elindeki sınav kağıtlarına baktım. "Hangi sınıf?"
"Sizin sınıf? Ryujin'in bu kağıt."
"Benimkini kontrol ettin mi?"
"Evet yanımda."
Yanında bir kaç kağıt dizilimine bakıp en üstteki ada bakıp gülümsedim. Seksen dokuz, oha çok iyi lan! Yerimde zıplayınca Minho ilk bir tırsmış sonra ise benim bu halime gülmüştü. "Hayatımda ilk defa bu kadar yüksek edebiyat notu aldım!" Benim halime kahkaha attı. "Bana da Minho hoca anlatsaydı bende alırdım." Kendini övmesi ile onun yanına gelip omzuna vurup yeniden yerime geçtim.
