Bu shipe tam yerindeyken özel bölüm yazmak istedim ara sıra ficdeki shiplere (bı tane toplu var nasi yazıcam bilmiyorum) yazarım
Ha bu arada yaşlara pek takılmayın beomgyu jisung ve taehyun aynı yastalar 18e girecekler wooyoung 1 yaş büyük 19 yaşında
___
Beomgyu pov.
"Beomgyu, senden iyi bir iş bekliyorum." Jinyoung Bey'in sözü ile ona gülümsedim. Grupta iyi yerlere gelmek gibi bir planım yoktu ama grubu iyi yerlere getirmek gibi bir planım vardı. Çıkışımız yaklaşık iki ay sonraydı. Ancak bazı markalar benim görselimden etkilenmiş ve teklifler etmeye başlamışlardı. Ancak benim görselim ile etkilemek istediğim tek bir kişi vardı.
"Şey, Taehyun Bey nerede?" Işıkçı kadının benim birazdan duracağım yerde bazı ayarlamalar yaptığını gördüm. "Birazdan gelir efendim." Henüz çıkış yapmamıza olmasına rağmen bazı bize saygı sözcüğünü eksitmiyorlardı. Stajyer iken bizi gördüğü yerde aşağılayan insanlar şu an hepimize saygı sözcüğü kuruyorlardı. Hatta bazı idoller bile bunu yapıyordu çünkü şimdiden bile şirketin orta durumunda popüler idolleriydik. Kimse bizim bu kadar popüler olacağımızı düşünmüyordu fakat garip bir şekilde üye azlığı sayesinde insanların dikkatini çekiyorduk.
Ancak hepimiz az kişiliğimizden değil yeteneğimiz sayesinde ünlü olmak istiyorduk.
Evet hepimizin kendince bir yeteneği vardı. Grupta en iyi rape sahip Jisung, vokal konusunda ben ve Wooyoung, görsel ve dans olarak ben ve her konuya uyum sağlayan Jisung vardı. Fakat şu an sektörde iki dans edip şarkı söyleyen herkes yetenekli sayılıyordu. Kimsenin nasıl birine olduğuna bakılmadan isterse dünyanın en piç insanı olsun melek İlan ediliyor du.
Tabii ün sayesinde en yetenekli seçilenlerde vardı. Bunların çıkış yaptığı şirket sayesinde veya başka nedenler sayesinde ünlü oluyorlardı. Bazı idoller yetenekleri ne kadar olursa olsun, ne kadar çaba sarf etseler de ünlü idollerin yetenekleri altında eziliyor ve karanlık sayfalara maruz kalıyorlardı. Çabalarının hepsi boşa gidiyordu.
Bu durumda benim en korktuğum şeylerden biriydi. JYP şirketi popüler bir sirketti ama ünlü olamayan bir çok grubu da vardı. Bizimde bunlardan biri olup ileride bizden daha kötü kişilerin önümüze geçmesinden korkuyordum. Veya bizim ünümüz yüzünden yeteneksiz olsakta yetenekli grupların önüne geçmemizden de korkuyordum. Ne kadar çaba sarf edip emek harcarsak sadece emeğimizin karşılığını alıp daha fazlasını istemiyordum.
Jisung'a bu durumu danışdığımda, çünkü aramızda hem en çok staj yapan hem de en bilgili olması nedeniyle, bana sırf ünlü olmak için boşa uğraşmayacağını söyledi. Normalde şirketler kişilerin kişiliklerine karar veriyordu fakat Changbin hoca sayesinde bu konuda biraz yardım olmuştu. Hâlâ Changbin hocanın şirketle alakası ne bilmiyorum. Bir ara bunu Jisung'a sormak istiyorum.
Aslında grupta her ne kadar en büyüğümüz Wooyoung olsa da liderimiz Jisung'du çünkü en çok staj yapan oydu. Hem aramızda seçmiştik liderin kim olacağını. Jisung Wooyoung'un lider olması konusunda ısrar etse de Wooyoung bu kadar büyük bir sorumluluğun altından kalkabilecek bir eğitiminin olmadığını söylemişti.
Mekanın en kuytu kenarında koltukta oturmuş Taehyun'u bekliyordum. Bir de Taehyun vardı. Ne zamandan beri Taehyun'u seviyorum bilmiyorum ama çok uzun süredir. Şirkete ilk geldiğimde normalde başka birinin makyözüydü. Ancak Jisung'un anlattığına göre Changbin hoca benim ona olan bakışlarımı fark etmiş ve sözde idölün onu sürekli azarlaması bahanesiyle Jinyoung Bey ile görüşmüş ve bir ay önce makyözüm olarak koymuştu. Gerçekten Changbin hocaya uzun bir teşekkür borcum vardı. Her koşulda çıkışımız ve diğer şeyler için uğraşıyordu.
