•Yüzük ve Çikolata•

5.1K 127 28
                                    

"Dediğime nasıl geliyorsun değil mi Ketty?" dedi Melinay masasının kenarına kalçasını koyarken. 'Ketty' ise benim ismim için kullandığı kısaltmaydı tıpkı benim ona Meli diyor oluşum gibi. "Hangi dediğin?" diye karşılık verdim, masamın önündeki, konuklar için koyulmuş sandalyelerden birine otururken. Bana ilişkiler ve erkekler hakkında pek şey anlatıyordu çünkü, o biraz arsızdı bu konularda. 

Yaşam tarzını eleştirmiyordum fakat kesinlikle bana uymuyordum. Ben yıllar önce gördüğüm adama takılı kalmış bir kadındım, flört etmeye çalıştığım her erkekte ondan bir parça bulmaya çalışıyordum. Melinay ise bugün bir adam için aşkından ölürken iki hafta sonra bir başka erkeğe ilgi duyabiliyordu. Mesela Egemen ile üç haftadır beraber sayılırlardı bu Melinay için uzun sayılabilecek bir süreydi. 

"Bir erkeği etkilemek için giyinmek hakkında." dedi Melinay, bakışları bacaklarımda durdu. "Eniştemin külotlu çorap fantezisi var diye yorumladım." diye konuştu arsızca. Dediği şey kesinlikle şaşırmama sebep olmuştu. "Aslında iş yeri için fazla bir bacak dekoltesi olduğunu düşündüm ve bu yüzden girdim, öyle bir fantezisi olduğunu sanmıyorum." ya da var mıydı? 

Arel'i düşündüm şöyle bir, tamam baş başayken açık seçik konuşabiliyor, imalar yapabiliyordu fakat penisi için yaşayan bir adam kesinlikle değildi. Hatta onun için bir ilişkide cinselliğin ilk planda gelmediğine emindir, zira ilişkimiz öyleydi. Fakat hoşuna gidiyorda olabilirdi. "Aslında, bunu ona soracağım." dedim rahat bir ifadeyle. "Vay canına o kadar samimi olabiliyor musunuz?" diye konuştu Melinay şaşırdığını belli ederek. "Bir haftada çok fazla yol almışsınız." sesindeki ima hissedilir cinstendi.

"Ya da bir haftadan daha fazla olmuştur." bu bana açıklama yap deme şekliydi Melinay'ın. "Meli hatırlıyor musun sana bir adamdan bahsetmiştim, beni reddeden bir adam." dedim Melinay başını sallarken. "O aslında Arel'di." söylediğim şey Melinay'ın birkaç saniye öylece durmasına sebep olmuştu. "Bir dakika bir dakika olamaz ki," dedi oturduğu yerden kalkarken. "Bir kere sen o adamın seni beğenmediği için reddettiğini düşünüyordun. Ve bir sürü kadınla birlikte olan zamparaydı o adam." devam etti. "Ona aşık olduğun içinde kendinden nefret ediyordun."

"Arel Çağatay'ın o adamla alakası yok. Ketty adam karizma bir kere, zampara olması imkansız, oldukçada kibar ayrıca bir kadını kırmaz." bakışlarını bana cevirip sesini yükseltti biraz. "Ve, ve Arel Çağatay bir sürü kadınla birlikte olan adamlardan değil. Her kadının ağzının suyunu akıtarak istediği fakat hiçbirinin ulaşamayacağı bir adam." dedi Melinay. Doğru söze ne denirdi ki bir adam ne kadar değişebilirse o kadar değişmişti sahiden de. "Değişmiş işte." dedim sakince, kendine adım adım sağlam bir kariyer inşa ederken kendinide değiştirmişti. 

"O geceyi o da hatırlıyormuş," ayrıntıları es geçip sonuca vardım. "Sonuç olarak birbirimize bir şans vermeye karar verdik." dedim, ikna olmuş görünüyordu anlattıklarıma. Geçip karşımdaki sandalyeye oturdu. "Ee anlatsana nişan nasıldı?" heyecanla konuştuğunda ona neredeyse her ayrıntısıyla anlatmıştım. Hoş iki aile arasında sade bir şeydi pek bir ekstrası yoktu.

"Ketty yüzüğünüde görmem lazım, nerede?" dedi son olarak Melinay. "Siktir," diye mırıldandım sol elimi kaldırıp olmadığını adım gibi bildiğim yüzüğü orada görmeyi umarken. Baş ve işaret parmağımdaki iki eklem yüzüğü dışında hiçbir şey yoktu. Dün gece duşa girmedem önce çıkartıp şifonyerin üzerine bırakmıştım ve orada unutmuştum. "Sakın bana kaybettiğini söyleme." dedi Melinay yarı telaşlı sesiyle. "Hayır takmayı unutmuşum, dün gece duşa girmek için çıkartmıştım odamda duruyor olmalı." 

Melinay rahat bir nefes alırken ben o kadar rahat olamıyordum. Arel onu parmağımda görmezse duymaktan hoşlandığım tehditlerinden birini daha savuranilirdi ya da gerçekten kırılabilirdi. İkincisinin olmamasını umuyordum çünkü bilerek takmamış değildim, unutmuştum. Risk almamak için günü Arel'i görmeden bitirmem gerekiyordu ve onu ziyaret etmeye gitmezsem birbirimizi göreceğimizide sanmıyordum. Kombinimi gösteremeyecek olmak beni üzsede, yarın daha güzel bir kombin yapabilir ve Arel'i görebilirdim değil mi? 

KATRE-İ ADALET |+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin