13.Bölüm: "Kulak Verilen Çağrı,Sonu Bilindik Bir Sanrı"

54 8 0
                                    

Herkese selam!

Bölüme geçmeden oy ve yorumların hatırlatmasını yapayım🥹

Bu bölümden sonra da YAK yazacağım,haberiniz olsun. Sonrasında AKY için sizi fazla bekletmemeye çalışacağım ama,merak etmeyin.

Keyifli okumalar🩷

Instagram: chariotoftheluna
Twitter: hurtzlikehell

We Are Who We Are - MISSIO
Higher - Tommee Profitt, Nicole Serrano




13. Bölüm: "Kulak Verilen Çağrı,Sonu Bilindik Bir Sanrı"

Zihnim,kapıları ardına kadar kapanmış bir kıyametten fazlası değildi. O notun sonunda gördüğüm tek bir harf,acımasız bir darbeyle zihnime hükmünü koymuş,geride kalan,beni ben yapan her şeyi bile tarihin tozlu sayfalarına gömmüştü.

Düşündüğüm her şey onunla ilgiliydi. Bundan haftalar önce evimizde verdiğimiz o davette telefonuma atılan ilk mesajdan,bundan dakikalar önce odama bırakılan kutunun içindeki notun son harfini okuyana kadar...Aradan geçen her şey,hissettirdikleriyle birlikte sancılı ve uzun bir ölümü anımsatsa da,iş düşüncelerin eline kaldığında birkaç saniye de hepsini içine almaya yeterdi. Düşünceler acımasızdı. En büyük,tarifsiz duyguları bile anlatmak için kullanılan birkaç harf yığınıydı,fakat tüm bunların ötesinde aslında ne hissettiğimi sadece ben biliyordum. Şu anda kendimi yere sererek ve başımı beynim dağılana kadar yere vurarak ağlayabilirdim,yaşatılan her şey için boğazım bedenimden parça parça dökülene kadar çığlık atabilirdim ya da her şeyin sorumlusu olan tek bir kişiyi o düşüncelerle birlikte diri diri gömebilirdim. Yine de yetmezdi. Göğüs kafesimizin ardındaki o et parçası,kelimelerin ve bir şekilde bedenimizden dışa vurulan her şeyin çok daha ötesindeydi ve herkesinkinin dili kendine özeldi. Bu yüzden de hiçbir kalp,iyileştirilmeyi beklemezdi,sadece onunla birlikte yaşamayı öğrenirdi ve herkes de buna iyileşmek derdi. Oysa iyileşmek çaba gerektirir,güçlü bir bünye ya da öğrenilmiş bir mekanizmayla başlar,çoğu zaman da ölüme kadar devam eder.

Ellerimin arasına sıkıştırdığım başım,zihnimde üst üste binenlerin varlığıyla ağırlaşmış,avuçlarımın arasından kayıyordu. Düşmeye engel olmak için kendimi düzeltmek istemiyordum. Belki de düşmeli ve zemini yalnızca ruhumda değil,bedenimle de hissetmeliydim. Kesin bir farkındalık için daha da batmayı göze alacak kadar delirmiştim.

Babamın deri ayakkabıları,dudaklarından düşen korku dolu nefesle birlikte görüş alanıma girdi. Dakikalar süren sessizliğini,yine sessiz bir çığlıkla bozuyordu.

"Aklımıza gelen her detayı değerlendirmek zorundayız Artemis. Burada sana çok iş düşüyor. İyice düşünüp bize yardımcı olmalısın."

Kendime yardımcı olamıyorken onlara yardımcı olmam gerekiyordu. Sadece bu düşüncenin varlığıyla bile gözlerim yavaşça kaydı. Başımdaki ağrı katlanılmaz boyuttaydı.

"U ile başlayan herkesi düşün..."Beklenmedik bir hamleyle oturduğum koltuktan sıçrayarak kalktım ve karşımdaki yemek masasına yürümeye başladım. "Lise,ortaokul,üniversite,anaokulu bile hatta,akrabalar,tanıdıklar,arkadaşlarınınkiler,tüm insanlar..."

AY'IN KANLI YILDIZLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin