15.Bölüm: "Deliliğin Uç Noktaları,Sessizleşen Bir Haykırı"

26 3 1
                                    

Selam🤭

Araya biraz zaman girmiş olsa da yeniden buradayım ve çok heyecanlıyım. Uygulamaya erişim yasağı getirilmiş olması tüm bu süreci biraz daha zorlaştırıyor ama devam etmek için elimden geleni yapmaya çalışıyorum.

Fikirleriniz benim için gerçekten çok önemli,aynı zamanda desteğiniz de müthiş bir motivasyon kaynağı. O yüzden oy vermeyi ve yorum yapmayı,düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın lütfen. Sosyal medya hesaplarımdan bana rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Bölümlerden sonra sizinle kritik yapmayı çok seviyorum🥹

Yeni bir Twitter hesabı açtım bu arada. Önceki de duruyor aslında ama pek aktif değilim. Yeni hesabım hep kilitli kalacak,sadece bize özel,konuşabileceğimiz bir ortam için. Belki gelmek istersiniz...

Beni desteksiz bırakmayın lütfen. İyi okumalar diliyorum. Sizi seviyorum

🖤🌙

Instagram: hurtzlikehel
Twitter: moncherlunette

Numb - Tommee Profitt, Skylar Grey
DARKSIDE - Neoni

15.Bölüm: "Deliliğin Uç Noktaları,Sessizleşen Bir Haykırı"

İnsanın en derin noktasının ruhu olduğunu söylerlerdi. Ruhun,ne kadar uzun olsa bile ellerinin yetişmediği her şeydir. Bedenin teninden aşağı katman katman geçilmeye devam edilirken var olmasını beklediğin anda seni büyük bir boşlukla karşılaştıran,en büyük ulaşılmazın...Yanlış...En derin noktamız,göz çukurlarımızdı. Ve ben,gözlerimi dünyaya kapatmak istedim.

Ruhumun dışa vurumuna tümüyle engel olabilirsem belki,evimden dışarıya açılan tüm kapıları ve pencereleri kapatabilirsem kendimi korumak daha kolay olurdu. Yine de hala...Kendimi kendimden nasıl koruyabileceğimi bilmiyordum.

Daha önce buna ihtiyaç duymadığımı düşünmüştüm. Her şeyin bir bedelinin olduğunu iyi bildiğimi düşünürdüm oysa. Yine de bildiğim her şeyin ayaklarımın altından kayıp giden bir zemin gibi zihnimden çekilmesine sebep olan şey,bakış açımın değişmesiydi. Yıllar önce başıma gelenlerden sonra gözlerimin önünde duran cansız bedenin başına gelen her şeyi,kendimi korumak için yaptığıma inanmıştım. Ölmek zorundaydı. O an yapabileceğim başka bir şey olsaydı yapardım çünkü. Tüm şansları tek tek tüketmiş olmalıydım. Geriye hiçbir yol kalmadığından emin olmasaydım o kırık şişeyi ona saplamazdım. Ağırlığını hatırladım. Hep cılız bir kızdım. Beni gerçek anlamda eziyorken nefes bile alamamıştım,o halde ona karşı koymak saçmalıktı. Ben onu öldürmeseydim o beni ezerek öldürürdü zaten.

Yalan. Dolan. Ve bir dolu saçmalık...

Sen sadece kendini kandıran aşağılık bir zavallısın.

Bundan gurur duymuyorum. Böyle hissetmeye alışkın olduğumdan eskisi kadar kötü de hissettirmiyor. Fakat merak ettiğim bir şey var. O beni kendimle ve tüm gerçeğimle tanıştırmasaydı da hayatıma aynı şekilde devam eder miydim?

Cevabını bildiğin sorular soruyorsun. Yine yapıyorsun. Hep böylesin. Aynı soruları sorarak farklı cevaplar bekliyorsun. Yeniden ve bir daha düşünmek,acı bir çırpınışla bile olsa kendine bilerek eziyet etmek,yaptıklarını değiştirmeye yeter mi sanıyorsun? Sen yaptın. Orada yalnızdın. Karşındaki kadın,yalnızca susmakla sorumluydu. Hala gözlerinin içine bakarak onu başına gelen her şeyin mimarı olmakla suçlayabilir misin?

AY'IN KANLI YILDIZLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin