Dokuzuncu Durak; Kelebekler Vadisi

7.2K 368 50
                                    

Kelebekler Vadisini bilir misiniz?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kelebekler Vadisini bilir misiniz?

Çoğu kaynakta güzel ülkemin güzel memleketlerinden olan Muğla'nın Ölüdeniz beldesi sınırları içerisinde yer alan doğal bir hazine olarak geçer. Adını barındırdığı 80'den fazla türde kelebek türünden özellikle de kaplan kelebeğinden almıştır.

İnternette bir arama motoruna girip Kelebekler Vadisi yazdığınızda karşınıza getireceği bilgiler aşağı yukarı bunlardan oluşur. Kelebekler Vadisi'nin ben de Ölüdeniz 'de olduğunu zannediyordum. En azından kendi içimde de bir kelebek vadisi olduğunu fark edene kadar onun tek olduğunu düşünüyordum.

Berika'yı ilk görüşümde anlam veremediğim hisler, onu ikinci görüşümde adeta perçinlenmişti. O günden beri ise kendimi hiç görmediğim şekillerde buluyor, hiç bilmediğim şeyler yaşıyordum. O zamanlar tam olarak anlamlandıramadığım bu his pek de tanıdık olmadığım bir histi.

Yıllar sonra Berika'yı gördüğüm ikinci kez, midemde kozalarından aynı anda çıkan onlarca kelebek olduğunu düşünmüştüm. İçimde varlığından haberimin olmadığı hisler baş göstermişti. Birkaç gece önce Berika'nın tek bir sözüyle midemdeki bu kelebeklerin sayısı ve türü katlanmış adeta ülkemde varlığını bildiğim kelebekler vadisinin bir benzeri, içimde varlığını gizleyen ancak zamanı gelince açılan bir bölüm gibi açılıvermişti işte.

Gökgöz.

Daha öncesinde gözlerim hakkında bana yakıştırılmış ve söylenmiş tüm sıfat veya iltifatların önündeydi. Çok önündeydi hem de.

O gece Berika uyuduktan sonra kapıyı çekip çıkmış kendi evime gelmiştim. O geceden beri ne yapacağımı bilemiyordum. Hem mutluydum hem de Berika'nın karşımda ağlayışını hatırladıkça modum düşüyordu. Bana iltifat ettiğini düşünmediğim anlarda işini kaybettiğini hatırlıyor nasıl bir yol çizip nasıl çözüme kavuşturabilir diye düşünmeden edemiyordum. Sonra bir de bu konuyu Müge'ye açmam gerekiyordu. Bu haberi telefonda vermek istemiyordum. Çünkü böyle bir haber telefonla söylenebilecek bir haber değildi.

İşte ne olursa olsun bugün o haberi kesinlikle Müge'ye çıtlatacaktım. Hastanede öğle arasında görebilirsem o an da eğer göremezsem de akşam Aras'ın evinde bir köşeye çekip bu haberi bir şekilde aktaracaktım.

Berika'nın bu şehirde en güvenebileceği kişi belki de Müge'ydi. Ancak o gece onu rahatsız etmek istemediği için beni aramıştı.

Ara sıra hayal mi gördüm acaba diye sorgulasam da, hayır görmemiştim. Arama kaydı çağrı listemde adı duruyordu. Kanıtım vardı.

Eylül ayının ilk cumasında hava kapalı görünüyordu. Hava soğuk değildi ancak her an bozacakmış gibi duruyordu. Bu yüzden kısa kollu tişörtümün üzerine ince ancak üşütmeyecek hırkamı elime aldım. Mutfağa gitmeden önce misafir odamda ağırladığım sevgili kardeşim Jülide'yi kontrol etmek için kafamı aralı olan kapısından uzattım. Kafamı uzatmamla uyuduğunu düşündüğüm sevgili kız kardeşim uykusuz olduğunu belli eden bakışlarını üzerime dikti.

Çapkınlığın Son Durağı: AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin