Yıllardır peşindeydi genç kızın...
Sonunda onu bulmuştu ama o daha küçük bir kızdı.
Bırakmak zorundaydı genç adam. Alırsa üzülürdü güzel bebeği. Koparamazdı tüm acılarına rağmen ailesinden.
Onu istiyor muydu?
Hem de deliler gibi istiyordu...
Am...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Demir'in yatağı ama biraz daha büyük hayal edebilirsiniz. Malûm Demirimiz biraz büyük:)
Medyayı dinleyin ve Gökhan TÜRKMEN aşkımı sevin♡
Şu an kollarında olduğum adam, dün akşam beni korkudan öldüren kurtlardan daha tehlikeliydi. Çünkü o tehlikenin kendisiydi.
Ve ben şu an bu tehlikenin kollarında yatıyordum...
Demir'in fazla sıcak bedeni, sadece benim üzerimde duran yorgan ve üzerimde neredeyse uzanan beden yüzünden, kan ter içerisinde kalmıştım resmen.
İlk kez bir erkekle bu kadar yakın olmak beni utanç çukuruna yuvarlıyordu!
Bedenimi ileri itmeye beni sıkıca saran kollardan kurtulmaya çalıştım nafile bir çabayla.
O kadar sıkı sarmıştı ki belimi, orantısız bir güçte belimi kırabilirdi sanki. Belki de benim abartmam.
Ben son bir kez daha deneyerek kollarından kurtulmaya çalıştım. Ne kadar güçlüydü bu böyle.
Bu kez ellerimi kollarına sararak kurtulmaya çalıştım.
Bu kadar sarsıntıya rağmen hâlâ nefesleri düzenli geliyordu. Nasıl uyanmamış olabilirdi?
Kollarını belimden çözmeye çalıştım ama olmuyordu.
"Ah Demir bırak beni!" Diye bağırdım. Neden aynı yatakta beraber uyuyorduk? Yanımda ne işi vardı? Dün geceden sonra ondan korkuyordum ve şu an beraber uyumamız mantıklı bir haraket değildi!