Victory kickoff:Üçüzlerin Meleği

13. Bölüm

Uzun zamandır bölüm atmadım. Uzatmadan geçeyim.

Chiba Tunderbolts'u yenerek yarı finale yükselmiştik. Sıradaki rakibimiz Heavenly'ydi. Aoto biraz hüzünlü duyuyordu. Eski takımıydı. Maç başlamadan önce onunla konuştum. "Aoto eski takımına karşı oynayacaksın. Biliyorum zor bir şey ama üzülme maça yansımasın."dedim. "Merak etme. Maça yansıtmam."dedi ben giderken "Teşekkür ederim."dedi ve gitti.

Maç başlayınca Aoto'ya pek top atmadık. O da genelde bize atıyordu. Heavenly çok güçlü bir takımdı. Yarı finale kadar gelmişlerdi ama bizimle hiç oynamamışlardı.

Maç penaltılara kaldı. İlk Koata attı. 4-4 berabere kalmıştık. Aoto ile ben atmamıştık. Aoto'ya baktım. İstekli değildi. "Ben kullanacağım."dedim. Topu alıp penaltı noktasına koydum. Derin bir nefes aldım. Kaleci stresli gözüküyordu. Sol tarafı hedefledim. Topu atarken ayağım dışına gelmişti. Sola atacakken sağa doğru atıp kazanmıştık. Hepimiz seviniyorduk.

Finale yükseldik. Rakibimiz Amarillo olmuştu. Herkes tahmin ediyordu. Maç 1 hafta sonra oynayacaktı. Koç 2 gün dinlenmenize izin vermişti.

Reika ve Erika ile beraber parka gittik. Üçüzler, erkekleri bize çağırmıştı. Parkta biraz paslaştık. Sonra sırayla kaleye geçip şut çektik.

Biraz çimlere oturduk. Yanımıza Akira geldi. "Merhaba, sen Mayako olmalısın."dedi. Kafamı evet anlamında salladım. Meraklı gözlerle ona bakarken konuşmaya devam etti. "Ağabeylerin ve siz baya iyi oynuyorsunuz. Finale gelmenizi bir mucize olarak görüyorum. Çoğu kişi de aynı şekilde düşünüyor. Heavenly'yi yenmeniz şans işiydi. Şayet grupları 1. Olarak tamamlamış,  play-off dahil 5 gol yemiş takımı yenmenizi kimse beklemiyordu. Bizim için daha iyi. Çünkü çantada kekliksiniz."dedi ve yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi. "Geçen sene sizi eledik Akira. Bu sene de böyle olacak ve yurt dışı maçlarında Japonya'yı temsil edeceğiz."dedi Reika kendinden emin bir şekilde. "1 hafta sonra görürüz. Kim gidiyor kim kalıyor. Gruplardan namağlup çıktık ve hiç gol yemedik."dedi sinirleniyordum. "Aoto ve üçüzler olmasa bir hiçsiniz."dedi alayla. Dayanamadım. "Federasyon tarafından korunuyorsunuz. Maçlarınızı izledim ve bunu açıkça görüyoruz. Rakibin ayağına basıp rakibiniz kart yiyor. En azından halkımızla buraya kadar geldik."dedim. Akira ise, "Hakemlerin kararı beni ilgilendirmez, ben maça çıkar gol atarım, takım arkadaşlarım da aynı şekilde."diyip "Maçta görüşürüz."dedi ve gitti.

Reika'nın şoförü gelince gitti. Erika, ben ve Zach  eve doğru yürüdük. Erika çok tatlıydı. Futbolu gerçekten çok seviyordu. Konuyu derslerden açtı. Onun hem dersi hem futbolu iyiydi.

Yolda ilerlerken bir kız grup gördük. Ellerinde telefonla bize doğru koşmaya başladılar. "Merhaba sen Erika olmalısın. Momoyama Predators'ı sen ve Reika için tutmaya başladık. İkinizde çok güzelsiniz. Fotoğraf çekinebilir miyiz?"dediler. Erika kabul etti. Benden hiç bahsetmedi. Kıskanmadim ama yine de bilebilirdi. "Takımdan başka tanıdığınız var mı?"diye sordu Erika. Kızlardan mavi gözlü, kısa ve dipleri siyah uçları bordo olan bir kız cevapladı. "Shou, Kota, Ozou, Ryuuji, Reika, Aoto, Tagi ve sen. Bir tane daha kız vardı ama unuttum. O sen ve Reika kadar güzel değil. Okulda tüm erkekler sizden hoşlanıyor."dedi.
O sen ve Reika kadar güzel değil

Erika bir şey demedi. Bana baktı. Pek üzüldüğümü belli etmem ama şu an ağlayacak gibiydim. Erika kızlara görüşürüz dedi ve yürümeye devam attık
  

Yol boyunca aklımda o cümle yankılandı

O sen ve Reika kadar güzel değil.

Erika halimi fark etmiş olacak ki bana çok güzelsin dedi. Ona baktım, yüzü bembeyazdı ay gibi. Saçları uzun ve gül kurusu rengindeydi. Bense saçlarım kısa Japonlara göre biraz koyu tenli gözlerim diğer insanlar gibiydi. Erika'yi üzmek istemedim ve teşekkür ettim.

Eve gidince odama çıktım. Ryuuji yeni fizik projesini sunarken Ozou ve Kota onu dinliyordu. Kota dışarı bakıyor, yerinde duramıyordu. Ozou ise gözlerini zar zor açık tutuyordu. Kapının sesini duyunca hepsi bana baktı. Kota ve Ozou bunu fırsat bilerek kaçtı.

En sevdiğiniz karakter?

Bir sonraki bölümde görüşürüz🦋