23. Bölüm

446 27 16
                                    

Final

Finali kazanmıştık. Kupamızı alıp Japonya'ya geldiğimde ailemiz havaalanına gelmişti. "Sizi tebrik ediyoruz hepiniz çok iyi oynadınız canlarımız."diyip sarıldı annemiz.

Eve geldiğimizde yorgunluktan bitiyordum. Odama çıkıp yatağın içine girip gözlerimi kapadım. Uykuya daldığımı hissediyordum.

Uyandığımda üçüzler başımdaydı. "Noluyo be."dedim hiddetle. Saate baktım. Saat dokuzdu. "Bugün en sevdiğimiz kız kardeşimizin doğum günü."dedi Ryuuji. Bugün benim doğum günümdü. Bir anda bana üç tane hediye verdiler. İlk Kota'nın hediyesini açtım. Yeni beyaz renk krampondu. Boynuna atlayıp teşekkür ettim. Ardından Ryuuji'nin hediyesini açtım. Ryuuji, bana çok güzel bir küpe almıştı. Ona da teşekkür ettim. Sıradaki Ouozu. Ouzou bana LEGO çiçek alıp yapmıştı. Ona da sarıldım. "Çok teşekkür ederim üçünüze de."dedim.

Kahvaltıya indiğimizde en sevdiğim yemek yani pankek vardı. Yanında ise portakal suyu. Bunu üçüzler hazırlamıştı. Hep beraber kahvaltı yaptık.

Yemekten sonra üstümü değiştirmek için odama çıktım. Öncelikle Ryuuji'nin aldığı küpeleri taktım. Ardından beyaz bir elbise giydim. Aşağı indiğimde üçüzler beni bekliyordu. "Çok güzel olmuşsun May."dedi Ouozu. "Melek gibisin."dedi Ryuuji. "Güzelsin."dedi Kota.

Doğum günü partisi için bir restoranta gittik. Duvarda 'İyi Ki Doğdun May' yazıyordu. Tüm ekip buradaydı.

Pastayı kesip yerken Erika beni dışarı çağırdı. "Okuldan birileri sana bunları yolladı."diyip birkaç tane mektup elime tutuşurdu. "Gerek yok. Gel eğlenmemize bakalım."diyip kolundan çekip içeriye götürdüm.

Hep beraber eğleniyorduk. Yarınlar yokmuşçasına...

Birçok fotoğraf çekmiştik. Birinde ben pastayı Kota'ya verirken o da bana veriyordu. Başka bir fotoğrafta takınca L işareti yapıyorduk. Bu bizim işaretimizdi. Galaksi.

Ekipce restoranttan ayrılıp parka doğru yürümeye başladık. "Kaç yaşına girdin Mayako?" Bunu soran Tagi'ye döndüm. "13 oldu ağabeyi. Şimdi ergenliğe girdiği için saçma sapan şeyler yapacak. Mesela evden kaçacak. Değil mi May?" Bunu söyleyen kişi tabiki de Ouozu'ydu. Üçü beraber kıkırdıyordu. Ellerimi göğsümde buluşturdum. "Çok kötüsünüz. Pis ergenler."diyip dil çıkardım. Bu sefer ben gülüyordum. Ouozu arkamdan koşmaya başlayınca Flash'a dönüştüm.

Beni parka kadar kovaladı. Parkta ikimizde rahat bir nefes aldık. "Artık dördümüz de ergeniz. Ne düşünüyorsun?" Ouozu iç çekti. "Senin küçüklüğünü hatırlıyorum. İlk benim adımı söylemiştin. Ryuuji ve Kota'ya yılın havasını atmıştım. Biz futbol oynarken sen de bize katılmak istiyordun ama daha iki yaşındaydın. Şap şap yürüyordun yanımızda. Biraz daha büyüyünce artık oynunuza musallat oluyordun. Az dövmedim bu yüzden seni. Kota ile çok yakın olmadın ama o seni bize tercih eder. Ryuuji zaten sana hep nazik. Senin benle bağın daha farklı. Çoğu şeyi sana ben öğrettim. Bisiklet sürmeyi, PlayStation oynamayı, yüzmeyi ve daha birçok şeyi. Sen üçümüzün de göz bebeğisin. İyi ki doğdun başımızın tatlı belası." Ouozu bunları söyleyince ona sımsıkı sarıldım. Ouozu hep rahat biridir. Ryuuji kadar olmasa da sevgisini belli etmez. Ama haklı bizim onunla aramızda bağ çok kuvvetli.

Momoyama Predators oyuncuları olarak toplanınca gün batımını izlemeye başladık. "Hepinize çok teşekkür ederim. Geldiğiniz için, beni desteklediğiniz için. Tagi, seni kendi ağabeyim gibi gördüm. Senin de beni kız kardeşin gibi gördüğünü biliyorum. Bizim hep arkamızdaydın. Aoto, Amarillo maçında beni sakinleştirdin. Kaçırdığım tüm topları hep sen geri kazandın. Erika ve Reika, beni aranıza aldınız ve üçümüz harika birer ekip olduk. Siz benim sonsuza kadar en yakın arkadaşlarım olacaksınız. Shou, senin sayende bu takım kuruldu, finalde kupayı kazandık. Takıma sonradan katıldım ama sanki hiç öyle değilmiş gibi hissettirdiniz. Hepinize tekrardan teşekkürler." dedim tek nefeste söyledim.

Eve döndüğümüzde anne ve babamızla tekrar pasta yedik. Beraber film izlemek amacıyla oturma odasına geçtik. Fakat babamın çalışmalarını bitirmesi ve annemin de spor salonuna gidecek olmasından dolayı film izleyemedik.

Odama geçip asla yazmadığım günlüğümü açtım ve şunları yazdım.

"Ben Mayako Furuya. Korkunç Üçlü'nün kız kardeşi. Ben Mayako Furuya. Üçüzlerin Meleği."

Beni buraya kadar destekleyen herkese teşekkür ederim. Beni yazmaya başlatan kitabın sonuna geldik. Güzel şeylerin de bir sonu vardır. Başka hikâyelerde görüşmek dileğiyle.

Instagram: @love._.books58 / @kalp_zinciri

Victory kickoff:Üçüzlerin Meleği Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin