Ters köşe

131 1 4
                                    

Gizem POV

Evin penceresinden ağaçlara ve çiçeklere bakıyordum. Acaba bir yerlerden Yiğit belirecek miydi? Onu çok ama çok özlemiştim. Bir yandan beni kendisinden mahrum bıraktığı için ona kızıyordum, diğer yandan içinde bulunduğu tehlikeden dolayı onun için endişe ediyordum. Keşke elimden bir şeyler gelebilseydi. Buradaki herkesin canından bezdirmiştim „Yiğit ne zaman gelecek?" sorusuyla. Onlar da emir kuluydu, bunu biliyordum ama elimden bu soruyu sormaktan başka bir şey gelmiyordu.

Yiğit POV

Acaba Barbarosu nasıl bir tezgaha düşürebilirdik? Günlerdir zihnimden geçen düşünceler bundan ibaretti. Çalışma masasındaki çekmeceyi açtım ve bebeğimiz için aldığım patiklere baktım uzun uzun. Acaba onu bebeğimize kendi ellerimle vermek bana nasip olacak mı? Gizem bensiz deliriyordur. Ama onun için en güvenlisi buydu. Umarım o da bunu biliyordur. Umarım onun rızasını almadan kendimden uzaklaştırdığım için beni affediyordur.

Düşüncelere dalmışken Kemal odaya daldı. „Yiğit Bey, Barbaros en son Gizem hanımın bulunduğu konumun yakınlarında görülmüş!"

Gizem POV

Anlamamış olduğum bir gerginlik vardı herkeste. Evin çevresindeki adamların sayısı çoğalıyordu. Kimse sorularıma cevap vermiyor, sanki birinin gelmesini bekliyordu. Bu beni oldukça korkutuyordu.

Aniden gelen kurşun sesleri beklenen kişinin geldiğine işaretti. Yaklaşık 15 dakika sonra Ege ve Ferhat bir hışımla dışarıya koştular. „GIZEM HANIMI KORU-!" Ferhatın sözünü kurşun sesi bölmüştü. Fulya kapıları kilitlerken Afra pencerelerin önünü mobilyalarla kapatıyordu. „Biri bana nelerin olduğunu söyleyebilir mi?" Sesim oldukça titriyordu. „Beklenmedik bir misafir geldi Gizem hanım, siz sakin olun. Her şey kontrol altında." Fulya her nekadar beni sakinleştirmeye çalışıyor olsada kendisi de endişeler içerisindeydi. Duvarın balyozla yıkılması ile irkildim. Karşımda iri yarı, vahşet dolu gözlerle bana bakan bir adam duruyordu. „Merhaba Gizem."

„Gelinimden uzak dur. Mevzuyu erkek erkeğe de halledebiliriz" Zülfikar beyin sesiyle şoktan çıkmıştım. „Hem bir kadına el kaldırmak yakışmaz kimseye. Senin derdin ya benimledir, ya da kardeşinledir. Kardeşin burada olmadığı için gel eteklerindeki taşları bana dök. Hadi Barbaros, gel konuşalım" Zülfikar bey sanki olanlar çok normalmiş gibi bir tebessümle baktı bana. Bu iri yarı adam gerçekten de Yiğitin kardeşi miydi? 

Barbaros: Arada bir de olsa oğlun olduğumu hatırlaman şaşırtıyor beni.

Zülfikar bey: Ben senin benim oğlum olduğunu hiçbir zaman inkar etmedim oğlum.

Barbaros: Inkar etmedin? O kardeşim olacak herif beni tanımıyor, bilmiyor bile. Benim hak ettiğim hayatı o yaşıyor. Kimse benim varlığımdan habersiz.

Zülfikar Bey: Öyle olmasi gerektiği için öyle oldu oğlum. Senin gözlerin hep hırs ile doluydu. Çeteyi kötü emellerine kullanmandan korktum.

Barbaros: Ama beni istediğin kıvama getiremedin. Bak, Yiğit benden nasıl korkuyor. Karısını ta buralara getirmiş benden saklayabilmek için. Ama bak, elimle kendim koymuş gibi buldum kendisini. Far görmüş tavşan gibi bizi seyrediyor.

Zülfikar Bey: Dediğim gibi. Gelinime dokunma. Gel bunu aramızda halledelim.

Barbaros: Yoo, o kadar kolay değil. Beni bu hale getiren, benim hakkımı yiyen herkesten intikam almak için yemin ettim. Ayaklarıma kapan istersen, ama bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

Zülfikar Bey: Gizemin bir suçu yok. Bırak kızı gitsin.

Barbaros: Çok konuştun.

Elindeki tabanca ile Barbaros Zülfikar Beye bir el ateş etti. „Zülfikar bey!" diye bir çığlık çıktı benden. Barbarosun varlığını unutmuşcasına Zülfikar beyin yerde yatan bedenine koştum. Ellerimle kanayan bölgeye baskı uyguladım. O sırada Fulya ve Afra önümüzde durup Barbarosa silah çektiler.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Mafya Karısı #Wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin