Ses kulaklarımda yankılanıyordu. Beni istiyordu ben istemiyordum. Ondan korkuyordum. Nefesimi yuttum ellerim titriyordu.
-Hayır. Hayır olamaz. Ben seni istemiyorum. Ölmeyi seçiyorum. Soğukkanlılığını koruyordu.-Tamam prenses. Üzücü olucak sevmiştim seni.
-Sen aptalın tekisin hiç kimseyi sevemezsin kendinden başka. Sırıtarak yüzüme dokundu.-Öyle mi? Tamam prenses.
-O pis ellerini çek üzerimden. Gözlerim dolmuşdu. Korkuyordum ölmekten ne olursa olsun yaşamak istiyordum.
-Hmm pismi olduk şimdide? Prenses benim olmayı istemedin ama her kızın hayali.. sözünü kesesek yüzüne tükürdüm-Senin gibi katille kim evlenirdi ki? Her gün ölüm korkusuyla yaşamak mı istiyorlar anlamadım?
-Bu kız akıllı he. Sırıtıyordu hala. Duramadım artık bağırarak ağladım.
-Sesimi duyan yokmu bu dünyada?Ağlamamı sindirememişti. Yüzüme dönüb baktı. Sırıtarak
-Senin benden başka çaren yokki prenses. Seni bırakmamı istemisin? Saf saf yüzüne bakarak masumca evet anlamında başımı salladım. Kahkaha atarak
-Sen benim olana kadar buradasın. Kapıyı adamlarına işaret etdi dışarı doğru adımlarken birden arkasına dönerek yüzüme gülmeden masumca baktı.
Ellerimi açmaya çalıştım ağlayarak nefes alamıyordum. Odada ışık olmasına rağmen mum yakılıydı.
Anlam veremesemde etrafa boş gözlerle baktım. Ağlayarak-Ölmek istemiyorum. Hayır ama elinede kalamazdım. Bana neler yapardı düşünmek bile istemiyorum. Hiç kimse sesimi duymuyordu. Birden kapı açıldı ve odaya girdi.
-Ağlamanı kes. Duyarsam kötü olur. Hıçkırarak nefesimi yuttum.
-Aferin biz bir yere gidicez geliriz 4 saate falan. Hadi oyalan boş odada diyerek sırıtdı. Odadan çıkışa doğru adımlarken ağlamaya başladım. Odada yanan mumlar benden 1 metre uzaklıktaydı kitablıkların yanındaydı. Odayı dahada korkunç hale getiriyordu mumlar. Odada boş olmamdan fırsat bularak düşünmeye çalıştım olgun kafayla. Ne kadar olgun orasını bilemem.
-Ben onunla evlenmek istemiyorum korkuyorum. Ama gidemiyorumki beni bulacak biriside yokki? Ağlayarak yere çömeldim.
Sandalyeden kalktım aklım o kadar bulanıktıki yerde sürünerek kapıya ulaşmaya çalıştım. Oda o kadar büyükdüki bitmiyordu.
Burnuma yanık kokusu ile karışık tahta kokusuda geldi. Yüzümü döndüğümde kitablıkların alev aldığını gördüm.
-Hayır şimdi bittim ben. Evde kimsenin olmamasını bilerek bağırmaya başladım.
-Yardım edin yangın var yangın var. Nolur sesimi duyun. Yangınla baş başaydım. Şimdi ölümün eşiğindeydim.
-Kimsemi duymuyor? Yangın var nolur duyun sesimi. Alev perdelere geçti odayı sis bürüyordu.Astımım olduğu için nefes alamamaya başladım. Ellerimi açmaya çalıştım 10 dakikadır uğraşıyordum. Ellerim son anda açıldı ve ayaklarımı açmaya çalıştım.
Düğünleri çözdüm ama kapıyı zorladım kapı kilitliydi. Kapıyı kırmaya çalıştım. Tekme attım ama ne fayda? Yangın her yere ulaşmıştı.
Tavanda yanan tahta parçası devrildi omzuma. Acıyla yerde kıvrandım. Açmaya çalışsamda olmuyordu. Ve son çare oturub ölümümü beklemek kaldı. Sonra yere çömelirken pencereyi gördüm ama neyle kıracaktımki? Sandalyeyi elime alarak pencereyi kırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKUNUN NOTLARI 18+
AcciónTutkulu bir travma. Gerçekliklerke yüzleşen kendi ailesi bildiği aslında onu olaylardan korumak için gerçek ailesi tarafından tutulmuş bir aile. Ben Alara Dark. Karşımdaki ailem ve haklı taraf arasında sıkışmış bir kız. Ama ben göz yummayıb dünyayl...