TIRCI //BxB// Final Yaptı

2. Bölüm

Tesadüfen yolları kesişen iki genç tekrar tıra atlayıp yola çıkmışlardı. Gecenin karanlığında ilerlerken Anıl, derin bir iç çekerek "Benim iki yıldır birlikte olduğum biri vardı. Ailem özellikle de babam, bizim bu ilişkimize en başından beri karşıydı. Ama her şeye rağmen birbirimizi çok seviyorduk" dedi.

Yağız gülümseyerek bakarken "Ailen bu kızın nesini sevmemiş olabilir ki?" diye sordu merakla.

"Bu seni ilgilendirmez" diyerek kaşlarını çattı Anıl.

Direksiyona sert bir şekilde vuran genç "Bana bir daha artist artist cevaplar verirsen eğer yemin ediyorum seni tırdan atarım. Bu defa asla vicdan falan yapmadan çeker giderim ona göre!" diye bağırdı sinirle.

"Çek kenara! Senin tırına kalmadık."

Bir eliyle direksiyonu tutup, diğer eliyle oflayarak yüzünü sıvazlayan Yağız "Cebinde beş kuruş para yokken, nasıl gitmeyi planlıyorsun acaba Antep'e? Adam gider yaparken az biraz düşünür. Sen ne kadar ukala biri çıktın başıma amına koyayım!" diyerek sürmeye devam ediyordu tırı.

"Dursana ineceğim!"

"Otur oturduğun yere. Hadi anlatmaya devam et. Ne işin var senin gece yarısı beş parasız yollarda. O adamlar kimdi? Anlat hadi" dedi ona kaşlarını çatarak bakarken.

Sinirle dişlerini sıkan Anıl, yine derin bir iç çekip başını koltuğa yaslayarak anlatmaya devam etti.

"Her şey yolunda giderken ve birlikte çok mutluyken, dün birden bire ortadan kayboldu. Ayrılmak istediğini, Antep'e gideceğini ve bir daha da geri dönmeyeceğini yazan bir not bırakmış giderken. Bıraktığı notu okuyunca bu işte babamın parmağı olduğunu anladım tabi. Onu nasıl korkuttuysa telefonunu bile kapatmış. Dünden beri arıyorum ama ulaşamıyorum kendisine. Ona ulaşamayınca gidip babama bunun hesabını sordum hemen. Sonra epey tartıştık onunla işte."

"Ne yaptı? Seni evden mi kovdu?"

Başını sağa sola sallayan Anıl "Bana ait olan ve ileride olacak her şeyi geri almakla tehtid etmeye kalktı. Şirketteki hisselerimi, yaşadığım evi, altımdaki arabayı, her şeyi alacağını söyledi. Sevdiğim kişi yanımda olmadıktan sonra bütün bunların, benim için hiçbir önemi olmadığını anlayamadı bir türlü. Hiç tereddüt etmeden evin, arabanın anahtarlarını masasına atıp, çantamı alarak oradan ayrıldım."

"Babanın sana niye bu kadar kızdığı belli oldu şimdi? Ona karşı nasıl ukalaca konuştuysan artık?" diyerek dudaklarını sıktı Yağız.

"Babam hayatı boyunca hep otoriter biriydi. Sözünün çiğnenmesinden her zaman nefret ederdi. Herkes o ne derse onu yapmak zorundaydı. Her zaman onun istediği gibi bir yaşam sürmemiz gerekliydi. Zaten bu yüzden evdeki herkesin hayatını cehenneme çevirdi. Bir gün birimizin ona karşı geleceği ve kendi kararlarıyla hareket etmek isteyeceği aklının ucundan bile geçmedi şimdiye kadar. Zaten ilk defa böyle bir şeyle karşılaştığı için bu yaptığımı hazmedemeyecek. Büyük ihtimalle benden intikam almak için kredi kartlarımı iptal edip peşime adamlarını taktı. Kendisinden özür dilediğimi duymadan rahatlamayacak" dedi.

"Uğruna her şeyden vazgeçtiğin kızı merak ettim. Harbiden çok şanslıymış" diyerek gülümsedi Yağız. Ardından "Oldukça uzun bir yolumuz var. İstersen arka tarafa geçip biraz uyumaya çalış" dedi. Bunun üzerine Anıl koltukların arkasındaki yatağa geçip kendini yatağa bıraktı.

Yağız, o uyduktan sonra tek başına direksiyon sallamaya devam etti uzayıp giden yollarda. Gün ağırmak üzereyken biraz ileride trafik polislerinin kontrol yaptığını gördü. Hızını yavaşlatırken, tırı sağa çekmesini işaret ediyordu polis memuru eliyle.