TIRCI //BxB// Final Yaptı

10. Bölüm

Anıl, yaralı gence "Bak ben her şeyi gördüm. Seni kamyonetin kasasından gözlerini kırpmadan attılar. Hastaneye gitmemiz gerekiyor. Sonra da seni bu hale getirenlerden şikayetçi olman gerek. Gerekirse ben şahitlik yaparım. Bu resmen cinayete teşebbüs. Kesinlikle onların yanına bırakmamalısın" dedi çaresiz gözlerle bakarken.

Genç hastaneye de, karakola da gitmek istemiyordu. Başını önüne eğerken başını sağa sola salladı "Olmaz" diyerek.

Yağız "Adın ne senin?" diye sordu.

"Ferhat."

"Ben Yağız. Arkaşın adı da Anıl. Arkada uyurken tırı Anıl kullanıyordu. Ben de tam olarak bilmiyordum aslında ama Allah'tan şoförlüğü iyimiş ki, seni ezmemiş çok şükür. Onun iyi bir şoför olduğunu da öğrenmiş olduk böylelikle. Ucuz yırttın diyebiliriz. Geçmiş olsun" diyerek gülümsedi.

"Size gerçekten çok teşekkür ederim."

"Belli ki onlardan korkuyorsun. Şikayetçi olmak istemiyor olabilirsin. Sana hak veriyorum. Ama bize anlatabilirsin değil mi? Sonuçta ansızın karşımıza çıktın ve şu an bu tırda bizimlesin. Bu yollarda kimlerle yolculuk ettiğimizi bilmek bizim en doğal hakkımız. Sence de öyle değil mi?"

Dudaklarını sıkan genç başını yukarı aşağı salladı. Yağız'a hak vererek "Haklısınız. Yanınıza kimleri aldığınızı bilmek sizin en doğal hakkınız. Tamam. Bilmeniz gerekenleri anlatacağım. Ben düğünlerde ve eğlence mekanlarında köçeklik yaparak ekmeğimi kazanan biriyim. Dün gece gittiğim kına gecesinde talihsiz şeyler yaşandı. Bu yüzden kız tarafı beni bu hale getirip kamyonetin kasasından attı. Ama şikayetçi falan değilim onlardan" dedi.

Anıl merakla "Köçeklik nedir bilmiyorum tam olarak. Gerçi şu an yaptığın iş umrumda falan da değil. Hiçbir şey birisini kamyonetin kasasından atmaya sebep olamaz!" diyerek baktı şaşkın bir şekilde tırı kullanan gence.

"Yani düğünlerde kadın kıyafeti giyip oynayarak para kazanıyormuş. Buralarda köçekçilik çok yaygın. Hemen hemen her düğünde köçek olur. Ama anlamadığım tek şey, neden kız tarafı seni dövdü?" diyerek çevirdi tekrar gözlerini yaralı gence.

Ferhat "Bunu anlayabilir misiniz bilemiyorum? Ama ben sadece para kazanmak için kadın kıyafeti giyip oynamıyorum. Bu işi sevdiğim için yapıyorum. Çünkü kendimi sadece işimi yaparken mutlu ve daha özgür hissediyorum. Çocukluğumdan beri kendimi kadın gibi hissettim. Evde yalnızken gizli gizli ablamın kıyafetlerini giyip oyun havası açıp oymamayı seviyordum zaten" derken, gözünü bir an olsun tırın döşemesinde ki mavi çizgilerden ayırmıyordu utancından.

"Ciddi misin?"

Anıl onu şaşkınlıkla dinlerken Yağız "Farkındaysan hâlâ sorumun cevabını alamadım. Seni niye dövüp, kamyonetten atarak öldürmek istedi bu adamlar?" diye sordu bir kez daha.

"Çünkü misafirleri eğlendirmek için gittiğim kına gecesinde damat eski bir tanıdık çıktı."

Şaşkınlığı her geçen saniye biraz daha artan Anıl "Tanıdık mı? Nasıl yani?" diye sordu bu defa.

"Ersan eğlenceye düşkün biriydi. Çalıştığım eğlence mekanında tanışmıştık onunla. Numaramı istemişti. Ne yalan söyleyim. Açıkçası ben de ondan çok hoşlanmıştım. Hiç düşünmeden telefon numaramı verdim. Daha o gecenin sabahında beni arayarak buluşmak istedi. Bunu ben de istiyordum. Oturduğum evin konumunu attım ona. Gelmesi fazla uzun sürmedi. O günden sonra da iki sene boyunca gizli gizli birlikte olduk onunla. Ama ne kadar gizlemeye çalışsakta burası küçük bir yer sonuçta. Ailesinden biri ilişkimizi öğrendi ne yazık ki. Çok korkmuştu. Ailesi onu öldürmekle tehtid etmişti. Çünkü onlara göre bir erkeğin bir erkekle birlikte olmasının cezası ölümdü. Yaşaması içinse tek seçenek evlenmekti. Bu yüzden aile meclisi bir araya gelerek apar topar evlendirmek için harekete geçti. Kimse duymadan evlenme yaşı gelen bir kızla evlendirmeye karar verdiler onu. Ondan uzun süre haber alamayınca merak edip yaşadığı köye gittim. Onun evleneceğini öğrendiğimde başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Mutlaka onunla konuşup, onu bu kararından vazgeçirmeliydim. Ama buna imkan yoktu. Onun üzerinde öyle bir baskı kurmuşlardı ki, bırak konuşmayı yanına yaklaşmak bile imkansızdı. Bende kına gecesindeki köçek listesine adımı yazdırdım. Böylelikle onu görüp konuşurum diye düşündüm."