Peki ona kötü geleceğini bile bile onu
hayatına katmak da aşka dahil midir?
Bölüm şarkısı: Emre Fel- Merhabalar
Not: Bölümler her pazar yüklenecek. Ayrıca bölüm şarkısı ise benim dinlerken bölümlere yakıştırdığım şarkılar o yüzden opsiyoneldir.
Aradan aylar geçmişti. Aylardır bu salak şehirde yaşıyordum ve kesinlikle sevmemiştim. Yıllardır hiçbir yerde bu kadar uzun kaldığımı hatırlamıyordum. Bu iş iyice sıkmıştı. Ana amacım Berfu'yu görmekti ama işin açığı yazın en azından terasta ya da bahçede falan olsa da görüyordum kış geldi geleli dışarıda da görmüyordum. O kısa anlar bile kaybolmuştu. Bildiğimiz bir iki hafta dışında görememiştim, ev içindekilerle belki sonradan bir anlaşırım da aralarına girerim öyle görürüm desem de o da olmadı. Baran nefes aldırmıyordu zaten evdeki kadınlara. Haşmet Ağa ise giderek aç gözlü hale gelmişti daha fazlasını istiyordu ama bende sabır kalmamıştı artık. En yakın zamanda burayı terk etmeyi planlıyordum. Bu anlaşma çok uzamış ve amacından da sapmıştı. Eğer ben istediğimi alamıyorsan kimse almamalıydı. Ayrıca daha fazla kalırsam kesin bir katliam yaşanacaktı çünkü Baran olmayan sabrımın sınırlarında geziyordu.
Bunca zamandır sesimi eve rahat girmek için çıkartmıyordum ama işin rengi değişmişti. Eve girmem bir şeyi değiştirmiyordu aksine sinirlerimi daha çok bozuyordu. Ayrıca Fatih ve Burak da başımın etini yiyorlardı dönmem için. Hatta Fatih işlerden o kadar sıkılmıştı ki ben dönünce Berfu meselesini çözeceğini söylüyordu. Nasıl olduğunu o da net olarak bilmese de kendisinden fazla emindi. Şu an burası kış olmasa kendisi buraya gelecek ve beni oraya gönderecekti ama kıştan nefret ettiği için şu an hiç buraya gelesi de yoktu.
Burak ise bu işin çok uzadığını düşündüğü için daha kısa yoldan çözme taraftarıydı. Kendince bir fikirler bile bulmuştu ilki isteyelim evlen, ikincisi kızı kaçıralım ya da tehditle falan alalımdı. İlki bile daha mantıklıydı ikincisinde işin sonu anca kanla kapanırdı ama bu bizim taraftan değil de karşı taraftan olurdu ve bunun Berfu ile benim aramda iyi bir gelişmeye değil aksine daha kötüleşmeye sebep olurdu. Şu anlık biraz bekleyebilirdi. Daha sonra başka bir fikir ile devam etmem gerekiyordu. Artık bende sona gelmiştim burada daha fazla kalmak işi sadece zora sokacaktı. Yaza kadar İstanbul'a dönmek istiyordum en azından kafamı biraz dinlerdim ve Baran asalağından biraz da olsa uzaklaşırdım.
Aradan geçen zaman içinde de Karabey konağında hareketlilik vardı ki bu gözümden kaçmamıştı. Sebebini başta anlayamamıştık sonra Arslan neler döndüğünü öğrenmek adına sinsice hareket ederek bir casus sokmuştu aralarına. Adamdan birkaç hafta boyunca hiç ses çıkmadı. İçlerine sızması vakit aldı büyük ihtimalle.
Ertesi gün işi sonlandırmak adına konağa gidecektim ki rüzgar tersten esmeye başladı. Tabi işler son zamanlarda hiç benim lehime ilerlemiyordu. Arslan konaktaki hareketliliğin sebebini öğrenmişti. Konağa gelip giden sayısının artmasının sebebi Berfu'yu istemeye geliyor olmalarıydı. Yani en azından aracı dedikleri insanlar geliyordu. Konuyu ya annesine ya da babasına iletiyorlardı. Can sıkıcı bir gerçekti ki buraya göre evlenme yaşı çoktan gelmişti zaten ama bu kadar erken olacağını düşünmemiştim. Okumuyordu zaten arada bahane edecek bir şey de yoktu. Şimdilik bir gelişme olmamıştı ama bu olmayacağı anlamına gelmiyordu. Şimdiye kadar bir hareket olmamasının temel nedeni hali hazırda akıllarında bir isim olması da olabilirdi. En yakın zamanda bir sonuca varmalıydım Berfu'nun başka biriyle evlenme ihtimali bile beni çileden çıkartmaya yetiyordu. Ben daha biri Bir de gerçekleşirse ki olmaz diyemiyordum yaza kadar kesin birisiyle nişanlayacaklardı işler iyice yokuşa sürülecekti. En azından iş meselesini sonlandırıp farklı bir yol bulacaktım en azından onları bu duruma zorlayacak bir plan yapabilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖRÜNMEZ KAFES (KDÇS-1)
Teen FictionTüm hayatını sadece kendi doğruları için yaşayan bir adam aşık olursa ne olurdu? Bir gece de adamın doğru bildiği ne varsa yıkılmış ve odak noktası değişmişti. İki farklı dünya ve iki farklı insan nasıl bir arada yaşardı ki? Yalnızlığı kendine uşa...