KALBİMİN DERİNLİKLERİNDE SEN VARSIN

29 2 0
                                    


Bölüm şarkısı: İkiye On Kala- Bütün İstanbul Biliyo

Bölüm sözü: Şehrin sokaklarında kaybolalım sanki hiç var olmamış gibi. 

Not. Bir önceki bölümün üzerinden biraz vakit geçti ama bitirince attım. Bence minnoş bir bölüm oldu. 

Berfu okuduğu kitaba geri döndü. Odanın kapısı açıldığında göz ucuyla bir bakış attı. Özür bile dilemeden odadan çıkışına sinirlendi. Suçlu olduğunu biliyordu ama 2 gün boyunca uyutmak da fazlaydı. Hadi ilaç dokunsaydı ne olacaktı? Ayrıca tüm şişeyi falan mı vermişti de 2 gün aralıksız uyumuştu. İnsan bir özür dilerdi en azından. Onu da yapmamıştı bir de zeytinyağı gibi üste çıkmıştı. Saat ilerlerken ağrıyan midesine karşı koyamayarak bir ilaç alıp yatağa uzandı ışıkları kapattı.

Tam dalmak üzereydi ki kapı açıldı. Gözlerini geri kapattı ilaç biraz işe yaramıştı en azından tekrar etmeden uyuyabilirdi. Yatakta hareketlilik olduğunda hiç tepki vermedi. Göğsünün altında birleşen kollarla geriye çekildi. Saçlarının örttüğü boynunda bir baskı hissettiğinde gözlerini sıkıca kapadı. Az önce odadan çıkıp gitmeyecekti şimdi hiç konuşmuyordu. "Uyuyor musun?" hareket etmeden durmaya devam etti. "Tamam özür dilerim biraz abarttım ama sen de biraz daha makul bir şey yapabilirdin saatlerce ortalıktan kaybolunca beni ne kadar korkuttuğunu biliyor musun?" Feyyaz uyumadığının farkındaydı. İlk sarıldığında nefes alışında bir hareketlilik olmuştu şimdi de nefesini tutuyordu.

Berfu gözlerini sıkıca kapatırken ağzını da kapatmayı ihmal etmemişti. İnsan birisi için korkarsa önce onun iyi olup olmadığını kontrol ederdi ayak altında dolaşmaması için uyutmazdı. "Uyumadığını biliyorum hiç uyuyormuş gibi davranma. Hadi bana dön barışalım bir daha böyle bir şey yapmayacağım sen de habersiz ortadan kaybolmayacaksın ama anlaştık mı?" Berfu bu sefer ağzını kapalı tutamadı. "Hayır sabah erkenden kaçıp gideceğim." Minik bir yalan olduğunu biliyordu ayağı hala çok iyi değildi. Ayrıca bir süre sıkı gözetim altında olacağı kesindi.

"O bir kere olur küçük hanım. Sen bir daha bırak kapıdan çıkıp gitmeyi kapının dışına bile arabasız çıkamazsın." Berfu bir hışımla çıkıştı. "Hapiste miyim?"

"Bana göre değilsin ama sana göre öyle galiba. Ergenler gibi evden kaçmak da biraz abartı sanki." Evden kaçmış sayılmazdı eşya falan toplayıp çıkmamıştı ayrıca evden çıkarken hem haber vermişti hem de yanında Baran vardı. "Evden kaçmadım yürüyüşe çıktım."

"Tabi canım telefonun niye kapalıydı?" Biraz sessizlik istemişti kendi içinde eğer birileriyle konuşsa ne olacağını kestiremiyordu ne diyeceğini ve ne hissedeceğini de. "Aramayın diye."

"Ee o zaman ne olmuş oluyor?" Yine de kaçmak sayılmazdı ayrıca evden hiç kaçmamıştı nasıl kaçılıyordu ki? Kaçmaya dair bildiği tek şey kocaya kaçmaktı onda da kendi kaçmamıştı ama sınıf arkadaşlarından bir tanesi kaçmıştı bir de etraftan duydukları vardı tabi ki. "Konuşmak istemiyordum."

"Konuşmak zorunda değildin." Berfu cevap vermek yerine omuz silkti. Yüzüne de bakabileceğini düşünmediği için gitmişti. "Omuz silkme bir cevap değil ayrıca bir daha sakın yapma çünkü bu sefer..."

"Bu sefer ne?" Yani bu sefer toptan bir katliam yapması muhtemeldi iki hata olurdu da ikincisi hata olmazdı ayrıca bu sefer kendisi de kafayı yerdi kesin. "Bu sefer seni tek başına dışarıya gönderenleri de yanında giden salağı da son görüşün olurdu." Bunda bile elinde kalırdı ama uyandığında ilk işin Baran'ı kontrol etmek olacağını bilecek kadar tanıyordu karısını.

"Tehdit mi ediyorsun?" Kesinlikle tehdit ediyordu çünkü tatlı dilden pek anlamamıştı ayrıca başkalarını kendinin önüne koymakta üzerine yoktu. "Sen bir daha yapmayacağım dersen bir tehdit olmaz." Güzel bir anlaşma önermişti. Ayrıca her canı sıkıldığında İstanbul turu mu yapacaklardı?

GÖRÜNMEZ KAFES (KDÇS-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin