Onlar içinde bulundukları koşulları güzelleştirmenin
bir yolunu bulmalılardı yoksa kaybolacaklardı
Bölüm şarkısı:Pinhani- Hele bi gelMedya, Berfu'nun parti elbisesi.
Otele geldiklerinde Berfu kendini yatağa bıraktı hala ayakta duracak kadar iyi hissetmiyordu. "Önce banyo yapsaydın daha rahat uyurdun." Şu an tek istediği yatmaktı. Banyoya girecek hiç hali yoktu. "Biraz dinlendikten sonra." Feyyaz üstelemedi. Nasıl olsa iyi hissedince girerdi.
"Pekâlâ, aç mısın odaya bir şeyler sipariş verebilirim." Günlerdir adam akıllı bir şey yememişti en azından doğru düzgün bir şeyler yemeye başlayabilirdi. "Değilim biraz dinlenmek ve uyumak istiyorum." Berfu'nun yeter konuşma sus der gibi çıkan sesiyle üstüne gitmenin faydası olmadığını anladı. Üstüne gitmek anca ters teperdi. Günlerdir araları zaten iyi değildi biraz daha üstüne gitmek işleri daha fazla zora sokardı.
"Tamam sen uyu o zaman ben banyoya giriyorum." Berfu iyice yerine yerleşirken kocasını duymazdan geldi. Ne banyo yapmak ne de bir şey yemek istiyordu. Doktoru da söylüyordu onları zaten yapabilse yapardı. "Tamam." Berfu gözlerini derin bir karanlığa bıraktı. Gözlerini tekrar açtığında hava çoktan kararmıştı. Belinin üzerindeki ağrılıktan anladığına göre uyuyan tek kendisi değildi. Esnerken şu an sanki 20 kilo taşıyormuş gibi hissettiren koldan kurtulmaya çalıştı. Gözlerini açan kocası ile kolunu çekmeyi bıraktı. Adam gözlerini aralayınca bir çift yeşil gözle karşılaştı. Kolunu kendine doğru çekti. Kadın üzerindeki koldan kurtulunca geriye çekildi. Toparlanıp oturur pozisyona geçti. Beyni kendine gelirken saate baktı. Sekizi geçiyordu. Ayağa kalkıp banyoya girdi. Günlerdir üzerine sinen hastane kokusundan şimdi kurtulabilirdi. En azından ayakta durabilecek kadar iyi hissediyordu.
Feyyaz kendine geldiğinde toparlanıp ayaklandı, saat geç olmuştu. İlaç saatine geç kalıyordu. Resepsiyonu arayıp sipariş verdi. Banyodan çıktığında acıkmış olacaktı zaten. Nevresimi de değiştirmelerini istedi. Hastaneden gelince yatmıştı üzerine banyodan çıkıp tekrar aynı yatağa girmese daha iyiydi.
Berfu banyodan çıkıp üzerini giyindi. Hazır masaya baktığında çoktan acıkmış olduğunu fark etti. İkisi de çok konuşkan insanlar değildi ama ortada da garip bir sessizlik vardı. Feyyaz bu sessizlikten pek hazzettiği söylenemezdi. Berfu her zamanki gibi içine çekilmiş ve onu tamamen görmezden geliyordu. Onu durmadan köşeye sıkıştıran şey de buydu. Kendi köşesine çekilmesi. Sanki senin varlığın ya da yokluğun bir şeyi değiştirmiyor demek için can sıkıcı bir yöntemdi. Hastanede de onunla konuşmamıştı. Kendince bahaneler üretse artık o bahanelerin sonuna gelmişlerdi. İnsanın canını sıkan ve içini boğan bu sessizlikten bir şekilde kurtulmalıydı yoksa bu gidişle kafayı yerdi. Kafayı yemesinin haricinde evliliği büyük bir çıkmaza giriyordu ve işin kötü tarafı bu çıkmazın sonunda hiç iyi şeyler olmayacaktı o yüzden bir an önce bu buradan çıkmalılardı.
Boş olan sandalyeye de Feyyaz oturdu. İçerideki sessizliği bölmek için boğazını temizlese de kadın kafasını kaldırıp bakmamıştı bile. Birkaç küçük soru sorsa da aldığı net ve kısa cevaplarla konuşmayı sürdürememişti. Yemekten sonra Berfu yatağa uzanmış neredeyse hiç hareket etmeden yatmaya devam etmişti. Hastanede çok yıprandığını biliyordu. Her ağlayarak uyuduğunda o da huzursuz oluyordu. Gerçekten isteyerek bir şey yapmamıştı ama altına girdiği yükün altına ezilmeden duramıyordu.
Saatlerdir tek başına oturuyordu. Berfu yatmış hatta bir süre sonra da tekrar uyuyakalmıştı. Adam saat gece yarısını geçerken eline telefonu aldı. Öğleden sonra döneceklerdi telefonu elinde bir tam tur çevirdikten sonra yatakta yatan karısına baktı. Daha bugün çıkmıştı hastaneden ve toparlandığı söylenemezdi. Bir de uzun süreli bir yolculuk kesinlikle üstesinden gelebileceği bir şey değildi. Doktor uzunca bir süre söylemişti. Bir de şimdi kalkıp on küsür saatlik uçak yolculuğuna kalkışamazdı. Belki birkaç gün daha burada kalsalar daha iyi olacaktı hem kadın toparlanırdı hem de belki yüzüncü kez aralarına giren bu sessizlikten kurtulmanın bir yolunu bulurdu. Döndükten sonra ertelediği ne kadar iş varsa hepsi başına üşüşecekti zaten bu sefer de aralarını düzeltmek için fazla vakti olmayacaktı. Nasıl olsa neredeyse üç haftadır gitmiyordu bir hafta daha gitmese batmazlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖRÜNMEZ KAFES (KDÇS-1)
Ficção AdolescenteTüm hayatını sadece kendi doğruları için yaşayan bir adam aşık olursa ne olurdu? Bir gece de adamın doğru bildiği ne varsa yıkılmış ve odak noktası değişmişti. İki farklı dünya ve iki farklı insan nasıl bir arada yaşardı ki? Yalnızlığı kendine uşa...