#22

211 26 56
                                    

Uzun zamandir bölüm atmadım çünkü usendim😎 (çok mantıklı bir sebep öyle degilmi) ayrıca uzun zamandir bölüm atmadığım için baya uzun bir bölüm oldu. İyi okumalar

–_–

2 gün sonra

Ynden
Dün hastaneden taburcu olmuştum. Bugün evde kalıp yarın okula yeniden başlayacaktım. Bang Chan ın dediğine göre baya ödev veriyorlarmış. Bu yorgunluğun üstüne birde ödev yapacaktım. Çünkü bizim hocalar hasta olup ödevini yapamadiğinda bile sozluden 10 puan kırıyo. Yani mecburen yapmak zorundayım.

30 dakika sonra sadece matematik ödevini ve teknoloji projemi bitirebilmiştim ama daha tarih, coğrafya, biyoloji ve korece ödevleri üstüne yarına ezberlemem gereken 2 korece şiir vardı. Neymiş bu şiirler en önemli siirlermis.

3 saat sonra tüm ödevlerim bitmişti. Sadece şiirler kalmıştı. Saat 20.35 di. Ayrıca çok yorgundum ve doktorların söylediğine göre en geç saat 21.30 da uyumalıymışım. Ama nasıl olacak kii?
Elimde iki tane kağıtla aşağı indim. Kağıtta yazanları okuyup tekrar ede ede bir oraya bir buraya gidiyordum. Sonra mutfağa gittim, 3 saattir ders çalışmaktan bisey yiyememistim. Ancak mutfağa girer girmez bir bulaşık yığını ile karşılaştım. Mutfak çok pisti. Yerde ekmek kırıntıları, tezgahta bardaklar, masada bulaşık ve yemek artiklari vesaire bi sürü şey. E buraları toplamadan nasıl yemek yapabilirdim? Yapamazdım. Başladım toplamaya...

Tüm işleri bitirip kendime yemek yaptığımda saat 21.10 dü. Uyuma vaktim gelmek üzereydi. Fakat ben hem yemeğimi hem de şiirlerimi ezberlemeyi bitirmemistim. Ezberimi yarın okuldada yapamazdım çünkü hemen ilk ders koreceydi. Hızlıca yemeği yemeye çalışırken şiirleri tekrar etmek hiç de kolay değildi. Sonra masanın üstünde öylece uyuya kalmışım....

(...)

Sabah uyandığımda saat 07.25 di. Geç kalmak üzereydim. Tüm hersey birbirine karışmıştı. Ama bi an durdum ve sunu fark ettim. Benim dersim 08.30 da başlıyordu. Ne kadar da malım diye iç geçirdim. Daha 1 saat vardı. Hemen mutfağa yöneldim ve yemek masasındaki şiir yazılı kağıtları alarak banyoya koştum. Belki banyo yapmak uyanmama ve daha kolay ezberlememe yardımcı olurdu.

Hemen suyu açtım. Ama bu kağıdı duşakabinde nasil ıslatmadan sabitleyebilirdim ki? Bunu yapamazdım çünkü imkansızdı. Kağıdı dolabın üstüne bırakıp duşa girdim. Arada bir şiirleri tekrar etmeye çalışıyordum.

Saat 07.40 gibi duştan tertemiz saçlarımın güzel kokusu ve ipek gibi yumuşaklığı ile çıktım. Saçlarımı seviyordum.

Saçımı kurutup banyodan bornozumla çıktıktan sonra büyük bir acele ile hazırlanmaya başladım. Formalarımi giydim, saçımı yeniden taradım, çantamı hazırladım, paramı ve anahtarımı aldım ki telefonu unuttuğumu fark ettim. Saat 08.03 olmuştu. 20 dakikalık işkence başlıyordu.

Ben öyle hazırlanıp, evde kosustururken kapı çaldı. Bu saatte kimdir okula iyice geç kalıcam diyerek kapıya yöneldim. Kapıyı açınca karşımda bir adet Jeongin duruyordu.

~J: Günaydınn

~y/n: Ee günaydın da neden geldin?

~J: Okula giderken yolum senin evine düştü bende hazır burdan geçerken uğrayayım beraber geç kalalım dedim.

~y/n: Sende mi yürüyerek geliyorsun?

~J: Arada sırada genellikle babam veya abim bırakıyor. Hadi hazırsan beraber gecikmeye gidelim.

~y/n: Tamam dur çantamı alıp geliyorum.

Geri üst kata çıkarak çantamı ve telefonum aldım. Aynada son bir kez kendime bakıp Jeongin'in yanına döndüm.

Şans/STRAY KİDSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin